logo
13 MAYIS 2025

ABD'nin makyajsız siyaseti

07.08.2018 00:00:00
Fransa'nın eski cumhurbaşkanlarından Sarkozy'nin meşhur bir sözü vardı, "Ben Türkiye'nin AB'de olmasını istemiyorum derken, gerçekten istemediğimi kastediyorum; diğerleri ise Türkiye'yi AB'de istiyoruz derken 'istemiyoruz'u kastediyorlar" diye?
Esasen Sarkozy bizlere Batı'nın makyajlı yüzüne aldanmamamız gerektiğini açıkça anlatmış oluyordu, bu sözlerle?
Ama elbette ki, yıllardır Sarkozy gibi gerçeği bütün çıplaklığıyla söyleyenlere değil de, Türkiye'ye karşı makyajlı siyaset uygulayan müttefik görünümlülere kulak vermeyi tercih ettik.
ABD ile ilişkileri de bu açıdan değerlendirmek gerekiyor.
Bugün Türkiye'ye yönelik yaptırımlar açıkladığı için ABD'nin makyajsız halini görüyoruz ve doğal olarak tepki gösteriyoruz. Ama ABD makyajlı siyaset yaparken de Türkiye hakkındaki niyeti, duruşu, hedefi, arka planı hiçbir zaman farklı değildi ki?
Türkiye'nin tapusu olan Lozan'a imza atmayıp, sınırlarımızı tanımayan ABD?
Türkiye'yi, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında parçalanması ve işgal edilmesi gereken 22 İslam ülkesinden birisi ve en önemlisi olarak gören, BOP haritalarıyla bunu en resmi ortamlarda dahi açıkça deklare eden ABD?
Süleymaniye'de 11 askerimizin başına çuval geçirerek, Türkiye'yi hem dünyada rezil eden, hem de teröristlerin önünde bunu yaparak PKK terörüne cesaret veren ABD?
Garantörlük hakkını kullanarak 1974'te Barış Harekâtı'yla Kıbrıs'a barışı ve huzuru getiren Türkiye'ye tavır alan, ambargo uygulayan ABD?
Müttefiklik görüntüsüyle bugüne kadar Türkiye'ye her türlü ekonomik, siyasi, askeri, hukuki baskıyı uygulayan ABD?
Türkiye'yi yıllardır tehdit eden PKK terörüne ta işin başından bu yana hem finansal, hem askeri hem de siyasi destek veren, bugün de onlara Suriye'nin kuzeyinde bir coğrafya açan, 5 bin tır ve 2 bin kargo uçağı ile ağır silah hibe eden ABD?
15 Temmuz darbe girişimine, gerek papaz Brunson olayında, gerek Trump'ın başkanlık yarışında "15 Temmuz darbe girişimini CIA, 13 üst düzey personelle destekledi" tweetiyle, gerekse 80 koli evrağa rağmen FETO'yu teslim edilmemesiyle görüldüğü gibi açıkça destek veren ABD? 
Daha onlarca, yüzlerce madde sıralayabiliriz.
Bu ABD makyaj yapsa ne olur, makyaj yapmasa ne olur, neticede sürekli olarak topun ucuna koyduğu ülke Türkiye? Tutturdu "papaz Brunson" diye, peki, Türkiye'nin bir devlet bankası olan Halkbank'ın Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'yı ne yapacağız? Hala suçsuz bir vaziyette ABD'de tutuklu?
Şimdi de Brunson bahanesiyle Adalet Bakanı Gül ve İçişleri Bakanı Soylu'ya yaptırım açıklıyor. 35 yıl mahkumiyetle yargılanan din adamı kisveli bir casusu, devletin bakanlarıyla bir tutuyor.
Dahası var, aynı ABD, kısa bir süre önce, Senatosu'nda Türkiye'nin uluslar arası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayan bir tasarıyı kabul etmişti. Yine aynı Senato, Rusya'dan S-400 alan Türkiye'ye karşı F-35 savaş uçakları konusunda bir yaptırımı onayladı.
Yaptırımlar bunlarla sınırlı değil elbette?
Sırada İran'a yönelik yaptırımlar kapsamında yeni yaptırımlar var.
Malum, ABD, 2015 yılında İran ile P5+1 ülkeleri (ABD, Çin, Rusya, Fransa, İngiltere ve Almanya) arasında imzalanan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmiş, İran'a ve İran'la çalışmaya devam eden ülkelere de yaptırım uygulayacağını ilan etmişti.
Dün itibarıyla bu süreç başladı. Bu yaptırımlar elbette ki Rusya ve Çin gibi ekonomik bağımsızlığına Milli Ekonomi Modeli ile kavuşmuş olan BRICS ülkelerini etkilemeyecek, onlar İran'la ilişkilere aynen devam edecekler.
