Bugün yine Cübbeli zevatından bahsedeceğim. Hani Kelime-i Şahadet getirenlerin (Şiilerin, Nusayrilerin) katli vaciptir, diyen zevat var ya, işte ondan. Hani haddi şana açıklamaları oluyor! Mesela, AKP'nin çıkardığı zina, domuz eti yasalarını ilk televizyonlarından, radyolarından eleştirmeye kalkıyorlar. Kulakları çekilince de; "Hükümet zinayı, domuz etini serbest bırakmış. Sana ne bundan! Sana vebal, mebal yok?" diyen zevat var ya! İşte o!
Bu zevat, "paralele de" giydirdikçe giydiriyordu. Hatırlayın! "Dansöz seyretsen günahkar olursun, STV'yi seyredersen gavur olursun" (2011) demişti.
Bu sözlerinin ardından 2 yıl geçti, geçmedi baktık ki! bu hoca dene zevat, STV ekranlarında. Çıkmış, kendisini seyrettiriyor. Dershanelerin kapatılmasına karşı çıkıyor ve diyor ki; "Bir hizmet varsa onun genişletilmesinde fayda var. Durdurulmasında fayda yok." (2013)
Bu iki yılda (2011-2013) ne oldu derseniz!
Bu zevat, bir çete operasyonu kapsamında yabancı uyruklu kadınlarla fuhuş yaptığı ve fuhuşa aracılık ettiği, iddialarıyla tutuklandı. "Türkiye'de kadın kaynarken, yurtdışından kadın getirme iddiası inandırıcı değil" diyerek, ülkemizdeki bayanlara da laf attı. Hakimde onu içeri attı.
İçeri girer, girmez dinler arası diyalog karşıtı vaaz ve yazılarından ötürü cemaatin hedefi haline geldiğini, kendisine kumpas kurulduğunu ve hapse, onlar (cemaat) tarafından attırıldığını iddia etti.
Artık hapiste hangi zuhuratı gördüyse (!) dansöz izlemekten vazgeçip, STV'yi izlediğini açıkladı. "Haberleri oradan izliyorum. Mahkemeleri, ÖYM'leri en fazla onlar veriyor." Dedi.
Hapishane günleri zor geçiyor olacak ki, malum şahıs rüyalanmaya da başladı. Zamanın başbakanı Erdoğan ve AKP hükümetinin düşman, hain, terör örgütü lideri ilan ettiği F. Gülen'i bir gece rüyasında gördü. Sonra bir kez daha gördü.
Bu zevan rğyasını da anlattı; "Kendisini cezaevine girdiğimden beri iki kere rüyamda gördüm. İkisinde de sakalı bir tutam, şalvarlı, cübbeli ve sarıklı idi. Bir defa üzerinde koyu kavuniçi bir cübbe vardı, hatırladığım o ki, benimle ilgileniyor ve dua ediyordu."
Evet, bazı rüyaların karşılığı hemen alınır ya! Öyle de oldu. Gülen taa Amerika'dan, tespih, koku ve iki imzalı kitap gönderdi bu zevata.
Tabi yanında da mektup. Ne övgüler, ne cümleler! Hz. Yusuf'a benzetmiş Gülen, bu zevatı. Gülen mektubunda, cemaatinin zaten Cübbeliye isnat edilen suçlara inanmadığı da dile getirmiş.
Zevat bu mektubu okuyunca çok duygulanmış ve mutluluğunu bir yazı yazarak anlatmıştı. Ama bu duygu seli ve rüyalanmalar Cübbeli zevatını hapisten çıkarmaya yetmedi.
Zevat tekrar rüyaya yattı. Bu sefer rüyada Gülen'in Hocası, Said Nursi vardı. Yahudi ve Hıristiyanlarında cennete gideceğini, iddia eden, Papa'ya, ülkemizden yazılan ilk mektubun sahibi olan, milli mücadeleden kaçmak bir tarafa, aleyhine fetvalar veren, Milli Mücadele karşıtı, İngiliz destekli derneklerin kuruluş ve yönetimlerinde yer alan şahıs var ya! İşte onu rüyada gördü.
"Kendisi bir tutam sakallı, cübbeli, şalvarlı ve sarıklı idi, günlerden cuma imiş, ben kendisiyle bulunduğumuz evden çıkıp, cumaya gidecekmişiz? (gitmişler!)
"Tam camiye çıkarken elinde asâsı ayakta duruyordu ki ben, "Efendim! Sizin Yahudi-Hıristiyanların cennete gideceğine dair bir beyanınız oldu mu?" diye sordum. Mübarek hiddetlenerek, "Bunu nereden çıkarıyorlar, olur mu öyle şey?!" dedi. Sonra cami yoluna yürüdüğümüzü de gördüm, sonrasını hatırlamıyorum."
Bunca rüya, iltifat, maddi, manevi aklamaya, sahiplenmeye rağmen hapisten yine çıkamadı. Ve hükümete döndü yüzünü! Beni buradan çıkarın, dedi. Ve söz verdi.
"Çıktıktan sonra da emniyet, yargı ve hükümet gibi kurumların aleyhine konuşup vatana, millete hizmet eden, terörle ve diğer tehlikelerle uğraşan bu kurumları yıpratacak hiçbir beyanda bulunmayacağıma dair Allah (c.c)'a söz veriyorum, sizleri de şahit tutuyorum" dedi ve çıktı. Çıktıktan sonra da gördüğü rüyaların hepsini unuttu ve başladı Gülen'e saydırmaya.
