logo
24 TEMMUZ 2025

ABD bir çekilip iki yerleşiyor

06.11.2019 00:00:00

ABD Başkanı Trump, Amerikan askerlerinin önce Suriye'den çekileceğini açıklamış, ardından da kendilerinin kontrol ettiği petrol bölgelerini korumak için bir kısım askerinin kalacağını açıklamıştı.

Hatta Suriye'ye ait olan petrol için açık açık "bu petrol bizim için önemli" demişti.

Elbette ki en tepe isimden yapılan böylesine açık bir itiraf, ABD'nin emperyal politikalarını gözler önüne seriyor, Ortadoğu'da bulunmasının asıl nedeninin iddia ettikleri gibi "terörle mücadele" olmadığını ispatlıyor.

Son gelişmeler ABD'nin sadece petrol bölgeleriyle ilgilenmediğini gösteriyor. Çekildiği yerlere yeniden yerleşiyor, hatta yeni askeri üsler de planlıyor.

Bölgedeki en büyük üssü Ayn el Arap'ta yani Kobani'deydi. Burayı kullanılmaz hale getirip, boşaltmıştı. Kuzey Irak'a taşıdığı silah, zırhlı araç ve mühimmatın bir bölümünü önceki gün uzun araç konvoyu ile yine Kobani'ye geri taşıdı.

Yapılan açıklamalarda, ABD ordusunun ikisi Kamışlı'da, biri de Rakka'nın Cezre bölgesinde olmak üzere 3 adet yeni üs inşa edeceği belirtildi.

Kamışlı bölgesine kurulacak olan üssün birinin petrol bölgesi Rumeylan kasabası yakınlarında inşa edileceği bildirildi.

Gördüğünüz gibi, ABD ordusunun Suriye'den çekildiği falan yok. Çekiliyor gibi yapıp daha kapsamlı bir şekilde yerleşiyor.

ABD askerleri, Trump'ın "bizim" dediği petrol kuyularının civarında devriye geziyor. ABD'nin elinde bulunan bir petrol bölgesi, Türkiye-Suriye sınırına 6 kilometre uzaklıktaki Kahtaniye beldesinde…

ABD'nin kontrolündeki bir diğer petrol bölgesi Rumeylan, o da Irak sınırna 15-20 kilometre uzaklıkta… ABD askerleri, zırhlı araçlarla buralarda sürekli devriye geziyor. ABD, en fazla petrol rezervinin bulunduğu Deyrizor ili civarında ise askeri tahkimatları artırdı.

ABD çekilme tiyatrosuyla, Işid'in sorumluluğunu Türkiye'ye, YPG'nin sorumluluğunu ise Rusya'ya bıraktı. Kendisi ise Suriye'nin petrollerini çıkarmakla meşgul…

Cenevre'de siyasi sürecin başladığı bir atmosferde ABD'nin çıkarları için böyle bir hamle gerekiyordu, bu sebeple böyle kafa karıştıran ama maksadı belli bir hamle yaptı.

Malum, geçtiğimiz haftalarda Ankara'da gerçekleştirilen Suriye üçlü zirvesinde Türkiye, Rusya ve İran, Suriye anayasası için bir komite oluşturmuş ve listeyi onaylamışlardı.

Böylece Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde Suriye için siyasi süreç Cenevre'de yeniden başlamış oldu. Oluşturulan Anayasa Komitesi Cenevre'de çalışmalarını başladı.

Bu komiteyle alakalı ABD, İngiltere, Suudi Arabistan, Mısır, Almanya ve Ürdün dışişleri bakanları ortak yazılı bir açıklama yaptılar ve çalışmaların başlamasından memnuniyet duyduklarını belirttiler.

Anayasa Komitesi, büyük ve küçük olmak üzere iki yapıdan oluşuyor.

Büyük yapı, Komite üyelerinin tümünü kapsıyor ve rejim, muhalefet heyeti, sivil toplum temsilcileri olmak üzere üç gruptan oluşuyor. Küçük yapı, üç listeden seçilen 15'er kişiden meydana geliyor ve anayasanın yazımından sorumlu bulunuyor.

45 kişilik yazım kurulunun hazırladığı taslakları, 150 kişilik büyük yapının onaylaması, karar alınması için ise üyelerin en az yüzde 75'inin "evet" oyu gerekiyor.

Cenevre'de yürütülen bu çalışmalar bana Türkiye için yapılan Lozan görüşmelerini anımsatıyor.

Lozan'da Türk milletinin önüne çok ciddi dayatmalar konulmuştu, karıncalar bile azınlık yapılmak istenmişti ama Mustafa Kemal Atatürk'ün bağımsızlık duruşu, güçlü liderliği bütün bu kirli senaryoları bertaraf etmişti. Prof. Dr. Haydar Baş'ın Hoş Geldin Atatürk eserinde Lozan'da verilen bu eşsiz mücadeleyi görebilirsiniz.

