Milletin hükümetten hala umudu var mı?

Bir ülkede millet ayrı telden, millete bakmakla yükümlü olan siyasiler de ayrı bir telden çalarsa ucube bir memleket tablosu ortaya çıkar.Ülkemizde milletimizin çoğu perişan durumda. Bir çoğu açlık ve yoksulluk sınırlarının altında yaşamak zorunda.İşsizlik almış başını gitmiş, milyonlarca vatandaş işsiz dolaşıyor ve iş bulma umudu da kalmamış.İşsizler böyle de çalışanlar hayatından memnun mu?İşçisi sokakta, memuru sokakta, esnafı, bakkalı sokakta, herkes dert yanıyor, protesto ediyor...Emekliler ise zaten aldıkları boğazlarına yetmiyor, bir o hastane, bir bu hastane derken karşısına ekstra faturalar çıkıyor ve yıllarca çekilen çileden sonra artık oturup da rahat bir nefes alacağına, yaşamının son demlerini de kara kara düşünmekle geçiriyor.Gençler, anne ve babalarının umutsuz haline bakıyor, toplumun sahipsizliğini görüyor, geleceğine ümitle bakamıyor. Milletimizin yüzde 99'unun durumu bu. Sadece yüzde 1'i müstesna, istisnalar da kaideyi bozmaz.Vatandaşın derdi çok, derdine derman sunan bir iktidar yok, vekil yok. Hükümet milletin derdiyle uğraşamayacak kadar meşgul. AB ve ABD'nin talimatlarını yerine getirmek kolay mı zannediyorsunuz?Kıbrıslı Rumlar memnun edilmeli, Ermenistan'a koşulsuz olarak kapılar açılmalı, sözde sözkırım tanınmalı, Barzani'nin dünyaya açılan eli ayağı, gözü olunmalı, ülkemiz etnik parselasyona tabi tutulmalı, Patrik'in ekümenikliği kabul edilmeli, Ruhban okulu açılmalı, Afganistan'da ABD için askerimizi feda etmeli, İran'ın ve Suriye'nin kulağını, bedeli ne olursa olsun ABD adına çekmeli, madenler, kamu şirketleri, yollar, köprüler herşey yabancılara peşkeş çekilmeli ve daha nice tavizler bir bir yerine getirilmeli.Siyasilerimiz bu kadar yapılacak iş varken hiç vatandaşa zaman ayırabilir mi?Nasıl olsa bu millet seçim zamanı geldiğinde bir poşet erzağa, bir çuval kömüre kanıyor.Nasıl olsa bu millet verdiği oyun anlamını bilmiyor, ee zaten medya da milletin neyi düşüneceğini belirliyor.Nasıl olsa, darbe söylentileridir, balyoz planıdır, şudur budur gündem bir anda saptırılıp milletin kendi gerçek gündeminden sapması sağlanabiliyor.O halde milletle uğraşmaya ne gerek var. İşte siyasilerin hali bu. Onlar iktidar koltuğuna otururken aldıkları ABD ve AB desteğinin bugün diyetini ödüyorlar.Milletimiz sıranın kendilerine geleceğini zannediyorsa çok yanılıyorlar, çünkü AB ve ABD'nin, diyet ödemekle mükellef olan mevcut iktidardan istediği tavizler asla bitmeyecektir.Milletimiz artık bu karşılıksız sevdadan vazgeçip, sadece milletinden icazet almış, kafası milli, gönlü milli, projesi ve çözümü milli her şeyini yüce medeniyetimizden almış liderleri iş başına getirmelidir.Milletimiz işte o zaman sıra beklemek zorunda da kalmayacak, çünkü bu tür liderler işe önce milletinin taleplerini yerine getirmekten başlar.Kabul etmek gerekir ki, ülkemizde ve dünyada bu özellikleri taşıyan bir tek lider var o da Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tır.AB ve ABD'ye diyet borcu olmayan ve de Milli Ekonomi Modeli gibi gerçek bir milli projeye ve çözüme sahip tek liderdir.