logo
20 NİSAN 2024

O’nunla bayramlar bir başka güzeldi

30.04.2022 00:00:00

Rahmet ve bereket ayı olan Ramazan'ın son günlerindeyiz.

"Hoş geldin Ramazan"dan, "Elveda Ramazan"a ne de çabuk geldik.

Cenab-ı Hak, tuttuğumuz oruçları, kıldığımız teravihleri, verdiğimiz zekat ve fitreleri, yaptığımız bütün ibadetleri kabul eylesin. Bizleri Ramazan ayının ve Kadir Gecesi'nin feyzinden ve bereketinden istifade edenlerden eylesin. 

Derviş Yunus ne güzel söylemiş: "Geldi geçti ömrüm benim / Şol yel esip geçmiş gibi / Hele bana şöyle gelir / Bir göz açıp yummuş gibi…"

Evet, zaman hızla gelip geçiyor. Ramazan'ın ilk günü sanki dün gibi; ömür de öyle değil mi? Bir göz açıp yummuş gibi…

Bundan iki yıl öncesine kadar Ramazan bayramlarını Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızla kutluyorduk. Meğer bayramlarımızın neşesi O'ymuş, O'nunla bayramlar bambaşkaymış; O'nsuzluk bize bunu öğretti. O'nunlayken bizler için "Ah şu eski Ramazanlar" yoktu; O'nsuz olan tüm Ramazanlar'da artık biz de "Ah o Hocamla birlikte olduğumuz eski Ramazanlar" diyoruz.

Bayrama giriyoruz ama bizim için bayram değil, hüzün; içimiz buruk…

O Sevgili'ye kavuştu ama biz yârimizden ayrı düştük. Rabbim bizi O'na kavuştursun. Tek avuntumuz, Peygamber (s.a.v.) Efendimizin "Kişi sevdiği ile beraberdir" hadis-i şerifi… 

O'nu, O'nun anlattıklarıyla hatırlayalım:

"Mübarek Kadir Gecesi'nden sonra bizleri bayrama eriştiren Cenab-ı Hakk'a (c.c.) hamd ü senalar olsun…

Gerek ülkemizde, gerekse dünyada yaşananları seyrederken, çocukluğumuzun bayramlarını hatırlamak kısa bir süre de olsa içimizde, o günlerin huzurunu estiriyor.

Dedemin cömertliğini unutmak mümkün değil. Bayram sabahı evi dolar taşar, namazdan çıkanların ilk adresi olurdu. Yenilir, içilir, büyük-küçük herkes ilk bayram sevincini orada yaşar, bayramlaşırdı. 

'Allahümmesalli Gavze Nine' diye anılan ninem neler yapmazdı ki bayram sabahı misafirleri için… Yağlı koyun etinden hazırlanmış lahana sarmaları, pilavlar kahvaltılıkların yanında yer alırdı. Büyük çömleklerde yoğurtlar, çorbalar ve tabii ki ninemin meşhur sütlaçları… Kimseye "niye yedin" denmez, herkes gönlünce doyana kadar yer, dua ile kalkardı gönül sofrasından…

Büyüklerin sayıldığı, küçüklerin korunup-kollandığı günlerdi geçmişimiz, şimdi bu kalmadı. Büyüğe hürmeti, saygıyı bıraktık.

Herhalde halk mahkemeleri denilen şey o gün dedemlerin uyguladığı mahkeme biçimiydi. Köyde küçük veya büyük bir olay olsa köyün en sevilen ve en otoriter insanı olarak dedem çağrılır; "Kibarın Rasımı" gelir, azalarını sağına soluna alır, mevcut olay gündem edilir, tartışılır ve hükümler verilirdi.

O kadar büyük davalar bu mecliste görüşülürdü ki, kan davası ile bitmesi mümkün davalar dahi barışla sonuçlanırdı.

Rahmetlik Hüseyin Amcam "Biz babamın yerini dolduramadık" diye hayıflanır, benim için de, "Bu hoca babamın yerini dolduruyor" derdi.

Bayramların gerçek manada bayrama dönüşmesi ve etrafımıza bir bayram yaşatmamız da işte bu manevi atmosferin sağlanması ile olur.

Biz çocukken bunlar vardı. Yedirmeyi de bıraktık, gönül almayı da… Bayramlar pek çok insan için üç beş gün dinlenmeye vesile tatil günlerine dönüştü, oysa Türk milletinin kardeş olup kucaklaştığı, dargınların barıştığı, yetimlerin, dulların sevindirildiği, büyüklerin kabirlerde dualar ile hatırlandığı kutsal zamanlar…

Hz. Peygamber'den böyle gördük... 

Resûlullah (s.a.v.), Medine'ye geldiğinde Medinelilerin iki şenlik günleri vardı. O günlerde oyun oynar ve eğlenirlerdi. Peygamber (s.a.v.), "Bu günler nedir" diye sordu. Onlar da, "Cahiliyye döneminde bu günlerde şenlik yapar eğlenirdik" dediler. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.), "Şüphesiz Allah, bu iki gününüzü bundan daha hayırlı iki güne tebdil edip değiştirdi; Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı" buyurdu. (Sünen-i Ebu Davud, hadis no: 1134).

Iyaz b. Abdullah'tan (r.a.) rivayete göre, Ebu Said el-Hudri şöyle haber vermiştir:

"Resûlullah (s.a.v.) bayram günü musallaya çıkar, insanlara iki rekât namaz kıldırırdı. Sonra selam verip ayakta durarak insanlara dönerdi. Cemaat de oturur vaziyette idiler ve şöyle buyurdu: 'Sadaka veriniz, sadaka veriniz.' En çok sadaka verenler kadınlardı. Kadınlar yüzüklerini, küpelerini ve neleri varsa her şeyi verirlerdi." (Sünen İbn-i Mace, hadis no: 1288).

Bayramlar, dargınların barıştığı, Müslümanların birbirini ziyaret ederek hasbihal ettiği zamanlar olduğu gibi, hastaların ve kabirlerin de unutulmadığı, sadaka verilerek mazlumların sevindirildiği kutsal günlerdir.

Bayramımız mübarek olsun."

Hasretle ve özlemle…

 
Murat Çabas / diğer yazıları
Son saniye penaltısıyla yıkıldı
İstanbulspor küme düştü
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
Son saniye penaltısıyla yıkıldı
İstanbulspor küme düştü
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.