Sahada zafer üstüne zafer kazanmış olan Türk milletini Lozan'da masabaşında tam hezimet yaşatmak istediler ama planları tutmadı. 

Çünkü Mustafa Kemal askeri bir deha olduğu kadar, siyasi bir dehaydı. Şimdi aynı baskılar, aynı kirli senaryolar sahada kazanmış olan Suriye yönetiminin önüne konulacak.

ABD'nin başını çektiği Batı'nın senaryosu açık; onlar terör gruplarının hakim olduğu bölgelerde, 2011'den bu yana elde ettikleri kazanımları korumak için merkezi yönetim yetkisine sahip bir özerk yapı isteyecekler. Ancak böyle yetkiye sahip bir özerk yönetim ABD'nin varlığına evet diyebilir; ABD, petrol kuyularının kontrolünü böyle elinde tutabilir.

Türkiye'nin bu noktada oynayacağı rol çok önemli…

Emperyalist güçlerin bu sömürü ve parçalama planına dur diyerek, yakın geçmişte Lozan'da tecrübe ettiği başarıyı komşusu Suriye'ye de yaşatarak Türkiye'nin ulusal güvenliğini de koruyacak bir adım mı atacak, yoksa tam tersi mi olacak?

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, yıllardır bölgesel sorunlar ancak bölge ülkelerinin işbirliğiyle çözülebilir demektedir.

Bizler Türkiye olarak Suriye ile ilişkilerimizi yeniden normalleştirip, Cenevre sürecinde Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumasına yardımcı olursak, kendi geleceğimizi de garati altına almış oluruz.

Unutmayalım ki, emperyalist güçlerin Suriye planı tutarsa, bir sonraki hedef Türkiye'dir. Hatta Sayın Baş'ın ifadesiyle, "Asıl hedef Türkiye'dir."

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Faiz kararı açıklandı
300 baz puanlık indirim geldi
Her gün 7 saat zorunlu kesinti
İzmir Çeşme'de su sıkıntısı
ÖTV artışı yürürlükte
Araba almak artık daha zor
Karabük'teki orman yangınları devam ediyor
40 ev yandı, 527 hane boşaltıldı
Ekonomi yazarı Nazlı Sarp evinde ölü bulundu
Birkaç gündür haber alınamıyordu
Trump'tan AB'ye düşük tarife şartı
Pazarını ABD işletmelerine açarsa...
Cumhurbaşkanı imzasıyla yeni atama ve görevden almalar
Resmi Gazete'de yayımlandı
Süveyda'dan 500 kişi daha tahliye edildi
Silahlı Dürziler tarafından alıkonulmuşlardı
Bakan Fidan'dan Rusya-Ukrayna görüşmeleri paylaşımı
"Çözüm yolunda bir tuğla daha eklendi"
CHP Genel Başkanı Özel Bakırköy'de konuştu
"Barış sürecinin teminatı biziz"
Üçlü toplantıdan sonra Rus heyeti açıklamalarda bulundu
1200 kişilik bir esir takası daha yapılacak
Yürek yakan haber
Eskişehir'deki orman yangınında 10 şehit
Malatya'dan acı haber
Askeri araç devrildi: 1 şehit, 1 asker yaralı
Komisyona karşılık İmamoğlu şartı mı?
Özgür Özel Silivri'de konuştu
Trump'ın Epstein skandalındaki rolü ne?
İlişkileri 1990'lara dayanıyor
Faiz kararı açıklandı
300 baz puanlık indirim geldi
Her gün 7 saat zorunlu kesinti
İzmir Çeşme'de su sıkıntısı
ÖTV artışı yürürlükte
Araba almak artık daha zor
Karabük'teki orman yangınları devam ediyor
40 ev yandı, 527 hane boşaltıldı
Ekonomi yazarı Nazlı Sarp evinde ölü bulundu
Birkaç gündür haber alınamıyordu
Trump'tan AB'ye düşük tarife şartı
Pazarını ABD işletmelerine açarsa...
Cumhurbaşkanı imzasıyla yeni atama ve görevden almalar
Resmi Gazete'de yayımlandı
Süveyda'dan 500 kişi daha tahliye edildi
Silahlı Dürziler tarafından alıkonulmuşlardı
Bakan Fidan'dan Rusya-Ukrayna görüşmeleri paylaşımı
"Çözüm yolunda bir tuğla daha eklendi"
CHP Genel Başkanı Özel Bakırköy'de konuştu
"Barış sürecinin teminatı biziz"
Üçlü toplantıdan sonra Rus heyeti açıklamalarda bulundu
1200 kişilik bir esir takası daha yapılacak
Yürek yakan haber
Eskişehir'deki orman yangınında 10 şehit
Malatya'dan acı haber
Askeri araç devrildi: 1 şehit, 1 asker yaralı
Komisyona karşılık İmamoğlu şartı mı?
Özgür Özel Silivri'de konuştu
Trump'ın Epstein skandalındaki rolü ne?
İlişkileri 1990'lara dayanıyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.