Teröristle masaya oturup, istediklerini veren, terörist başını bir halk kahramanı haline getiren hatta en yetkili ağızlarından terörist başı için "Türkiye'nin önünü açıyor" diyen anlayış, bu teslimiyetin bedelini şimdi millete ödetiyor. Artık katledilen asker ve polislerimiz, doğu illerinde alınan sokağa çıkma yasakları, özel güvenlik bölgesi haberleri sıradanlaştı. Şimdi önümüzde seçim var. Doğu illerinde sandıkların birleştirilmesi ve taşımalı oy kullanma kararları alınıyor. Bu gündem ve alınan kararlar koskoca Türkiye Cumhuriyetinin topraklarına hâkim olamadığının ifadesidir, itirafıdır. Ülkemizi bu noktaya getiren AKP hükümetleridir. Bu gerçeği görmeyen, anlamayan ise Türk Milletidir. Sayın Cumhurbaşkanı ve AKP'li yetkililer, teröristlerle başlattıkları çözüm sürecini, "aldatıldık" mazeretine sardılar. İstediklerini alamamanın verdiği hırs ve kin ile ikinci bir yola daha girdiler ki, bu yol çözüm sürecinden daha büyük bir bedel isteyen yoldur. Etnik kimlik vurguları, ithamları, aşağılamaları? Kısaca kafatasçılık gündemde? Bir "milli" kavramı ortaya attılar. Ne demek milli? Neye göre milli? Kim milli? Bu gibi soruların cevabı meçhul. Sadece HDP vekilleri ve onları hala destekleyenler milli değil. Öyle diyor devleti yönetenler. Bir daha soruyorum; Neye, hangi ölçüye göre milli? İslam'dan gelen kardeşlik hukukuna göre mi? Ki, bu hukukun mimarı Hacı Bektaşi Veli hazretleridir. Ortaya koyduğu ve dünyanın kabul ettiği hukukun adı Türk Milletidir.Türk Milleti kavramını Lozan'da resmileştiren ise M. Kemal Atatürk'tür. Bugün "milli" kavramını dillendirenler, bu topraklarda yüz yıllardır 36 etnik grubun bir araya gelmesiyle oluşan ve adı "Türk Milleti" olan gerçeği inkar ettiler. Hatta saldırmaya, aşağılamaya kalktılar."Biz her türlü milliyetçiliği, ayaklarının altına almış bir iktidarız." (AKP Genel Başkanı, başbakan, şimdiki Cumhurbaşkanı)"Ne mutlu Türk'üm diyene, sözünü dağlara, taşlara yazdılar. Bu ilkelliktir ve aşılacaktır." (Abdullah Gül)"Türk, dediğin bir sentezdir zaten. Türk, diye bir ırk yok" (AKP milletvekili Yasin Aktay)"Anayasayı değiştireceğiz ve vatandaşlıktaki Türklük, tanımını kaldıracağız. Yoksa demokratikleşmeyi yapamayız. Vatandaşlık tanımı da değiştirilecek." (AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı)1 Kasım seçimleri yaklaştıkça AKP her yolu deniyor. Başta da dediğim gibi şimdilerde bedeli çok ağır olacak "yerli ve milli" kavramlarını ortaya sürdü. Gerçi bunun ilk adımını Yenikapı Mitinginde atılmıştı. Şimdi Avrupa'da seslendiriliyor. Hedef açıkça HDP. HDP'nin yerli ve milli olmadığına milleti inandırmak. Neden? Baraj altı bırakıp, tek başına iktidar olmak için. Hesap bu. Milletimiz bu hesabı yine yutar mı? İşte bu noktada sormak istiyorum; AKP, yerli mi? AKP, milli mi? Türk Milleti kavramını dile almaktan bile ısrarla kaçan, Türk'üm, demeyi bile hazmedemeyen, her ağız açışlarında bu topraklarda 36 etnik grup vardır, diyen bir anlayış nasıl milli olabilir? Kendilerine dini kılıflar bulmaya çalışanlara, "hoşt" diyorum. Neden mi?"Biz, AB'ye Katolik nikahı ile bağlıyız" diyenler, ABD askerlerine dua edenler, ABD'yi kadim dost ilan edenler, besmele ile kilise açanlar, Siyonizm'in kurucusunun mezarı başında saygı duruşunda bulunanlar, özelleştirme ile devletin kurumlarını, milletin mallarını yabancılara satanlar, Ortadoğu'daki savaşta her daim batı ve ABD yanında saf tutanlar hangi dine göre "milli" olabilir? Hangi icraatlarına göre "yerli" olabilir? Milletimiz bu tehlikeli söylemlere kanarsa yarın Müslüman olan kardeşiyle, komşusuyla karşı karşıya gelecek. Belki de eline Müslüman kanı bulaşacak. İmanını, vatanını, insanlığını, ahretini kaybedecek.Kendine gel Türk Milleti. Türk'üm, diyemeyenlerden, Kürdüm, diyemeyenlerden uzak dur. "Benim bir kolumu kesseniz Türk kanı, diğer kolumu kesseniz Kürt kanı akar" diyen ve bu sözlerini duruşuyla, dünüyle, bugünüyle ispat eden Prof. Dr. Haydar Baş'ı gör. Gör artık gör?
Akın Aydın / diğer yazıları
- Haydar Baş’a sırt dönmenin bedelini ödüyoruz / 20.05.2024
- Haydar Baş’a sırt dönmenin bedelini ödüyoruz / 20.05.2024
- Haydar Baş’a sırt dönmenin bedelini ödüyoruz / 20.05.2024
- Bugün Ata’nın doğum günü / 19.05.2024
- Erdoğan, Hamas üzerinden baltayı taşa vurdu / 18.05.2024
- Ankara’nın karanlığı Türkiye’yi sardı / 17.05.2024
- Siyasette sertleşme ve yumuşama sorunları / 16.05.2024
- Tasarruf ekonomiyi düzeltmez belki vebali azaltır / 15.05.2024
- Sinan Ateş’ten Ayhan Bora’ya her yer zan, herkes zanlıdır / 13.05.2024
- Deniz Gezmiş: ‘Ya vatan ya ölüm’ / 12.05.2024
- Haydar Baş’a sırt dönmenin bedelini ödüyoruz / 20.05.2024
- Haydar Baş’a sırt dönmenin bedelini ödüyoruz / 20.05.2024
- Bugün Ata’nın doğum günü / 19.05.2024
- Erdoğan, Hamas üzerinden baltayı taşa vurdu / 18.05.2024
- Ankara’nın karanlığı Türkiye’yi sardı / 17.05.2024
- Siyasette sertleşme ve yumuşama sorunları / 16.05.2024
- Tasarruf ekonomiyi düzeltmez belki vebali azaltır / 15.05.2024
- Sinan Ateş’ten Ayhan Bora’ya her yer zan, herkes zanlıdır / 13.05.2024
- Deniz Gezmiş: ‘Ya vatan ya ölüm’ / 12.05.2024