Ülkemizde insandan başka hemen her şey gündeme gelir. Tek gündem edilmeyen konu insandır.
Hele genç nesil hiç konuşulmaz. Ne yer, ne içer, ne öğrenir, nerede, nasıl yaşar, hedefi, ideali var mı vs. hiç gündem edilmez. (Genelleme yapıyorum)
Peki, neden?
Eskiden ayıp olan, utanılanlar konuşulmazdı. Hele hele o ayıba, utanılacak şeye herkes ortak ise o konu hiç açılmaz konuşulmazdı.
Evet, ortada çok büyük bir ayıp, utanç var ve bu ayıptan, utançtan anne-babadan devletin tepesine kadar herkes mesul olduğu için kimse konuşmuyor, itiraf etmiyor.
Bu ülkede yollar yapıldı, köprüler yapıldı, tüneller, hastaneler, havalimanları vs. yapıldı. Düne göre gösterişli binalar, yatlar, katlar yapıldı.
Devlet sistemi değiştirildi, ordu sistemi değiştirildi. Yargı-adalet vs. ne kadar kurum varsa hemen hepsinin sistemleri, yapıları, işleyişleri değiştirildi.
Ama insan için hiçbir şey yapılmadı.
Diyebilirsiniz ki, bu yapılanların, konuşulanların, itiraz edilenlerin vs. hepsi insan içindi.
Yok, yok. Aldanmayın. Eğer dediğiniz gibi olsaydı aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetişmiş olacaktı.
Ama yetişmedi, yetiştirilmedi, yetiştirmek için gayret gösterilmedi. Çünkü önce insan denilmedi ve denilmiyor da!
Siyasetçi kimliği yanında aynı zamanda bir eğitimci olan Prof. Dr. Haydar Baş devamlı olarak 'insan' gerçeğine vurgu yapar, merkez insandır, der ve şu cümleyi her ortamda ifade eder;
"Her zaman ifade ediyoruz. Önce insan meselesi çözülmelidir. İnsan, 'Hak adına ve kendi yararına' kazanılmadıktan sonra hangi kanunu, nizamı getirseniz, hangi düzenlemeyi yapsanız da işe yaramayacaktır."
Gördüğünüz gibi işe yaramadı. İşe yaramadığını bizzat Milli Eğitim Bakanlığı itiraf etti.
Düne göre on binlerce derslik yapıldı. Lükse yakın binalar eğitime açıldı. Sıralar, tahtalar, silgiler değişti. Teknoloji okullara girmeye başladı.
Diğer taraftan da 6 kez Milli Eğitim Bakanı, 5 kez de eğitim sistemi değiştirildi.
SONUÇ!
Toplama, çıkarma, çarpmayı ve bölmeyi (dört işlemi) bilmeyen, beceremeyen bir nesil var ortada.
Bu gerçeği ben değil Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı.
Bakanlığın, Türkiye genelinde 4'üncü ve 8'inci sınıf öğrencilerine yönelik yapılan "ABİDE" eğitim araştırmasının sonuçları çok vahim.
Rapora göre yetersizliğin ilkokulda başlayıp artarak ilerlediği kaydediliyor. 8. sınıf yani orta sona giden öğrencilerin % 16'sı (yani 6 öğrenciden biri) dört işlemi yapamıyor. Yine orta sona giden 4 öğrenciden birinin Türkçe bilgisi, temel ve temel altı seviyede.
Rapor oldukça uzun. Orta son öğrencilerden birkaç ayrıntıyı aktarayım;
Öğrencilerin yüzde 85,8'si orta ve alt, yüzde 53'ü ise temel ve temel altı düzeyde matematik bilgisine sahip.
Yüzde 16,4'ü, dört işlem sorularını çözemiyor, basit hesaplamalar yapamıyor.
Türkçe'de ise öğrencilerin yüzde 66,1'i orta düzey ve altında. Bu öğrenciler, deyimleri, atasözlerini, hiciv ve nüktelerdeki mesajları anlayamıyor. Neden-sonuç ilişkisi kuramıyor.
Fen bilimlerinde öğrencilerin yüzde 86'sı, sosyal bilimlerde yüzde 65,3'ü orta ve alt düzeyde.
Öğrencilerin yüzde 39,8'i vücuttaki organların görevini bilmiyor. Her 4 öğrenciden biri harita okuyamıyor, iki farklı olay arasında bağ kuramıyor.
Ve bu öğrenciler bu sene liseye başlayacak.
Buluğ çağına girmiş, hiçbir hedefi olmayan ve de dört işlemi dahi beceremeyen gençler tehlikelidir.
Sözümün ispatını isteyenler sokaklara, haber bültenlerine ve cezaevlerine baksın.
Bu tehlikenin mimarı ise 'önce insan' demeyen, 'önce insan' diyeni görmeyen herkestir.
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024