"Millet Ay'a giderken, biz yaya gidiyoruz" sözü aslında doğru bir temele dayanmaktadır.
Zira Ay'a bugüne kadar hiç kimse gidememiştir.
Bilindiği üzere dünyanın yalan makinesi ABD'dir.
Söyledikleri tek doğru şey, hava durumu raporlarıdır.
İşte bu yalan kültürünün bir ürünü olan NASA'da, 53 yıl önce Ay'a insanlı uçuş yaptığını söyleyebilmiş ve ne ilginçtir ki herkesi de buna inandırmıştı.
İşin bir başka trajikomik yanı ise, bu yolculukta çekim yaptıklarını iddia ettikleri film ve görüntü kayıtları kayıplara karışmıştır.
Çok ayrıntılı bir şekilde incelendiğinde, insanlı olduğu iddia edilen yolculuğun gerçek değil bir kurgu olduğu açıktır.
ABD'nin 53 yıl önce 20 Temmuz'da yaptığı bu yolculuğun bugünkü teknoloji ve gelişmiş uzay araçları ile yapılması bile hala imkânsızken, Ay'a ilk biz çıktık demeleri gülünçtür.
Ama öylesine büyük yalan uydurulmuş ki, Amerikalılar en başta buna inanmışlar.
Daha önce de yüzlerce kez denemeler yapılmıştır.
Bu denemelerin hepsi başarısız olmuştu.
Tüm denemelerde, onlarca astronot hayatını yitirmişti.
Ay'a iniş için düşünülen modül gönderilmeden önce, Ay'a çok yakın iken çekilmiş gerçek resimler vardır.
Zaten İnsanlı Ay Yolculuğu simülasyonunda bunlar en önemli destek malzemesi olmuştur.
Fakat bu resimlerden başka hiçbir resim ve belge, Ay üzerinde çekilmemiştir. Diğer görüntülerin kayıp gösterilmesinin asıl nedeni de budur.
Hadi 53 yıl önce çıktınız diyelim. Peki, neden bugün insanlı Ay yolculuğu yapmıyorsunuz?
İşte bu soruyu sormak ne hikmetse hiçbir aklı evvelin hatırına gelmiyor.
Sorulsa bile alınacak yanıt, "Bugün bunu yapabilecek teknoloji ve bilgiye ulaşılamadı" şeklinde olacaktır.
Bugün dahi, insan hayatı riski taşıdığı için kimse böyle bir yolculuğa cesaret edememektedir.
Ay yolculukları şimdilik sadece insansız olarak yapılmaktadır.
Nitekim Çin, Ay'ın Dünya'dan görünmeyen yüzeyine bir uzay aracı indirmeyi başarmıştır.
Ay yolculuğunun yapıldığı iddia edilen 20 Temmuz 1969 tarihinde ABD'nin Vietnam savaşı halen devam etmekteydi.
Bu savaşta 50 binden fazla ABD askeri ölmüştü.
Savaşın korkunç maliyetinin yanında bu savaşın kayıplarıyla ilgili, ABD halkını dehşetli bir psikolojik hastalık sarmıştı.
ABD hükümeti ise maliyeti çok yüksek olan Ay yolculuğu programını sürdürmeye maddi imkânsızlıklar nedeni ile çare bulamıyordu.
Dolayısıyla ABD halkına bu kaygıları giderecek büyük bir yalan propaganda lazımdı.
Önce ABD Başkanı Nixon başka çare olmadığı gerekçesi ile bu Ay simülasyonunu sanal olarak gerçekleştirilmesi talimatını verdi.
Hollywood devreye girdi ve ABD'nin askeri yasak sahası olan bölgede çekimler yapıldı.
Çekimde astronot Neil Armstrong, Ay'a ilk defa ayak bastığı sırada bir anda stüdyodaki tavandan kopan büyük bir metal cisim Armstrong'un sol koluna çarpmış ve herkes yardımına koşmuştu.
Yalan uydurmak ABD'nin en çok maharetli olduğu sahaydı.
Mesela Rusya ile silah yarışında büyük çaba harcayan ABD'nin, dünya kamuoyu önünde uzay konusunda da Rusya'dan önde olduğunun bilinmesi gerekiyordu.
Zira Ruslar tarafından başarılabilecek bir ilk iniş, Amerika'nın savunma teknolojisindeki üstünlüğüne büyük bir darbe vurabilirdi.
Yani ABD bu uyduruk yalanla, birkaç kuş vurmuş olacak ve kamuoyu baskısından kurtulacaktı.
Sonuç olarak ABD'nin bu büyük yalanı bu şekilde ispatlanıyordu.
Aslında Ay'a insanlı olarak hiç gidilmemişti. Tüm görüntüler Hollywood stüdyolarında sanal gerçeklik üreten cihazlarla çekilmişti.
Başkan Nixon ve ABD'li yöneticiler, böyle akıl almaz bir sahtekârlığa imza atmıştı.
Demem o ki, ABD'nin sadece hava tahmini raporlarına güvenilebilir.
Gerisi tümden yalan.
- Yalan üreteceğinize motor üretin! / 03.10.2025
- ‘Amerika’ adı Türklere aittir / 30.09.2025
- Dünyaya gelmiş en büyük lider: Mustafa Kemal ATATÜRK / 29.09.2025
- Devlet gibi davranın, bu işi çözün! / 26.09.2025
- Bence Bahçeli erken seçim kararı alacak / 25.09.2025
- Ver madeni al koltuğu / 24.09.2025
- Atatürk’e dönülmezse, Türkiye işgal edilir! / 23.09.2025
- Savaştan daha büyük tehlike kapımızda! / 22.09.2025
- ‘Türk’ adını Allah koymuştur / 17.09.2025