Bunu gayet iyi bilen ABD, Rusya'ya cazip teklifler sunmayı da ihmal etmiyor. Örneğin, "İran'dan petrol alan ülkeler bundan böyle bu açığını Rusya'dan alabilir" tarzında rüşvetler sunuyor. Ama ABD'nin buradaki niyetinin BOP'un İran ayağını gerçekleştirmek yani Ortadoğu'da bir işgal adımı daha atmak olduğunu bilen Rusya, kendisini de tehdit eden böyle bir adıma asla yanaşmayacağı kanaatindeyim. Yanaşırsa kendi ayağına kurşun sıkar.
Bu İran yaptırımları da en çok Türkiye'yi vuracak. Çünkü Türkiye ithal ettiği petrolün yarısını İran'dan gerçekleştiriyor.
Yakında ticaret savaşları sebebiyle Çin'le ilişkilere de yaptırım gelirse hiç şaşırmayın.
Dikkat ederseniz, ABD ile ilişkiler hiçbir zaman Türkiye'nin menfaatine olmadı. Böyle bir atmosferde hala ABD'nin dolarına bağlı kalmak da pek doğru olmasa gerek? Zira borç alan emir alır. Elinde tuttuğu keserle sürekli müttefiklerine vuran, hep müttefiklerini yontan bir ABD'ye hiçbir konuda bağımlı olmamak gerek? Böyle bir dönemde ABD'ye düşman olmak, dost ve müttefik olmaktan daha kazançlı? Bağımlı kalırsak, yaptırımlar balyoz gibi olur, bağımsız olursak, tüm yaptırımlar teğet geçer, hiçbir etkisi olmaz.
BRICS ülkeleri, bizzat kendileri itiraf etmektedirler ki, ABD'ye ve Batılı ülkelere olan ekonomik ve siyasi bağımlılıktan Prof. Dr. Haydar Baş'a ait Milli Ekonomi Modeli ve Milli Para formulüyle kurtuldular. 
Onlar ABD'nin yaptırımlarına ve ticari savaş tehditlerine sadece gülüp geçiyorlar. 
O halde aklın yolu birdir, çözüm belidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Erdoğan fesih kararını değerlendirdi
'Hedefimize emin adımlarla yürüyoruz'
'Suriye konusunda Erdoğan ile çalışma yapıyoruz'
Trump: Suriye'den yaptırımları kaldırabiliriz
'Tepelerine binmeye devam edeceğiz'
'Devletin alameti farikası adalettir'
Bahçeli'den PKK açıklaması
'Çok mühim ve münhasır sonuçları olacak'
Fidan: Tarihi ve önemli bir karar
'Bu kararın samimi şekilde uygulanması...'
Amasya'da deprem
Depremin büyüklüğü 4,4
Yeni Papa Türkiye'ye gelecek mi?
'Halefim mutlaka İznik'e gitsin'
Gümrük vergileri düşürülecek
ABD ile Çin anlaştı
'Kuruluş süreci..!'
Uçum'dan fesih ve yeni anayasa mesajı
AKP Sözcüsü Ömer Çelik
'Silah bırakma kararı önemli bir adım'
Bölücü terör örgütü fesih kararını açıkladı
PKK silahları bıraktığını duyurdu
Adana'da patates hasadı başladı
Tarlada fiyatı buysa vay vatandaşın haline
İsrail yine okul ve camiyi hedef aldı
En az 16 Müslüman hayatını kaybetti
Çin Başbakan Yardımcısı, ABD ile görüşmeleri değerlendirdi
"Samimi, derin ve yapıcı"
Hamas, ABD-İsrail vatandaşı esir askeri bırakacak
ABD Başkanı Trump açıkladı
Erdoğan fesih kararını değerlendirdi
'Hedefimize emin adımlarla yürüyoruz'
'Suriye konusunda Erdoğan ile çalışma yapıyoruz'
Trump: Suriye'den yaptırımları kaldırabiliriz
'Tepelerine binmeye devam edeceğiz'
'Devletin alameti farikası adalettir'
Bahçeli'den PKK açıklaması
'Çok mühim ve münhasır sonuçları olacak'
Fidan: Tarihi ve önemli bir karar
'Bu kararın samimi şekilde uygulanması...'
Amasya'da deprem
Depremin büyüklüğü 4,4
Yeni Papa Türkiye'ye gelecek mi?
'Halefim mutlaka İznik'e gitsin'
Gümrük vergileri düşürülecek
ABD ile Çin anlaştı
'Kuruluş süreci..!'
Uçum'dan fesih ve yeni anayasa mesajı
AKP Sözcüsü Ömer Çelik
'Silah bırakma kararı önemli bir adım'
Bölücü terör örgütü fesih kararını açıkladı
PKK silahları bıraktığını duyurdu
Adana'da patates hasadı başladı
Tarlada fiyatı buysa vay vatandaşın haline
İsrail yine okul ve camiyi hedef aldı
En az 16 Müslüman hayatını kaybetti
Çin Başbakan Yardımcısı, ABD ile görüşmeleri değerlendirdi
"Samimi, derin ve yapıcı"
Hamas, ABD-İsrail vatandaşı esir askeri bırakacak
ABD Başkanı Trump açıkladı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.