ABD'nin bir takım kelimeleri, ifadeleri kendine göre farklı anlamlarda kullandığını artık hepimiz pratik olarak biliyoruz. Örneğin "Irak'a, Afganistan'a demokrasi getireceğiz" söylemleriyle buraları işgal etti ve ABD demokrasinin, buralarda kan, gözyaşı, tecavüz ve işkence olarak karşımıza çıktığını gördük.ABD'nin, demokrasi derken kendi hakimiyetini zorbalıkla, zalimce yerleştirme, insan hakları derken kendi çıkarlarını, karşısındakilerin hak ve hukukunu tamamen devre dışı bırakarak, uluslar arası hukuku sıfırlayarak elde etme olarak algıladığını anlamış olduk.ABD'nin bu mantıkta olmasının temel nedenlerinden birisi de sahip olduğu ve liderliğini yaptığı, Batı medeniyetinin temel öğretilerinin ve ideolojilerinin bir sonucu olan Kapitalizmdir.Kapitalist anlayış, paylaşımı değil, kavgayı körüklemektedir. Bildiğiniz gibi, Kapitalist anlayışta ekonomi, sınırlı kaynaklarla, sınırsız insan ihtiyaçların karşılanması olarak tarif edilir.Bu felsefeyi kendisine temel edinmiş olan Batı, "madem kaynaklar sınırlı, o halde hepsine ben hakim olmalıyım ve bunu bir koz olarak kullanıp tüm dünyaya hükmetmeliyim" mantığına sahip oldu ve asırlardır bu yanlışla milyonlarca insanın katliamına imza attı.Dün dünya liderliğine soyunan İngiltere ve ABD'nin mantığı bu olduğu için dünya insanlığı, hatta kendi halkları bile rahat ve huzur göremediler.Taa ki Milli Ekonomi Modeli ortaya çıkana kadar? Prof. Dr. Haydar Baş, 2005 yılında İstanbul'da organize edilen 1. Uluslar arası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde tüm dünyanın dengelerini çok kısa zamanda değiştirecek olan bu muhteşem eserinin ilk ilanını yaptı. İlk kongre iki gün sürmüştü. Birinci gün Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde, ikinci gün ise Grand Cevahir'in görkemli salonunda gerçekleşmişti.Rusya'dan, Almanya'dan, ABD'den, İngiltere'den, Hollanda'dan, Fransa'dan, İtalya'dan, Azerbaycan'dan, 40'ı aşkın ülkeden 100'ü aşkın bilim adamı bu kongreye iştirak etmişlerdi.Hiçbir ülkenin "ben bu Modeli duymadım" deme durumu yok, çünkü hepsinden, çok sayıda bilim adamı katılmıştı. Dikkatinizi çekerim, Rusya'dan hatırladığım kadarıyla 6 bilim adamı katılmıştı, kapitalist ülkelerin bilim adamlarının sayısı ise bir hayli fazlaydı ve hemen hemen hepsi ülkelerinde hükümet danışmanlarıydı.Bu detaylara niye giriyorum; bu ülkelerden sadece Rusya Milli Ekonomi Modeli'ne hemen dört elle sarıldı ve 2006 yılında 3 yıllık kalkınma planına aldı; onlarca maddesini uyguladı. Küresel krizle 150'ye yakın ülke Modelin çözüm maddelerini kısmen de olsa uyguladı ama hiçbirisi Rusya gibi tam gündemine almadı.Dünya 2007'nin sonlarına doğru büyük bir ekonomik krize girerken, ABD ve AB ülkeleri bu krizle büyük bir sarsıntı geçirirken, Rusya Milli Ekonomi Modelinin bağımsız çözümleriyle dimdik ayakta durdu ve Batı dünyası için felaket olan küresel krizi büyük bir avantaja çevirdi.Rusya, Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayarak sadece ekonomisini düzlüğe çıkarmadı aynı zamanda, çok kısa zamanda kendisini dünya lideri yapacak olan önemli bir hususu da öğrendi.Milli Ekonomi Modeli, ekonomiyi sınırsız kaynaklarla sınırlı olan insan ihtiyaçlarını karşılama ilmi olarak tanımlıyordu, doğrusu da buydu ve bu bakış açısıyla dünyaya ve olaylara bakıldığında kaynaklar için kavga değil, adil bir paylaşım gerekiyordu.Rusya, bu bakış açısına sahip olunca, ABD'nin sahip odluğu diğer ülkeleri sömürme mantığının çok yanlış olduğunu, bu dünyada huzurlu yaşamanın sırrının, paylaşmaktan geçtiğini, bir ülkenin kalkınmasının, beraber olduğu ülkeleri de kalındırmaktan geçtiğini anladı.Rusya bugün dün Suriye politikasında bunu uyguladı bugün de Ukrayna ve Kırım politikasında uygulamaktadır. BRICS ülkeleriyle olan ilişkisi de aynen bu şekilde karşılıklı çıkarlar doğrultusundadır.Rusya'nın bu dost ve barışçıl yaklaşımı, sömürülen bütün ülkeler için bir kurtuluş kapısı olarak görülmektedir.Ülkemiz için de; bu bakış açısına sahip Putinli Rusya ile beraber hareket etmek, bizi her fırsatta kendi çıkarları için topun ucuna koyan, dini, milli, siyasi her şeyimize karışan ABD ve AB ile anlamsız bir şekilde beraber olmaktan çok çok iyidir.Ama bir de Rusya'nın önemini fark ettiği ve de hayata geçirdiği içimizden çıkan Milli Ekonomi Modeli gerçeğini millet olarak, ülke olarak fark edebilirsek aslolan da budur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- İsrail zulmünü genişletiyor: Türkiye de hedefte / 14.06.2025
- Ortadoğu yeni bir savaşa mı hazırlanıyor? / 13.06.2025
- Ekonomik sıkıntılar nüfus krizini tetikliyor / 12.06.2025
- Atatürk’ün Müslümanlığı hepinize nal toplatır / 11.06.2025
- Suçlar, 10. Yargı Paketi ile önlenebilir mi? / 05.06.2025
- Mücadele enflasyonla mı, vatandaşla mı? / 04.06.2025
- “Cezasızlık algısı” iktidara yakın olanlarda var! / 03.06.2025
- Yüksek faizle üretim ekonomisi olmaz, işsizlik azalmaz! / 31.05.2025
- ‘Anayasanın hangi maddesi?’ dendiğinde İmralı’dan ses geliyor / 30.05.2025
- Siyasetin gündemi farklı, milletin gündemi farklı... / 29.05.2025
- Ortadoğu yeni bir savaşa mı hazırlanıyor? / 13.06.2025
- Ekonomik sıkıntılar nüfus krizini tetikliyor / 12.06.2025
- Atatürk’ün Müslümanlığı hepinize nal toplatır / 11.06.2025
- Suçlar, 10. Yargı Paketi ile önlenebilir mi? / 05.06.2025
- Mücadele enflasyonla mı, vatandaşla mı? / 04.06.2025
- “Cezasızlık algısı” iktidara yakın olanlarda var! / 03.06.2025
- Yüksek faizle üretim ekonomisi olmaz, işsizlik azalmaz! / 31.05.2025
- ‘Anayasanın hangi maddesi?’ dendiğinde İmralı’dan ses geliyor / 30.05.2025
- Siyasetin gündemi farklı, milletin gündemi farklı... / 29.05.2025