Türk Milleti, AKP'nin "stratejik ortağı"nın gözetimi ve koruması altındaki PKK'ya "resmi açıklamalara göre her gün üç-beş şehit" veriyor. Daha fazla olduğu belirtilen "gayr-ı resmi şüheda"nın sayısını bilemiyoruz.3 Ekim AB restinde olduğu gibi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "hergün şu kadar can alan PKK" konusunda sadece "gaz alıyor".Erdoğan'ın önüne konan konuşma metni bunun göstergesi.Alengirli, dolambaçlı, muhatabı belli olmayan, topu ortalarda çevirme türünden beyanat?Yanan bir yürekten böylesi beyanat sadır olmaz.Erdoğan yüreğini kontrol etmeli.Şehit analarının, dağ gibi kocalarını kaybeden telli-duvaklı gelinciklerin, babalarının adlarını sayıklayan yetim bebeklerin acısıyla kavrulan yürek, gerçek muhatabın adının dahi zikredilmediği, terörün hamisi asıl muhatabın Türk Milletinden saklandığı böylesi bir açıklama ile yetinemez."Gerçek herkes tarafından, özellikle de bölgede sorumluluğu olanlar tarafından bilinmelidir" diyor Başbakan. Ne demek bu? Hangi gerçek? Kimler, bölgede sorumluluğu olanlar?AKP'nin stratejik ortakları değil mi?Niye adı-sanı yok, niye zikredilemiyor?Küresel işgalcı G. W. Bush'un, Türk Milleti'nin Amerika'ya karşı oluşan tepkisinin azaltılması konusunda AKP'yi uyardığı biliniyor.Erdoğan, Türk Milleti'ne ABD'yi sevdirmek için mi topu çevirip duruyor, adres zikretmiyor?Yoksa AKP'nin stratejik ortağının ABD olması münasebetiyle, bu işten AKP'ye de toplum nezdinde ciddi bir fatura kesileceği bilindiği için mi örtülü göndermeler tercih ediliyor? "Bunu da açık ve net olarak bu vesileyle, gereğini yerine getirilmek noktasında dikkatle hatırlatmak istedim. Bu konuda gereğini vaktinde, zamanlamasını da iyi yapmak kaydıyla yerine getirilebileceğinin bilinmesini tekrar burada hatırlatıyorum" diyor Erdoğan. Bir daha okuyun, tekrar göz atın; bu beyanatıyla güya kime, ne demek istiyor Başbakan?Burada bir ikaz, bir mili duruş görebiliyor, bir yürek yangını sezebiliyor musunuz; "keçiboynuzundaki şeker" kadar, beyanatta arayın ki "ikaz" bulasınız? Fakat kimi kartel medyası ve beslemeler, toplumun gazını almaya matuf Erdoğan'ın bu "keçiboynuzu beyanatı"nı, "ABD'ye uyarı, PKK ikazı" diye manşetlere çıkartıyorlar. "Gaz alma manşetleri" üretiliyor."Savaş halinde bile idam cezası yok artık"; bu cezayı, global güçlerden aldığı akılla AKP hükümeti kaldırdı. İdamlar uygulanmasa da, caydırıcı bir argüman olarak kâğıt üstünde dururdu; artık teröristler için caydırıcı hiçbir kamu kudreti, hiçbir kamu düzenlemesi yok? Vatana ihanetin, millete ihanetin cezası kodeste ekmek elden, su gölden ense yapmaktır? Bitti. İdamı her halükârda kaldırmayı vazife edinen AKP'den, teröre karşı köklü bir çözüm beklenir mi? "Her halükârda idamı kaldıran" bu yaklaşım dahi, teröristlere, "yapacağınızı yapın, aç kaldığınızda biz sizi içeride besleyeceğiz, artık idam-midam yok" demek değil de nedir? Bu anlayış tarzıyla Erdoğan ve AKP hükümeti, ne teröre karşı, ne ABD'ye karşı, ne de bir başka alanda "milli duruş" sergileyemez. Bâri Erdoğan, "stratejik ortak"ı saklayarak ve dolambaçlı cümleler kurarak sergilediği gaz alma beyanatlarıyla şehit analarının yarasına tuz basmasın.Erdoğan'ın beyanatındaki duruş, işgal altındaki Irak'ta Anayasa'nın değiştirilen şu 16. maddesinin konumunu andırıyor: "Irak, hiçbir yabancı güç için askeri üs ya da koridor olarak kullanılamayacak. Irak'ta hiçbir ülkenin askeri üssü olmayacak. Bu yetkiler sadece Ulusal Meclisin üçte iki çoğunluğu ile verilebilir."Şayet Erdoğan'ın yüreğine, şehit analarının ve dağ gibi kocalarını yitirmiş duvaklı gelinciklerin acısından hardal danesi kadarı düşse, ABD'nin stratejik ortağı olarak bir saniye o koltukta oturamaz.Yol ayrımı; AKP'nin samimiyetinin tek göstergesi: Ya şehitler, ya PKK'nın hamisi işgalci ABD? Ya Türk Milleti, ya PKK'nın muhafızı ABD?Ya koltuk, ya stratejik ortaklık.İkisinden birini tercih, Erdoğan'ın ve AKP'nin samimiyet kriteridir. Gerisi hikâye.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019