Danıştay, Fethullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) irtibat ve iltisakları gerekçesiyle meslekten ihraç edilen hakim ve savcılardan 5 bin 112'sinin dava açtığını, 3 bin 799 davada ret, 435 davada ise işlemin iptaline karar verildiğini, bunlara ilişkin temyiz başvurularının da 3 bin 448'inin karara bağlandığını duyurmuştu.
Kardeş Mursi'ye darbe yapıp, idam cezası veren diğer kardeş Sisi ile görüştükten sonra ülkemize dönen Sayın Erdoğan'a, Danıştay'ın bu kararı soruldu.
Sayın Erdoğan; "Danıştay'ın aldığı bu karara da sessiz kalmamız mümkün değil. Nasıl ki Anayasa Mahkemesi'nin aldığı bazı garip kararlarda Cumhur İttifakı olarak tepkisiz kalmıyorsak, bunda da sessiz kalamayız. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin almış olduğu bu kararları hazmedemiyorum' cevabını verdi.
Gerçi BTP Lideri Hüseyin Baş piyasadaki bilinen popüler hazım ilaçları sıraladı ama hazım sorununu sadece Sayın Erdoğan yaşamıyor.
Madem başlık FETÖ
Fethullahçı Terör Örgütü, İslam Dinine karşı başlattığı kalkışmaya sessiz kalanların, 15 Temmuz'dan sonra feryad-ü figan etmesini ben hazmedemiyorum.
2 bin yılında Fethullah Gülen hakkında 10 yıla kadar hapis cezası ile dava açıldı ve yakalama kararı çıkarıldı.
2004 yılı MGK'sında bu hareketin bir terör yapılanması olduğunun altına bizzat Sayın Erdoğan'da imza attı.
2008 yılında Fethullah Gülen hakkındaki yakalama kararı Yargıtay Ceza Genel Kurulunca da oybirliği ile onandı.
Bir çok AKP'li isim, 'Fethullah Hocaefendi (!) hakkındaki yakalama kararını biz kaldırdık' diye övündü.
Fethullah Gülen hakkında resmi, dini ve milli her şey ortada iken nasıl bir ihanet içerisinde olduğu NAS ile sabit iken başta Erdoğan olmak üzere AKP'nin en yetkili isimleri, bu şahıs ve hareketinin böylesine tehlikeli olduklarını bilmediklerini açıklamalarını şahsen ben hiç hazmedemedim.
Hatta 15 Temmuz sürecinde ve geçtiğimiz dönem Adalet Bakanı ve bugün TBMM Başkan vekili koltuğunu işgal eden, Meclis kürsüsünden Gülen'e düzdüğü methiyelerle meşhur olan Bekir Bozdağ bu methiyelerini, 'FETÖ'nün terör vasfı kazanmadığı bir dönemde söylediğini ve keşke söylememiş olsaydık' sözlerini…
AKP'li Bülent Arınç'ın, "Silahlı terör örgütünün Fethullahçı olduğunu o gece (15 Temmuz) öğrendim, bana ahmak diyebilirsiniz" sözlerine karşılık binlerce kez 'ahmak' desem de yine hazmedemedim.
8 yıl geçti. FETÖ'nün ayaklarına, ellerine, mal varlıklarına hatta burun kıllarına bile operasyon yaptıklarını açıkladılar.
Ama böylesi bir hareketin, birde siyasi ayağı olması lazımdı. 'FETÖ'nün siyasi ayağı kim' sorusunu bile unutturdular.
Bizzat AKP'li vekil, (Şamil Tayyar) yargıda FETÖ borsası kurulduğunu itiraf etti. Danıştay'ın kararını hazmedemeyenler, bu başlığı anında hazmedip, yuttular, unutturdular.
BTP Lideri Sayın Baş, bana ne tavsiye eder bilmem ama bunların hiç birisini hazmedemiyorum.
Yeri gelmişken 16 milyon emeklinin çok büyük bölümü de 10 bin lira maaşı hazmedemediklerini ve bu hazım sorununu sandığa yansıtacaklarını ifade ediyorlar. Umarın sözlerinden dönmezler.
Asıl sorun FETÖ hazımsızlığı mı?
Bana hiç öyle gelmiyor. Asıl sorun itaatte sıkıntı.
2011 yılından bugüne Kanal İstanbul için 'bu benim bir hayalim, hülyamdır' dedi. Hatta '2018 başı gibi temelini atacağız' dedi.
Başta akademisyenler olmak üzere proje üzerine yapılan eleştirilere, 'ya-pa-ca-ğız' restini çekti. Meydanlarda, 'Kanal İstanbul'un önünü kesmeye çalışıyorlar, kesemeyecekler' dedi.
Yıl 2024 ve mahkeme Kanal İstanbul için iptal kararı verdi.
Bu karar nasıl hazmedilecek, diye düşünürken Danıştay, İBB'nin açtığı dava sonucu Atatürk Havalimanı'na millet bahçesi yapılması ihalesini iptal etti.
Haliyle hazımsızlık tavan yaptı. Siyasi hazımsızlığın en iyi ilacı ne? FETÖ. Hemen FEÖ başlığı ile gündemi bağladılar.
Umarım milletimiz artık bu tip yönetim anlayışını hazmetmekten vazgeçer.
- Kibir iktidarın gözlerini kör etti / 08.11.2024
- AKP’nin Filistin maskesi düştü / 07.11.2024
- AKP, MHP, CHP, DEM kimin oyuncularıdır? / 06.11.2024
- Sözde Kürt sorununa Atatürk ne diyor? / 04.11.2024
- Bebek katili iktidara nefes aldırdı / 03.11.2024
- Bizden başka herkese kapı açtılar / 02.11.2024
- Apo’nun ipini Türkiye’ye taktılar / 01.11.2024
- Erdoğan: ‘Toplu iğne yapamıyorduk toplu iğne’ / 31.10.2024
- Cumhuriyetin geleceğini tercihleriniz belirleyecek / 29.10.2024