Orman varlığı (orman), bir memleketin yerüstü servetidir. Yaşayan bir organizma olan bu varlık, boyları beş metreyi aşabilen ve birbirlerini etkileyecek sıklıkta bulunan orman ağaçlarının, içindeki tüm canlı ve cansız varlıklarla birlikte oluşturduğu bir yaşam birliği (Biosönoze) olan bir bütündür.
Bu bütün, ağaç köklerinin içinde bulunduğu 1-2 metre toprak derinliğinden, ağaç tepelerinin birkaç metre yukarısına kadar uzanan bir mekânı kapsar.
Ayrıca, kendine özgü iklim ve toprak koşullarının oluşacağı, en az yaklaşık bir hektarlık bir alanı işgal etmelidir. Bu mekân içerisindeki toprak dahi orman varlığının bir parçasıdır ve yüzyıllar içinde olgunlaşıp verimli hale gelmektedir.
Orman varlığı içindeki tüm canlı ve cansızlar sürekli olarak karşılıklı bir ilişki ve etkileşim içindedir. Ormana dışarıdan yapılan bir müdahale, bu ilişki ve etkileşimlerin olumlu veya olumsuz yönde değişmesine neden olur. Bu nedenle, ormana gelişi güzel müdahale edilmemelidir. Orman varlığı, belirli bir yöredeki yetişme ortamının iklim, topoğrafya ve toprak koşullarına bağlı olarak, çok geniş alanlar işgal edebilir. Bu durumda, böyle bir orman varlığına biyolojik bir sistem olarak, orman ekosistemi adı verilmektedir (Saatçıoğlu, 1976).
Orman ekosistemi içindeki canlı ve cansız her eleman, zaman ve mekân içerisinde karşılıklı ilişki ve etkileşim sonucu önemli değişimler gösterir. Ormanın baskın elemanları olan ağaçların fiziksel boyut, hacim ve ağırlıkları, zaman içerisinde yıllık artımların üst üste birikmesi sonucu büyürler ve ekonomik birer değere dönüşürler. Bu ağaçların görevi, kök, gövde ve yaprakları vasıtası ile, topraktan aldıkları mineral madde, su ve havadan aldıkları karbondioksiti, güneş enerjisi yardımıyla organik maddeye dönüştürmek ve bu esnada oksijen üretmektir.
Bu üretilen organik madde, ekosistem içinde yaşayan diğer tüm canlılara besin kaynağı olur ve böylece, orman içinde su, madde ve enerji dolaşımı gerçekleşir. Orman aynı zamanda, diğer tüm canlı türleri için bir barınak da olmaktadır.
Orman ekosistemi içinde zamanla büyüyüp olgunlaşan ağaçlar tohum vermekte, tohumlar yere düşüp fide ve fidan olmakta ve daha sonra yine olgun ağaçlar ortaya çıkmaktadır. Bu yaşam döngüsü sekteye uğratılmadığı sürece, sonsuza kadar uzayıp gitmektedir. Yaşam döngüsü içerisinde büyümenin durması, hastalık, zararlı böcek ve mantarların istilasına uğrama ve daha birçok nedenler yüzünden ağaçlar kuruma, devrilme ve çürüme sonucu toprağa karışmaktadır.
Orman varlığına dışarıdan yağmurlar vasıtasıyla veya topraktan su ve mineral madde, rüzgarlar ile toz ve ayrıca, güneş ışınları ve sıcaklık girmekte ve ekosistem içerisinde organik madde ile geceleri karbondioksit ve gündüzleri ise oksijen üretilmektedir. Üretilip havaya verilen oksijen, insan ve diğer canlıların yaşaması için, son derece gerekli yaşamsal bir maddedir. Oksijensiz bir hayat düşünülemez.
Yine, ekosistem içinde üretilen organik maddeler zamanla çoğaldığı ve ekonomik değeri arttığı için, insanlar tarafından ormancılık tekniğine uygun olarak, ormanın üretimine zarar vermeyecek şekilde, orman dışına çıkarılmakta ve onlardan çeşitli şekillerde yararlanılmaktadır. Tabi ormandan odun dışı başka canlı ve cansız maddelerin çıkarılması da söz konusudur.
Ormandaki yaşamsal olaylar belli bir doğal denge içine oluşmaktadır. Ormana bu doğal dengeyi bozacak şekilde dışarıdan yapılan müdahaleler, ekosistem içindeki üretimi düşürebilir, hatta tamamen durdurabilir ve sonunda orman varlığı tamamen ortadan kalkabilir. Orman varlığının yok olması ile oluşan toprak erozyonu, sel, çığ ve heyelan olayları ise, çevreye ve insanlara telafi edilemez zararlar vermekte ve can kaybına neden olmaktadır. Hatta bu olaylar, zaman içerisinde yer yüzündeki topoğrafik yapıyı (arazi şeklini) değiştirir veya yeryüzündeki toprak dengesini bozarak, orojenik hareketlerin (dağ oluşumu hareketlerinin) oluşmasına neden olur. Nitekim, Ilgaz dağlarının tepelerinin bir zamanlar deniz dibinde olduğunu ve sonradan orojenik hareketler ile dağların zirvesine çıktığını, üzerindeki deniz kumu ve balık fosillerinden anlayabiliriz. Bu durum, bir yöredeki orman varlığının sürekli olarak muhafaza edilmesi gerektiğini açıklamaktadır. (Devam edecek...)
- Ormancılıkta araştırma yöntemi / 28.03.2022
- Orman üretim araştırmaları / 21.03.2022
- Sosyo-ekonomik konumu iyileştirmek / 15.03.2022
- Ağaç soyunu iyileştirmek / 08.03.2022
- Ortamın verim gücünü arttırmak / 01.03.2022
- Meşcerede aralama kesimleri / 22.02.2022
- Ormanda üretim nasıl arttırılır? / 15.02.2022
- Meşcere kuruluşunu düzenlemek / 07.02.2022
- Meşcere kuruluşunu düzenlemek / 01.02.2022