Dün ülkemizin dört bir yanında milletimiz, ellerinde Türk bayraklarıyla 30 Ağustos Zafer Bayramını coşkuyla kutladı.
Birileri her zaman olduğu gibi yine milli bayramlarımızın üstünü örtmeye, Atatürk'ü unutturmaya çalışsa da artık bunda başarılı olamıyorlar.
Prof. Dr. Haydar Baş; Hoş Geldin Atatürk eseriyle, Atatürk Vatandır sempozyumlarıyla, karış karış Anadolu'yu gezerek gönüllere öylesine bir Atatürk sevgisi nakşetti ki, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanları artık istedikleri gibi at koşturamıyorlar, fitnelerini kusamıyorlar. Bu aşamadan sonra, Atatürk düşmanlığı yapanlar, kendi İngiliz ya da Yunan ajanlığını ilan etmiş oluyor, deşifre oluyor.
Diyanet, her ne kadar bugün okuttuğu hutbelerde Atatürksüz bir Çanakkale, Atatürksüz bir Kurtuluş Savaşı empoze etmeye çalışıp, kurucu liderini inkar etse de, tsunamiye dönüşen kamuoyu baskısına dayanamayarak eninde sonunda Atatürk'ü ifade etmeye mecbur kalacaktır.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Basın Sözcüsü Tarihçi Emre Polat'ın sosyal medya hesabında ifade ettiği gibi, "Bugün kurucusu Atatürk'ün adını hutbelerde anmayan Diyanet, bizzat Atatürk tarafından yazdırılan hutbeleri okuyacak. Ama o zaman koltukta bugün oturanlar olmayacak. Az kaldı, sabır…"
Atatürksüz Çanakkale, Atatürksüz Kurtuluş Savaşı asla olamazdı.
Rauf Orbay bakın bu gerçeği nasıl ifade diyor: "Atatürk olmasaydı biz asla başaramazdık, biz olmasaydık, Atatürk tek başına yine başarırdı."
Atatürk, inancıyla, azim ve kararlılığıyla Türk milletini tek bilek tek yürek yaptı ve o günün zor koşullarında, sınırlı imkanlarla zoru başardı, vatanımızın dört bir tarafında bulunan işgalcileri topraklarımızdan kovdu.
Atatürk olmasaydı; ne lider olurdu, ne strateji olurdu, ne birlik ve beraberlik olurdu, ne de maneviyat… O'nun varlığı bütün bu zafer denklemini oluşturdu.
Zaten vatan hainlerinin dönüp dönüp Atatürk'e sataşmaları, saldırmaları, O'na ve ailesine iftiralar atmaları Atatürk'ün bu merkezi konumunu ispatlamıyor mu?
Meyvesi olan ağaç taşlanır, bir ağacın meyvesi yoksa bakılıp geçilir.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın sosyal medya hesabından paylaştığı 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı oldukça anlamlıydı.
BTP lideri mesajında, "Savaşları milletler kazanır zaferi krallar kutlardı ama bu başkaydı, bu savaşı Başkomutan kazandı zaferi millete armağan etti. Ruhun şad olsun ATA'm. Tüm şehit ve gazilerimizi minnetle anıyorum."
Atatürk, tarihte eşi ve benzeri görülmemiş büyük başarılara, zaferlere imza atarken, bu başarıları hep milletine mal etmiştir. 19 Mayıs 1919; Türk milletinin bağımsızlık meşalesinin yakıldığı, Kurtuluş Mücadelesinin ilk adımının atıldığı gündür, Ata'mız bu günü Türk Gençliğine armağan etmiştir.
23 Nisan 1920; egemenliğin kayıtsız şartsız millete devredildiği, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açıldığı gündür, Ata'mız bu günü çocuklarımıza emanet etmiştir.
Ve 30 Ağustos Zafer Bayramı… Bakın bu konuda Ata'mız ne söylüyor:
"Bu eser, Türk milletinin hürriyet ve istiklal düşüncesinin ölümsüz bir abidesidir. Bu eseri yaratan bir milletin evladı, bir ordunun başkomutanı olduğumdan mutluluk ve bahtiyarlığım sonsuzdur." İşte gerçek tevazu budur.
Bir de bugün Türkiye'yi yönetenlerin haline bakın! Yapılan bütün yanlışların sorumluluğunu asla taşımazlar, hep başkalarının sırtına yıkarlar ama başarı gibi görünen bir şey varsa da hemen onu kendilerine mal edip, havalarını atarlar.
