Her türlü engellemelere ve kısıtlamalara rağmen Cumhuriyetimizin 100. yılı tüm yurt genelinde muhteşem bir şekilde kutlandı.
Bu da gösteriyor ki, Türk milleti Cumhuriyet'e ve Atatürk'e karşı tarifsiz bir sevgi besliyor.
Hiçbir şey, bu milletin gönlündeki Cumhuriyet ve Atatürk sevgisini söküp atamıyor.
Bu muhteşem bir şeydir.
Demek ki, Cumhuriyet değerleri Türk milleti tarafından çok derin bir samimiyetle içselleştirilmiş ve benimsenmiştir.
Türk milletini ne Ata'sından, ne de Cumhuriyet'ten koparabilmek asla mümkün olamıyor ve olamayacak.
İnsanların sel olup aktığı Cumhuriyet kutlamalarından birisi de, Bağımsız Türkiye Partisi tarafından, İstanbul Bostancı Gösteri Merkezi'nde gerçekleştirilen olağanüstü güzellikte bir etkinlik oldu.
Siyasi partiler içerisinde, böylesine kapsamlı ve çok içten bir Cumhuriyet kutlaması yapana şu ana kadar hiç denk gelmedim.
3 saat civarı süren programda, buram buram Cumhuriyet ve Atatürk konusu işlendi.
Programda Azerbaycanlı bir gurup sanatçı tarafından seslendirilen şarkılar, iki milletin aslında tek bir kökten geldiğini ispatlar nitelikteydi ve olağanüstü bir atmosfer oluşturdu.
Okunan şiirleri hiç kimse bu kadar güzel seslendirmemişti sanki.
Avrupa şampiyonu bir folklor ekibi tarafından sergilenen farklı illere ait gösterilerde ise salondaki coşku adeta tavan yapmıştı.
Programı her açıdan önemli ve anlamlı kılan kapanış konuşmasını BTP lideri Hüseyin Baş yaptı.
Hüseyin Baş'ın Cumhuriyet'in 100. yılına ilişkin yaptığı manifesto niteliğindeki konuşması, salonda sık sık yapılan alkışlarla kesildi.
Çok geniş kapsamlı bir değerlendirmenin olduğu kapanış konuşması bence tarihe not düşülecek önemdeydi.
Atatürk'ün Cumhuriyet'i hangi zorluklarla kurduğunu anlatan Hüseyin Baş şunları söyledi:
"Rauf Orbay'ın sözü ile anlatmak gerekirse, Orbay diyor ki, Atatürk olmasaydı biz bu işi asla başaramazdık. Ancak biz olmasak da Atatürk yine bu işi başarırdı.
Bu da demek oluyor ki, Atatürk bu konuda gerçekten de seçilmiş bir insan. Bugün Türk milletinin sahip olduğu her türlü hak ve özgürlükler Atatürk sayesindedir.
İngilizlerin Cumhuriyet kurulmadan önce inşa etmek istedikleri sistemin adı, meşruti monarşidir. Bu sistemde, hükümdarın yetkilerinin anayasa ve halkoyuyla seçilen meclis tarafından kısıtlandığı yönetim biçimi vardır ancak, halkın seçim yapmasının esasta hiçbir önem ve anlamı yoktur.
Esasen işin aslı şudur. Osmanlı Türk için, 'Etrak-ı bi İdrak' sözünü kullanırdı. Yani adam olmayan ve adamdan bile sayılmayan bir millet.
Oysa Atatürk'ün bu millete kazandırdığı nedir diye baktığımızda, "Ne mutlu Türküm diyene" sözü ve gerçeği ile karşılaşırız. Demek ki Türkler, sadece Atatürk sayesinde saygın bir millet olabilmiştir.
O bakımdan bu milletin gönlünden Cumhuriyet ve Atatürk'ü söküp atamadıkları için, şimdi planlı bir şekilde güya bu değerlere sahip çıkılıyormuş görüntüsü verilmektedir.
Oysa bu iktidarın muhalefete düştüğünde tam tersini yapacağından hiç kuşkunuz olmasın" dedi.
Hüseyin Baş daha neler neler dedi ama buraya sığdırmam mümkün değil.
Bize muhteşem bir 100. yıl kutlaması yaşattığı için Hüseyin Baş Bey'e sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Cumhuriyet kıyamete kadar kesintisiz olarak yaşayacak ve yaşatılacaktır.
- Özgür Özel’in yapması gerekenler! / 14.05.2025
- Ümmetçilik değil, Muaviye’cilik! / 13.05.2025
- Kötü gidişin sorumlusu millettir! / 12.05.2025
- Türkiye ittifakı kurulsun / 05.05.2025
- Kıbrıs Türkiye’ye katılmalıdır / 04.05.2025
- Şehitlere sor süreci / 30.04.2025
- Kapitalist sistem seni de yutar Mehmet Şimşek / 28.04.2025
- İstanbul’un nüfusu beka sorunu olmuştur! / 27.04.2025
- Türk olduğumuzu hatırlayalım! / 24.04.2025