Tarih 2011* Bu ülkede hala sınıflarda 50-60 çocuk ders yapıyor mu? Yapıyor. Okul sayısı az mı? Az. Öğretmen sayısı yeterli mi? Yetersiz. Kadro bekleyen 300 bin öğretmen var mı? Var.* Bu ülkede hastanelerde hala uzun kuyruklar var mı? Var. Ameliyat için aylar sonrasına gün veriliyor mu? Veriliyor.* Bu ülkede hala yolu olmayan köyler var mı? Var. Hala suyu, elektriği olmayan yerleşim yerleri var mı? Var.* Bu ülkede otoyollarda yapım hatalarından ötürü binlerce kaza meydana geliyor, binlerce can gidiyor mu? Gidiyor.* Trenlerimizde hala 1960'ın vagonlarını kullanıyor muyuz? Kullanıyoruz.* Uçakla memleketine gitmek için kaç mesaini ayırman gerek? Asgari ücretliysen 10 gün. Peki, bu uçağa binebiliyor musun? Hayır.
Daha ne olmayan şeyler var Tayyip Bey'in afişlerinde; Hayali kurdele kesmeler, hayali projeler, hayali ekonomik istikrar vs. Anlatıyorlar, yetmiyor. Onlarca metrekarelik afişlerle şehirleri baştan aşağı kuşatıp, milletin gözünün içine sokuyorlar. Yetmiyor, yandaş kalemleri, aydınları(!), televizyonları, gazeteleri günlerce dizi film gibi millete anlatıp duruyorlar bu sanal filmi. Hani bizde bir söz vardır; Mahallenin başında bir yalan söylersin, mahallenin sonuna inince kendinde inanırsın. Aynen o hesap. Bu filme iyide bir slogan yapıştırdın mı, 'hayaldi gerçek oldu' diye, artık kendini Amerika'yı bulan adam sanırsın. Ama o Amerika hep vardı.Şimdi bir baba düşünün. Evlenmiş, çoluk çocuğa karışmış. Ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışıyor. Bu adam her eve geldiğinde hanımına; Bak, ben eve ekmek getiriyorum, kadrimi bil. Çocuklarına, bakın sizi okutuyorum, harçlık veriyorum, besliyorum, ihtiyaçlarınız için çalışıyorum. Kadrimi bilin, deme hakkına sahip midir? Hayır. Eğer sen baba isen bunları yapmak zaten senin görevin. Eğer sen babalık görevlerini yapmışsan zaten kadrin bilinir. Sevgide, saygıda, hürmette zirve yaparsın.Şimdi birde AKP ve Tayyip Bey'i düşünün. Milletin ihtiyaçlarını karşılamak, devletin işleyişini, zamanın imkanlarını kullanarak yine millete hizmet için, birlik beraberlik için, iç ve dış düşmanlara karşı dik bir duruş göstermek için göreve talibim, dedin. Seçime girdin. Kazandın. Daha önceki hükümetler zaafiyetler yaşadıkları için millet sana teveccüh ettiler. Şimdi sen kalkmışsın şunu yaptım, bunu yaptım, diyorsun. Yapacaksın tabi. Görevin bu. Eğer bir insan yaptığı işten eminse, dili değil yaptığı iş konuşur, kendini gösterir. Ama işinde zafiyet gösteren insanlar kendini kabullendirebilmek için anlatıp dururlar. Sonra bir bakarsın ki, hepsi kağıttanmış.Şimdi birde hayal ve gerçeklerin bir kaçına bakalım;* Bu ülkede 1711 adet Kur'an Kursu'nun kapanması hayaldi gerçek oldu.* Bu ülkede 40 bin kilise ev açılması hayaldi gerçek oldu.* Bir Müslümanın papazlarla iftar açması hayaldi gerçek oldu.* Bu ülkede 'gay' ve 'lezbiyen' festivali gerçekleştirilmesi hayaldi AKP ile gerçek oldu.* Ülkemde şanlı bayrağımın indirilmesi hayal bile edilemezken gerçek oldu.* İdama mahkum, 30 bin kişinin katilinin özel şartlarda beslenmesi, devletçe muhatap alınması hayaldi gerçek oldu.* Allah'ın ayetini cami yazı tahtasına yazan imam hakkında soruşturma açılması hayaldi gerçek oldu. ('Yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin' Maide suresi 51. ayeti idi)* Ben Müslümanım, diyen bir kişinin dört hak dinden(!) söz etmesi hayaldi gerçek oldu.* Yunan'ın bize karşı hayalleri hep vardı ama AKP ile gerçek oldu. İki adamızı işgal ettiler.
Hülasa liste çok uzun. Ama benim hayret ettiğim bu eğitim mantığı ile çocuğunun başarılı olamayacağını, olsa bile bu başarısının karşılığını göremeyeceğini bilen anne-babalar, maddi imkansızlıktan memleketine gidemeyen, tatile çıkamayan insanların, hastanelerde derdine dert katan bu milletin hala meydanlarda, önüne konan bu filmi alkışlamaları. Gerçekten ben bu işi anlamıyorum. Düşünsenize, hastasınız, eliniz, ayağınız tutmuyor. Doktora gitmişsin. Doktor sana; iyisin, iyisin, diyor. Sende inanıp, eve dönüyorsun. Ama bu hastalık lafa kanıp, tedavi ettirmezsen sonun olacak farkında değilsin. Eğer Tayyip Bey'in meydanlardaki haykırışları gerçek olsaydı, milletin tadı, tuzu olurdu. Ama ortalıkta ne tat var, ne tuz. Sadece laf!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025