Üzdüğünüz kadar üzüleceksiniz, ezdiğiniz kadar ezileceksiniz.
Muhataplarınıza, hemcinslerinize ve tüm canlılara tattırdığınız hiçbir üzüntü yanınıza kar kalmayacak.
Milyarlarca insanın içinden bir tarafa çekilir yakayı kurtarırız diyorsanız müthiş yanılıyorsunuz demektir.
Üzülmekten korkuyorsanız üzmeyecek, ezilmekten korkuyorsanız ezmeyeceksiniz.
Bir canı üzdüyseniz o can kadar, bir mahalleyi üzdüyseniz mahalle kadar, bir köyü, bir kenti ve bir ülkeyi üzdüyseniz işte o kadar üzüleceksiniz.
İlk insan Adem Peygamberden bugüne, bugünden kıyamete kadar sayısız insan kitleleri içinde beni kim görecek, hesabımı kim tutacak diye düşünüyorsanız mutlak yanılıyorsunuz.
Yaptığınız zerre kadar iyilik nasıl kaybolmayacak, nasıl unutulmayacaksa, sizden sadır olacak zerre kadar kötülük te aynı şekilde asla kaybolmayacak ve unutulmayacak.
Lokman aleyhisselamın hiç eskimeyen, her dem taze kalan nasihatine pürdikkat kulak verelim:
"Hz. Lokman nasihatine devamla şöyle demişti: Yavrucuğum! Yaptığın iş bir hardal tanesi ağırlığında da olsa, ve bu bir kayanın içinde veya göklerde yahut yerin derinliklerinde de olsa, yine de Allah onu ortaya çıkarır. Doğrusu Allah en ince işleri görüp bilmektedir ve O her şeyden haberdardır." (Lokman: 16).
Ne yaparsanız yapın, ne yazarsanız yazın "Kerim Katiplerin" yazdıklarından muaf olamazsınız tuttukları kayıtlardan ayrı kalamazsınız.
Meseleye Kur'an penceresinden bakınca anlıyoruz ki aslında başkalarını üzen insan kendini üzmüştür, başkalarını ezen insan aslından kendini ezmiştir, başkalarına zarar veren insan aslında bizzat kendine zarar vermiştir.
"Çünkü onlar yeryüzünde kibirlendiler ve kötü tuzaklar kurdular. Halbuki kişi, kazdığı kuyuya kendi düşer. Onlar öncekilere uygulana yasayı mı bekliyorlar? Allah'ın yasasında asla bir değişme bulamazsın. Allah'ın yasasında bir başkalaşma da bulamazsın." (Fatır: 43).
Etrafımıza dikkatle bakarsak zaten; "su bardağı su yolunda kırılır, kişi kazdığı kuyuya kendi düşer" değişmez ölçülerinin binlerce tecellisine her gün şahit oluruz.
Üzülmemek istiyorsan üzmeyeceksin, ezilmemek istiyorsan ezmeyeceksin.
Muhataplarınıza, hemcinslerinize ve tüm canlılara tattırdığınız hiçbir üzüntü yanınıza kar kalmayacak.
Milyarlarca insanın içinden bir tarafa çekilir yakayı kurtarırız diyorsanız müthiş yanılıyorsunuz demektir.
Üzülmekten korkuyorsanız üzmeyecek, ezilmekten korkuyorsanız ezmeyeceksiniz.
Bir canı üzdüyseniz o can kadar, bir mahalleyi üzdüyseniz mahalle kadar, bir köyü, bir kenti ve bir ülkeyi üzdüyseniz işte o kadar üzüleceksiniz.
İlk insan Adem Peygamberden bugüne, bugünden kıyamete kadar sayısız insan kitleleri içinde beni kim görecek, hesabımı kim tutacak diye düşünüyorsanız mutlak yanılıyorsunuz.
Yaptığınız zerre kadar iyilik nasıl kaybolmayacak, nasıl unutulmayacaksa, sizden sadır olacak zerre kadar kötülük te aynı şekilde asla kaybolmayacak ve unutulmayacak.
Lokman aleyhisselamın hiç eskimeyen, her dem taze kalan nasihatine pürdikkat kulak verelim:
"Hz. Lokman nasihatine devamla şöyle demişti: Yavrucuğum! Yaptığın iş bir hardal tanesi ağırlığında da olsa, ve bu bir kayanın içinde veya göklerde yahut yerin derinliklerinde de olsa, yine de Allah onu ortaya çıkarır. Doğrusu Allah en ince işleri görüp bilmektedir ve O her şeyden haberdardır." (Lokman: 16).
Ne yaparsanız yapın, ne yazarsanız yazın "Kerim Katiplerin" yazdıklarından muaf olamazsınız tuttukları kayıtlardan ayrı kalamazsınız.
Meseleye Kur'an penceresinden bakınca anlıyoruz ki aslında başkalarını üzen insan kendini üzmüştür, başkalarını ezen insan aslından kendini ezmiştir, başkalarına zarar veren insan aslında bizzat kendine zarar vermiştir.
"Çünkü onlar yeryüzünde kibirlendiler ve kötü tuzaklar kurdular. Halbuki kişi, kazdığı kuyuya kendi düşer. Onlar öncekilere uygulana yasayı mı bekliyorlar? Allah'ın yasasında asla bir değişme bulamazsın. Allah'ın yasasında bir başkalaşma da bulamazsın." (Fatır: 43).
Etrafımıza dikkatle bakarsak zaten; "su bardağı su yolunda kırılır, kişi kazdığı kuyuya kendi düşer" değişmez ölçülerinin binlerce tecellisine her gün şahit oluruz.
Üzülmemek istiyorsan üzmeyeceksin, ezilmemek istiyorsan ezmeyeceksin.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024