logo
25 NİSAN 2024

Masada mutabakat sahada savaş

17.02.2018 00:00:00
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, beklenen Ankara ziyareti kapsamında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'yla görüşmeler gerçekleştirdi.
Görüşmelerin neticesini özetle ifade etmek gerekirse;
İlişkilerde normalleştirme konusunda mutabakata varıldığı;
ABD ile ortak bir mekanizma kurulacağı, bunun birinin konsolosluk olacağı;
ABD ile Türkiye'nin Suriye konusundaki hedeflerinin örtüştüğü;
Artık yalnız hareket edilmeyeceği, ABD'nin başka Türkiye'nin başka bir şey yapmayacağı;
Güvenli bölgeler konusunda birlikte çalışılması gerektiği;
ABD'nin Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) desteğinin kısıtlı olacağı;
Münbiç konusunun, çalışma grubuyla ortak ele alınacağı? ifade edildi.
Ankara ziyareti öncesi aynı Tillerson, ABD'nin YPG'ye asla ağır silah vermediğini söyleyip, "Dolayısıyla onlardan geri alınacak bir şey de yok" demişti, dalga geçmişti.
ABD'li üst düzey yetkililer birçok defalar PYD/YPG'nin sahadaki ortakları olduğunu açıkça beyan etmişlerdi. SDG'nin ana omurgasının YPG'den oluştuğu da defalarca belirtilmişti.
Hatta 2018 yılına ilişkin, ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Daniel Coats'ın hazırladığı ABD İstihbarat Topluluğunun Dünya Genelinde Tehditler Değerlendirmesi' başlıklı raporda, ilk kez YPG için açıkça 'PKK'nın Suriye'deki milisleri' ifadesi kullanıldı. Yani YPG'nin terör örgütü PKK ile olan bağı da açıkça resmi bir raporda ifade edilmiş oldu.
Terör örgütü YPG'ye ABD desteği gizlenmeyen bir gerçek?
Sahada durum buyken, ABD, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da birçok ortamda dile getirdiği gibi, 5 bin tır ve 2 bin kargo uçağı ağır silahla PYD/YPG'ye ağır silah göndermişken, üstelik bu silahlar Türk askerlerine, tanklarına, helikopter ve uçaklarına karşı kullanılırken, hangi ortak mekanizmadan, hangi ortak hedeften, hangi mutabakattan bahsediliyor?
Sahada savaş varken, masada mutabakat olabilir mi?
ABD'li yetkililerin her açıklaması iğneliyici ve alay edici?
Tillerson, "YPG'ye silah vermedik ki alalım" tarzında saçmalarken, ABD Savunma Bakanı Mattis de "YPG'yi PKK ile savaştırabiliriz" ifadesiyle kafa buluyor, dalga geçiyor.
Türkiye'yi her fırsatta ve en üst düzeyde bu kadar aşağılayan ABD'li yetkililerle mutabakat sizce ne anlama geliyor?
ABD, YPG'den silahlerı geri alacak mı? Hayır?
Desteğini kesecek mi? Hayır?
Sınırlı desteğin, sınırı ne? Belli değil? 
Bu sınır 10 bin tır mı, 100 bin tır mı? Belli değil?
Neticede önümüzde; 2018 yılında YPG'ye 500 milyon dolar, 2019 yılında ise 550 milyon dolar destek sağlamayı resmen bütçesine koyan bir ABD var, hangi söz, hangi mutabakat, hangi ortak hedef?
YPG; elinde ABD silahları, füzeleri, roketleri olmasa, Kilis'e, Reyhanlı'ya, Kıırkhan'a saldırabilir mi, Türk askerini şehit edebilir mi, tankımızı yok edip, helikopterimizi düşürebilir mi? Hayır?
O halde bizim savaştığımız asıl irade YPG mi, ABD mi? ABD?
Sahada savaşıyoruz, masada mutabık kalıyoruz, bu ne iştir?
Coats'ın hazırladığı istihbarat raporunda, YPG'nin Suriye'de bir özerklik arayışında olduğunu belirtiliyor. Ve ABD de buralarda yerel konseyler planlıyor. Yani ABD'nin mutabık kaldığı Türkiye değil, YPG?
ABD, yerleştiği bu coğrafyada terör örgütüne otonom bölgeler oluştururken, hangi toprak bütünlüğünden bahsedebiliriz, hangi ortak çalıma mekanizmasını oluşturabiliriz?
Eminim ki, ABD'nin güvenli bölgeden ve ortak çalışmalardan kastı, Türkiye'nin ÖSO ile elde ettiği Cerablus-Azez bölgesi ve Afrin'dir.
Yani "Münbiç'ten Irak sınırına kadar olan bölüme dokundurtmam ama senin buluduğun yeri planlayabiliriz" modundalar?
Tanıdığımız, bildiğimiz ABD bundan başka bir hesap yapmaz.
Bizimkiler ABD'ye küs âşıklar gibi davranırken, kendilerini YPG ile aldatılmış hissederken, ABD'nin umurunda olan, ne YPG, ne Kürtler, ne Araplar, ne Suriye ne de Türkiye?
Prof. Dr. Haydar Baş'ın önemle ifade ettiği gibi, ABD'nin tek düşündüğü kendisi, bu coğrafyayı kendisine vatan olarak seçti ve yerleşiyor.
"Ne AB, ne ABD tek çözüm Bağımsız Türkiye" demeden ve bu sözün gereğini ortaya koyacak projeler geliştirmeden hiçbir çözüme varılamayacağını yıllardır ifade ediyor Sayın Baş, ama siyaset olarak da, millet olarak da çözüme o kadar uzağız ki, ne diyelim?
Bu kısırdöngü anlayışımızla zifiri karanlığın da zifirine gideceğimiz kesin?
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.