logo
16 MAYIS 2024

Terörün çözümü "Baba Devlet" olmaktan geçer

27.03.2016 00:00:00
Önceleri ayda 1 teröre kurban verirdik, bugün terör sebebiyle her gün onlarca vatan evladının cenaze namazını kılıyoruz. Sadece bu tablo bile gelinen noktayı özetlemek için yeterli? En önemlisi de artık terörün sıradanlaşması? Ülkemizin bazı gazetecileri, siyasi iradenin terör konusunda içinde bulundukları çıkmazı örtbas etmek için "terörle yaşamaya alışmamız lazım" yorumlarında dahi bulunuyorlar. Terörle yaşamaya alışmak(!) Haklı olarak vatandaş sosyal medyada, "Terörle yaşanmaz, ölünür" diyor.
Terör güneydoğunun dağlarındaydı, güneydoğunun illerine indi, sonra da büyük şehirleri dahi vurmaya başladı. Siyasilerimiz ise teröre lanet okumaya, kınamaya devam ediyor, başka bir çözüm ortaya koyamıyorlar. Koyamazlar çünkü terör, kendini oluşturan etkenler ortadan kalkmadığı müddetçe bitmez.
Terörün arkasında ülkemizin toprakları ve kaynakları üzerinde hesabı olan küresel iradeler var ve siyasilerimiz bunlara stratejik müttefik diyor, dostumuz diyor, onlardan akıl almak için kırk takla atıyor, onlardan borç alarak ülke ekonomisini döndürmeye çalışıyor, onlara dahil olabilmek için 50 yıl kapıda bekliyor, onları küstürmemek için tarih ve din kitaplarını değiştiriyor, domuz etini, zinayı serbest bırakıyor, onların işgal ve bölme projelerinde misyon sahibi oluyor, kısaca onların bir dediğini iki etmiyor.
Onlardan alınan akılla; millete hizmeti bırakıp, terörle müzakere ederek, terörün her tarafa yerleşmesini sağlayarak, milleti terörün kucağına iterek hiç terör problemi çözülür müydü? Elbette ki çözülemezdi.
Devletin ve onu yöneten siyasetin görevi milletine hizmet etmektir, vatandaşlarına aş ve iş imkanı sunmak, cebine geçineceği parayı koymaktır, güvenliğini sağlamak, ihtiyaç duyduğu eğitim ve sağlık hizmetlerini, belediye hizmetlerini en güzel şekilde sunmaktır. 
Vatandaşı aç bırak, iş bulma, güvenliğini sağlama, tarımını, hayvancılığını bitir, en ufak bir baba devlet tavrı ortaya koyma, ondan sonra bu insanlar niye terörün yanında diye hayıflan, bu yaklaşım sizce doğru mudur?
Vatandaşa devlet geliyor, "Bana oğlunu ver asker yapacağım" diyor, ardından PKK geliyor, "Bana oğlunu ver militan yapacağım" diyor. Vatandaş da çaresiz vaziyette, korku ve endişeyle bir oğlunu askere, diğer oğlunu da dağa gönderiyor. Sonra da "Vay sen oğlunu dağa nasıl gönderirsin" denilip, vatandaşın evi boşaltılıyor, terörist muamelesi yapılıyor.
Sizce asıl suçlu kim? Vatandaşını terörle yalnız bırakan, onun güvenliğini sağlayamayan, ona ihtiyaçlarını sunmayan siyasi iradeler değil mi?
Terörle zamanında müzakere edilip mücadele edilmediği için, çözüm sürecinde operasyonlar durdurulduğu için terör palazlandı ve bugün güneydoğuda il merkezlerinde, ilçelerde tanklarla, tüfeklerle savaş yapılıyor. Mağdur kim? Evini barkını terk etmek zorunda kalan vatandaş? 
Ardından terörden temizlendi deniliyor, vatandaş tam, "Evime döneceğim" diye sevinirken bir kararla buraların kamulaştırılacağı haberi geliyor. Yine mağdur kim? Vatandaş?
Şimdi söyler misiniz böyle adımların terörü daha da kızıştırmasından, halka daha da mal olmasından başka ne etkisi olabilir? Dağdaki terörle askeri yöntemlerle mücadele edebilirsiniz ama söyler misiniz kılcal damarlara kadar yayılmış olan, siyasilerin yanlış icraatları ve vatandaşların yaşadıkları mağduriyetler sebebiyle halka da mal olmuş bir terörü sadece askeri yöntemlerle çözebilir misiniz? Elbette ki hayır?
Bütün bu gerçekleri ifade ettikten sonra şunu bir kez daha net olarak söyleyebiliriz ki, terörü çözebilecek irade Meclis'in içinde değildir. Bugün terörün her geçen gün daha da çözümsüzleşmesinin nedeni; milletimizin sandıkta verdiği oylarla, iş bilmedikleri halde, hak etmedikleri Meclis koltuğuna oturanlardır.
Terör meselesini çözecek tek lider Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, tek kadro da Bağımsız Türkiye kadrolarıdır. Nasıl mı?
Öncelikle Sayın Baş, "Ne AB, ne ABD, tek çözüm Bağımsız Türkiye" diyerek, ülkemiz üzerinde hesabı olan bütün iradeleri, onların icazetini, onlara taşeron olmayı elinin tersiyle itmektedir; "Milli bir devlet", "Sosyal bir devlet", "Tam bağımsız bir Türkiye" demektedir.