İşte böyle bir kişiliğe sahip zevat çıkıyor, binlerce insanın önüne vaaz veriyor ve insanlar onu alkışlıyor. Ahir zaman dedikleri bu olsa gerek.
Bu zevat, "paralele de" giydirdikçe giydiriyordu. Hatırlayın! "Dansöz seyretsen günahkar olursun, STV'yi seyredersen gavur olursun" (2011) demişti.
Bu sözlerinin ardından 2 yıl geçti, geçmedi baktık ki! bu hoca dene zevat, STV ekranlarında. Çıkmış, kendisini seyrettiriyor. Dershanelerin kapatılmasına karşı çıkıyor ve diyor ki; "Bir hizmet varsa onun genişletilmesinde fayda var. Durdurulmasında fayda yok." (2013)
Bu iki yılda (2011-2013) ne oldu derseniz!
Bu zevat, bir çete operasyonu kapsamında yabancı uyruklu kadınlarla fuhuş yaptığı ve fuhuşa aracılık ettiği, iddialarıyla tutuklandı. "Türkiye'de kadın kaynarken, yurtdışından kadın getirme iddiası inandırıcı değil" diyerek, ülkemizdeki bayanlara da laf attı. Hakimde onu içeri attı.
İçeri girer, girmez dinler arası diyalog karşıtı vaaz ve yazılarından ötürü cemaatin hedefi haline geldiğini, kendisine kumpas kurulduğunu ve hapse, onlar (cemaat) tarafından attırıldığını iddia etti.
Artık hapiste hangi zuhuratı gördüyse (!) dansöz izlemekten vazgeçip, STV'yi izlediğini açıkladı. "Haberleri oradan izliyorum. Mahkemeleri, ÖYM'leri en fazla onlar veriyor." Dedi.
Hapishane günleri zor geçiyor olacak ki, malum şahıs rüyalanmaya da başladı. Zamanın başbakanı Erdoğan ve AKP hükümetinin düşman, hain, terör örgütü lideri ilan ettiği F. Gülen'i bir gece rüyasında gördü. Sonra bir kez daha gördü.
Bu zevan rğyasını da anlattı; "Kendisini cezaevine girdiğimden beri iki kere rüyamda gördüm. İkisinde de sakalı bir tutam, şalvarlı, cübbeli ve sarıklı idi. Bir defa üzerinde koyu kavuniçi bir cübbe vardı, hatırladığım o ki, benimle ilgileniyor ve dua ediyordu."
Evet, bazı rüyaların karşılığı hemen alınır ya! Öyle de oldu. Gülen taa Amerika'dan, tespih, koku ve iki imzalı kitap gönderdi bu zevata.
Tabi yanında da mektup. Ne övgüler, ne cümleler! Hz. Yusuf'a benzetmiş Gülen, bu zevatı. Gülen mektubunda, cemaatinin zaten Cübbeliye isnat edilen suçlara inanmadığı da dile getirmiş.
Zevat bu mektubu okuyunca çok duygulanmış ve mutluluğunu bir yazı yazarak anlatmıştı. Ama bu duygu seli ve rüyalanmalar Cübbeli zevatını hapisten çıkarmaya yetmedi.
Zevat tekrar rüyaya yattı. Bu sefer rüyada Gülen'in Hocası, Said Nursi vardı. Yahudi ve Hıristiyanlarında cennete gideceğini, iddia eden, Papa'ya, ülkemizden yazılan ilk mektubun sahibi olan, milli mücadeleden kaçmak bir tarafa, aleyhine fetvalar veren, Milli Mücadele karşıtı, İngiliz destekli derneklerin kuruluş ve yönetimlerinde yer alan şahıs var ya! İşte onu rüyada gördü.
"Kendisi bir tutam sakallı, cübbeli, şalvarlı ve sarıklı idi, günlerden cuma imiş, ben kendisiyle bulunduğumuz evden çıkıp, cumaya gidecekmişiz? (gitmişler!)
"Tam camiye çıkarken elinde asâsı ayakta duruyordu ki ben, "Efendim! Sizin Yahudi-Hıristiyanların cennete gideceğine dair bir beyanınız oldu mu?" diye sordum. Mübarek hiddetlenerek, "Bunu nereden çıkarıyorlar, olur mu öyle şey?!" dedi. Sonra cami yoluna yürüdüğümüzü de gördüm, sonrasını hatırlamıyorum."
Bunca rüya, iltifat, maddi, manevi aklamaya, sahiplenmeye rağmen hapisten yine çıkamadı. Ve hükümete döndü yüzünü! Beni buradan çıkarın, dedi. Ve söz verdi.
"Çıktıktan sonra da emniyet, yargı ve hükümet gibi kurumların aleyhine konuşup vatana, millete hizmet eden, terörle ve diğer tehlikelerle uğraşan bu kurumları yıpratacak hiçbir beyanda bulunmayacağıma dair Allah (c.c)'a söz veriyorum, sizleri de şahit tutuyorum" dedi ve çıktı. Çıktıktan sonra da gördüğü rüyaların hepsini unuttu ve başladı Gülen'e saydırmaya.
İşte böyle bir kişiliğe sahip zevat çıkıyor, binlerce insanın önüne vaaz veriyor ve insanlar onu alkışlıyor. Ahir zaman dedikleri bu olsa gerek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- AKP iktidarı da kaybettiğinin farkında / 08.05.2025
- İç cephe ve terörsüz Türkiye aldatmacası / 06.05.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- AKP iktidarı da kaybettiğinin farkında / 08.05.2025
- İç cephe ve terörsüz Türkiye aldatmacası / 06.05.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025