Yaptıkları da, karakterleri de Ata'mızın tam tersi… Ama şu bir gerçek ki, Ata'mızın gerçekten izini takip eden, O'nun gibi karakteri bağımsızlık olan liderler de içimizde mevcut. Milletimiz bu gerçek liderleriyle buluşabildiği gün, 10 Kasım 1938'de saat 9'u 5 geçe verilen reklam arası biter Türkiye ve Türk milleti Atatürk'ün bıraktığı yerden emin adımlarla yükselmeye, yücelmeye devam eder.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın şu tarihi tespitleriyle yazımızı bitirelim:
"Bu vatan bizimdir bizim kalacaktır diye yola çıkan Bağımsız Türkiye kadrosu bu milli günleri anmaktan asla geri durmayacaktır."
"Adam çıkıyor, 'Keşke Yunan galip gelseydi' diyor. Niye öyle diyor biliyor musunuz? Yunan orduları Eylül ayında İzmir'de denize dökülüyor ve 14 yıl içinde 7 tane darbe oluyor. Savaşı kaybeden komutanların hepsini kurşuna diziyorlar. Kurşuna dizilenlerin torunları, 'Keşke dedelerimiz galip gelseydi' diyor. Bunu unutmayacağız."
"Türk milleti ne zaman ki Ehl-i Beyt'in nefesinden uzaklaşmış her zaman kaybetmiş, Türk milleti ne zaman ki Ehl-i Beyt'e sarılmış her zaman muzaffer bir millet olmuş. İşte Gazi Mustafa Kemal Atatürk o muzafferiyetini dedelerine borçlu. Nereye borçlu? İmam Rıza'ya borçlu, İmam Ali'ye borçlu, Ehl-i Beyt'e borçlu. Bugün bu zaferi kutlamak, yaşatmak istiyor muyuz, yeni savaşlarımızdan zaferle ayrılmak istiyor muyuz Türk milleti olarak, o zaman bileceğiz ki Ehl-i Beyt'e aynen Atatürk gibi sarılıp meydan dedesi olmaya çalışacağız."
"Şimdi öyle bir durumdayız ki, zaferleri yarıştırır olduk. Halbuki Ağustos bizim zafer ayımız, her gün bir zafer var. Eğer bizim son zaferimiz olmasaydı önceki hiçbir zaferimizi kutlayamayacaktık. O yüzden sahip olduğumuz her şeyi, bu vatanı, toprağı, milleti, bayrağı, askeri, devleti, çiftçiyi, işçiyi hepsini Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e borçluyuz. Bunu kıskananlar, çekemeyenler emin olun İngiliz uşağıdır, Yunanın askeridir başka hiçbir şey olamaz."
"Şimdi biz vatanperverliğimizi ortaya koyuyoruz, bayramlarımızı kutluyoruz ve 'Mustafa Kemal Atatürk'ü unutmayacağız' diyoruz ama bize Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü tanıtan, anlatan Haydar hocayı da hiçbir zaman unutmayacağız. Türk milleti şunu bilsin, biz vatanı sevmeyi Haydar hocadan öğrendik. Hiç endişe etmesinler bu devleti yönetmeyi de ondan öğrendik."
"Önümüzde çetin süreçler olabilir, zor süreçler geçirebiliriz, istediğimiz her şeye sahip olamayabiliriz ama inanın ve emin olun; 'Bizim dönemimiz başladı' diyen Haydar hocanın vasiyeti ışığında biz bu ülkeyi de yöneteceğiz ve bu bayramları da layıkıyla kutlamaya devam edeceğiz."
"Benim farkım, ben Türkiye'nin her türlü sorununa çözüm üretirim."
"Lider olmazsa hiçbir şey yapamazsın. Dünyanın en akıllı, marifetli adamı ol arkanda teşkilatın önünde liderin yoksa hiçbir şey yapamazsın. Allah'a hamdolsun, bu kadronun ebedi, ezeli lideri de vardır, bugün de lideri vardır."
"Tüm dünya şunu bilsin Bağımsız Türkiye Partisi olduğu sürece bu vatan için canını verecek birileri her zaman olacaktır. Allah bizlere bir daha bu zaferleri tekrarlamayı değil her sene bu zaferleri kutlamayı nasip etsin."
- İsrail ateşkese uyacak mı, uysa bile Gazze Gazzelilere yar olacak mı? / 10.10.2025
- SDG ile Şara yönetiminin ‘entegrasyon’ tiyatrosu / 09.10.2025
- Gelir adaletsizliği zirvedeyken terörsüz Türkiye mümkün mü? / 08.10.2025
- Trump'ın planı: Gazze'de gölge İsrail kabinesi / 07.10.2025
- Enflasyonun sebebi ‘doğa’ değil, sizin politikalarınız / 04.10.2025
- Milleti aç bırakan "dezenflasyon" süreci / 02.10.2025
- Trump’ın planı barış planıysa, tehdit niye? / 01.10.2025
- Netanyahu yeni Trump planını gerçekten kabul etti mi? / 30.09.2025
- ABD, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasını neden istiyor? / 27.09.2025