Bunun da alt yapısını; ülkemize senyoraj hakkını kazandırarak borç almaktan kurtaracak, madenlerimizi millet menfaatine işletecek, iktisadi bağımlılıktan ülkemizi tamamen kurtaracak dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli ile sağlayacaktır.
2005 yılında ortaya çıkan Milli Ekonomi Modeli, 2006 yılından bu yana test edilmektedir ve onu uygulayan başta Rusya gibi ülkeler hem ekonomik hem de siyasi bağımsızlıklarını elde etmişlerdir, bugün dünya siyasetine yön vermektedirler. Denenmemiş bir modelden değil, denenmiş ve pratikte mükemmel faydalar görülmüş bir modelden bahsediyoruz.
İşte Prof. Dr. Baş, bu bakış açısıyla, bu modelle, "Ben her vatandaşıma 1000 TL vatandaşlık maaşı, ev hanımlarına 1500 TL ev hanımı maaşı, çalışan kardeşlerime 5000 TL asgari ücret? vereceğim" diyerek her aileye ayda 7-8 bin lira girecek şekilde bir gelir temin edecektir.
Her ay evine bu gelir giren, devletine yeniden güven tazeleyen, devletin babalığını gören bir güneydoğulu Kürt kardeşim, söyler misiniz evladını dağa hiç gönderir mi, teröre kaptırır mı, dağdakini kulağından tutup aşağıya indirmez mi? Elbette bunları yapar.
Sen devlet olarak güneydoğulu Kürt kardeşime bir verirsen, emin ol o sana bin verir. Bu yapılan iyiliğe vefa, benim dün Çanakkale'de, İstiklal Harbinde düşmana karşı omuz omuza mücadele ettiğimiz Kürt kardeşimde var.
Tekrar edelim, çözüm devleti veren el, hizmet eden el yapacak, herkese hak ettiğinden fazlasını verecek olan Prof. Dr. Haydar Baş'ın iktidarındadır.
Bunun dışında zifiri karanlıktan çıkış asla mümkün değildir. 
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Yabancı borsaların kullanımı sonlandırılacak
Kripto düzenlemesi Meclis'e sunuldu
Kobani davasında karar açıklandı
Demirtaş'ın cezası belli oldu
Deprem vurursa...
Türkiye'nin durumu harap
Erdoğan'ın atama tercihine tepki gösterdi
Nasıl normalleşecek bu ülke?
İGDAŞ, Halk Ekmek, İSPARK ve Hamidiye Su satılacak
Özelleştirme furyasına İmamoğlu da katıldı
"İsrafta tasarruf yok, vatandaşa hizmette tasarruf var"
BTP lideri gündemi değerlendirdi
İddianameye girmese de dosyaya girdiler
Sinan Ateş cinayetinin şüpheli araçları
İktidar ve yandaşları zamları 'güncelleme' diye savunuyor
Avrasya Tüneli geçişine de zam!
Şi Cinping'den 'çok kutupluluk' vurgusu
"Rusya ile ortak stratejik tercihimiz"
Slovakya Başbakanı'nın durumu ciddiyetini koruyor
Ameliyatı 5 saat sürdü
Putin, Şi Cinping'le görüşmesinin ardından konuştu
"Çin'le ticaretimiz rekor kırdı"
BTP’den Hemşirelik Haftası’nda anlamlı ziyaret
“Hemşirelik kutsal bir meslektir”
Tarım ÜFE açıklandı
Yıllık artış yüzde 60.77
'Kendi aracımı kullanıyorum, yakıtımı da kendim alıyorum'
Özel yapım makam aracını satışa çıkardı
'Azgın' ve 'muhafazakar' milliyetçiler kavgası mı var?
'Devlet içinde savaş var'
Yabancı borsaların kullanımı sonlandırılacak
Kripto düzenlemesi Meclis'e sunuldu
Kobani davasında karar açıklandı
Demirtaş'ın cezası belli oldu
Deprem vurursa...
Türkiye'nin durumu harap
Erdoğan'ın atama tercihine tepki gösterdi
Nasıl normalleşecek bu ülke?
İGDAŞ, Halk Ekmek, İSPARK ve Hamidiye Su satılacak
Özelleştirme furyasına İmamoğlu da katıldı
"İsrafta tasarruf yok, vatandaşa hizmette tasarruf var"
BTP lideri gündemi değerlendirdi
İddianameye girmese de dosyaya girdiler
Sinan Ateş cinayetinin şüpheli araçları
İktidar ve yandaşları zamları 'güncelleme' diye savunuyor
Avrasya Tüneli geçişine de zam!
Şi Cinping'den 'çok kutupluluk' vurgusu
"Rusya ile ortak stratejik tercihimiz"
Slovakya Başbakanı'nın durumu ciddiyetini koruyor
Ameliyatı 5 saat sürdü
Putin, Şi Cinping'le görüşmesinin ardından konuştu
"Çin'le ticaretimiz rekor kırdı"
BTP’den Hemşirelik Haftası’nda anlamlı ziyaret
“Hemşirelik kutsal bir meslektir”
Tarım ÜFE açıklandı
Yıllık artış yüzde 60.77
'Kendi aracımı kullanıyorum, yakıtımı da kendim alıyorum'
Özel yapım makam aracını satışa çıkardı
'Azgın' ve 'muhafazakar' milliyetçiler kavgası mı var?
'Devlet içinde savaş var'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.