Hükümet sözcüsünün geçen hafta siyasetimize kazandırdığı, 'siyasi hastalık üretmeye kalkanlar' tespiti neredeyse koronadan hızlı yayılmaya başladı. Siyaset, medya karşılıklı olarak el ele verdiler öyle bir siyasi hastalık üretiyorlar ki, milleti bir anda entübe edebilir.
Dillerinden, "bir olmalıyız, beraber olmalıyız, bugün siyasi kimliklerimizi bir tarafa bırakmalıyız" dökülürken icraatları ve ithamları partizanca hatta holiganca.
İktidar, kendisinden olmayan belediyelerin yardım ve kampanyalarıyla uğraşıyor.
Muhalefet ise virüsten çok, iktidarın açıklarını araştırarak muhalefet etme gayretinde. Gerçi pek zorlanmıyorlar da!
Meclis'e kanun teklifi veriliyor. AKP-MHP reddediyor. Ertesi gün aynı teklifi farklı cümlelerle kendileri veriyor.
Hele şu maske meselesi maskeleri düşürdü. Yerel yönetimler anında bedava dağıtımına başladı.
Merkezi yönetim (AKP) ertesi gün para ile maske satışı yapılacağını duyurdu ki, Saray beş-altı saat sonra olaya müdahil olarak "kimse para ile maske satamaz, bizden başkası da dağıtamaz" fermanını yayınladı.
Bu duruş siyasi hastalık mıdır, hizmet midir, hizmette geri kalma ve itibar kaybına uğramayı telafi etmek midir siz karar verin.
Bir başka soru ise bedeli devletin kaynaklarından karşılanarak yapılan yardımların parti icraatı gibi gösterilmenin adı nedir?
İktidar yetkilileri ve yandaş medya aynen enflasyon rakamlarında olduğu gibi Türkiye'de görülen korona vakaları üzerinden diğer ülkelerle kıyas yaparak, kendilerinin ne kadar etkili ve yetkili olduklarını göstermeye çalışıyorlar.
Zaman, siyaset yapma, kendini öne çıkarma zamanı mıdır diye soruyor ve ekliyorum; bilim insanları aynı rakamları ve tarihleri neden farklı yorumluyor?
Sağlık Bakanı 88 ülkenin Türkiye'den ekipman talebinde bulunduğunu açıklarken Saray, İspanya, İtalya'dan sonra Kuzey Makedonya, Karadağ, Sırbistan, Bosna-Hersek ve Kosova'ya koronavirüs (Covid-19) salgınına karşı tıbbi yardım yapıldığını açıkladı. İsrail'e yardım yapıldı mı, yapılmadı mı sorusunun cevabı verilmiyor!
Bu yardımların ardından AB'yi eleştiren AKP Sözcüsü Ömer Çelik, "Güçlü Avrupa devletlerinden birinin uçağının İtalya, İspanya, Sırbistan, Bosna Hersek, Karadağ, Kuzey Makedonya ve Kosova'yı dolaştığı görülmedi" dedi.
Kelin ilacı varsa aynada neden gözükmüyor! Diğer taraftan yapılan yardım kolileri üzerinde yine ay-yıldız yok, Cumhurbaşkanlığı forsu ve Erdoğan imzası var. Neden siyasi hastalık ortamı oluşmasına izin veriliyor?
Bazı belediyeler halka ekmek dağıtıyor. Polis aldığı talimatla durduruyor. Aş evleri kapatılıyor. Hele bir doktorun, belediye kendilerini yalnız bırakmadığı için hakkında soruşturma açılmasının aklen izahı yok. (Teşekkür ettiği belediye iktidar partisinden değil)
Hükümetin test, tedbir, maske, sosyal uygulamalar, yasaklar, hastaneler, özel hastaneler, yeni hastaneler gibi hemen her konuda yazıldıktan, çizildikten sonra benzer kararlar alması ve hükümetin neden çözüm üretemediğinin sorgulanması yandaş medyayı iyice azdırdı, ahlaksızlaştırdı.
Meclis'te koruma kanunu şemsiyesinde olanların kullandıkları argo tabir, itham ve de tehditleri şimdi bu sahte kalemşorlar kullanıyor. Edepsizce, hayasızca cümleler kuruyorlar. Din, iman, namus diyenler, kadın spiker ve programcıları cinsel cümlelerle aşağılamaya kalkıyorlar.
Bunlardan etkilenen vatandaş zaten evden çıkamamanın stresiyle daha da hayasızlaşıyor hatta vahşileşiyor.
Virüs bir gün biter ama kin, gurur ve kibir bitmez. Bunların acilen karantinaya alınması lazım… Tedaviye cevap verirler mi bilmiyorum!
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024