Rusya'nın Suriye'deki IŞİD'e yönelik operasyonları 1 haftadır sürüyor.Bu operasyonlar devam ederken, ne hikmetse yıllardır IŞİD'le mücadele ettiğini söyleyen, bununla ilgili koalisyon oluşturan ABD, İngiltere, koalisyonun diğer ülkeleri ve de Türkiye, Rusya'nın bu politikasını durmadan eleştirip duruyor.Halbuki, mesele IŞİD'le mücadele ise ve yıllardır bu kadar mücadele edildiği söylenmesine rağmen IŞİD hala varlığına devam ediyor, insanlar ölüyorsa, o zaman Rusya'nın bu teşebbüsünün ayakta alkışlanması gerekiyordu.En çok yapılan eleştiriler de Rusya'nın ılımlı muhalifleri ya da sivilleri vurduğu iddialarıydı. Putin'in basın danışmanı olan Dmitriy Peskov bu konuyla ilgili iddialara şöyle cevap verdi:"Batılı ülkelerle yaptığımız Suriye görüşmelerinde Başkan Putin'e hiçbir lider Suriye'deki ılımlı muhaliflerin kim olduğunu izah edemedi. Bizim operasyonlarımızın başladığı günden beri Batı'da devamlı IŞİD yerine rejim karşıtı ılımlı muhalifleri vuruyorsunuz diyorlar. Bu tür söylentiler kasıtlı yaratılarak dıştan bize farklı bir oyun benimsetmek isteniyor. Batı bu tür iddialar yerine IŞİD militanlarının yerini bize göstersin. Başkan Putin ise ılımlı muhaliflerin kim olduğunu çok merak ediyor. Şu ana kadar Suriye'deki terörist grupların nerede bulunduklarına dair istihbarat bilgisi sadece İran, Irak ve Suriye yönetiminden bize ulaşıyor. Batı bizimle koordinasyon içinde çalışmak istiyorsa ilk önce şu ılımlı muhaliflerin kim olduğuna işaret etsin. Sonra da çalışmalarımıza katılmalı"Dikkat ederseniz Suriye krizinin başladığından bu güne hep Batılı kaynaklar "ılımlı muhalefet" ifadesini kullanıyorlar.Kriz süresince gördük ki, bu ılımlı muhalefet denilen unsurlar, IŞİD ortaya çıkmadan önce Esad'ın ordusuyla savaşan ve Suriyeli sivilleri saldırılarla, eylemlerle öldüren iradelerdi.Meşru bir devlet yönetimine karşı yürütülen her türlü silahlı eylemin adına dünya literatüründe "terörizm" denir ve terörizm, terörizmdir ılımlısı olmaz.Neticede bu IŞİD denilen küresel terörün kaynağı da bu ılımlı muhalefet denilen silahlı unsurlar oldu.Diğer önemli husus ise, şu an Rusya'da bulunan ABD'nin CIA eski ajanı Snowden'in dünya kamuoyuyla paylaştığı bilgilere göre, "IŞİD CIA tarafından kurulmuş bir terör örgütüdür." Asıl hedefi de büyük İsrail devletinin Ortadoğu coğrafyasında kurulmasında taşeronluk etmektir.Durum bu olunca büyük İsrail devletinin kurulması amacını taşıyan Büyük Ortadoğu Projesi'nin uygulayıcısı olan ABD'nin ve bu noktada misyon sahibi olan diğer ülkelerin IŞİD'le mücadelede samimi olmasını asla bekleyemeyiz.Rusya ise kendi ulusal güvenliği için bu mücadelenin içindedir.Rus yetkililerin ifadesiyle, Rusya'nın ve eskiden ona bağlı cumhuriyetlerin içinden 2 bin kadar terörist IŞİD'in saflarındadır. Rusya kendi ülkesinde bunlarla mücadele edeceğine Suriye'de bu mücadeleyi yapmaktadır.Diğer husus ise, Rusya-Suriye müttefikliğidir. ABD, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında 22 İslam ülkesini işgal etmekte ve kendi çıkarları doğrultusunda parçalamaktadır. Libya örneğinde olduğu gibi bu şekilde parçalanan ülkeleri Rusya tamamen kaybetmektedir.Suriye'de uyguladığı politika ile Rusya, BOP kapsamında İslam ülkelerinin ABD tarafından İsrail adına şekillendirilmesine artık müsaade etmeyeceğini ilan etmektedir.Rusya'nın Ortadoğu'daki çıkarları Esad var olduğu müddetçe devam edecektir, böyle olmazsa Libya'yı kaybettiği gibi Suriye'yi de kaybedecektir.Bu açıdan bakıldığında Rusya'nın Suriye'ye ve Esad'a olan desteği bitmeyecektir.Dikkat ederseniz, Rusya Genelkurmay Başkanlığı Operasyon Dairesi Başkanı General Andrey Kartapolov, "Uçaklarımız bombardımanlara devam edeceği gibi, sortilerin sayısı da arttırılacak" ifadelerini kullandı.Böylece ABD-İsrail ikilisinin büyük İsrail hesabı Rusya kayasına toslamış oldu.Türkiye, Rusya'nın bu halinden kendine ders çıkarmalıdır.Dün IMF'ye bağımlı, Batılı ülkelerin elinde oyuncağa dönmüş, halkı 3 kuruş için dilenen, namusunu satan Rusya, bugün büyük bir değişimle bütün Batılı ülkelere diz çöktürür vaziyettedir. Peki dünkü Rusya ile bugünkünün arasındaki fark nedir?Elbette ki Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli?Demek ki bir ülke bu eşsiz modeli uyguladığı zaman, ekonomik bağımlılıktan kurtuluyormuş, halkına başı dik, onurlu bir hayat yaşatabiliyormuş, kendi milli çıkarları doğrultusunda dostluklar kurabiliyormuş, hem kendi hem de dostlarının çıkarları için girdiği bütün bilek güreşlerinde rakiplerini pes ettirebiliyormuş?Türkiye ve bütün ezilen, sömürülen ülkeler, Rusya'yı Rusya yapan Milli Ekonomi Modeli'ni acilen uygulamalı ki, milli bir devlet kimliğine kavuşabilsin ve Rusya gibi dünyada söz sahibi olabilsin.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024