27 Şubat Salı günü Ankara Ataköşk Otel'de çifte bayram kutladık.
Birincisi, 27 Şubat 2013 tarihinde Rusya'nın Duma'sında gerçekleşen ve 5 saat süren, sessiz bir devrimle Kapitalizmin tarihe gömüldüğü tarihi Milli Ekonomi Modeli (MEM) toplantısının 5'inci yıldönümüydü.
Neden bayram olmasın ki, Müslüman bir Türk, Prof. Dr. Haydar Baş, ekonomiyi yeniden, tepeden tırnağa değiştirerek, dosdoğru olarak yazmıştı, çözülemez denilen bütün problemleri, paradoksları çözmüştü ve bu tez, bu model Rusya'nın Duması'nda ayakta alkışlanıyordu, tümüyle kanunlaştırılarak uygulanma kararı alınıyordu.
Neden bayram olmasın ki, Rusya tarihinde Duma'da konuşan Çin Devlet Başkanı'ndan sonra ikinci lider, ilk ve tek Müslüman Türk lider Prof. Dr. Haydar Baş'tı? Üstelik Çin Devlet Başkanı sadece 5 dakika selamlama konuşması yaparken, Prof. Dr. Baş'a ve Modeline tam 5 saat zaman ayrılmıştı, ayakta alkışlanmıştı, Rus liderler "Ne mutlu Türküm diyene" demişlerdi.
Tarihçi Emre Polat'ın da imza töreni programında önemle ifade ettiği gibi, 19 Mayıs 1919'da Atatürk'ün Samsun'a ayak basması ne ise, Prof. Dr. Baş'ın 27 Şubat 2013'te Duma'daki konuşması aynı anlamdaydı, aynı önemdeydi.
Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu'nun ifade ettiği gibi, yakın bir gelecekte 27 Şubatlar, bugün nasıl 19 Mayıslar bir bayram olarak kutlanıyorsa aynen bir bayram gibi kutlanacak.
İkinci bayram ise, 2005'te ilk uluslar arası kongresini gerçekleştiren, 27 Şubat 2013'te de Duma'da tüm dünyaya pratikte uygulanmış, neticesi alınmış ve alternatifi olmayan tek çözüm adresi olarak deklare edilen, tarihte eşi ve benzeri olmayan Milli Ekonomi Modeli'nin genişletilmiş muhteşem yeni baskısının, eserin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş tarafından imzalanmasıydı?
Vatanımıza, milletimize ve tüm dünya insanlığına hayırlı ve uğurlu olsun, çifte bayramınız kutlu olsun.
İmza töreninde Prof. Dr. Haydar Baş, çocukluğundan bu yana hayatından verdiği örneklerle bir lider profili önümüze koydu. Öyle ki, her yönüyle mükemmel bir lider?
"Ben bu işi bilirim", "Ben bu işi yaparım" demek yetmez, bunlar söz ile söylendiğinde bir iddiadır, bu iddanın altının modellerle, tezlerle, projelerle, akılla, fikirle, gönülle, hayat boyunca ortaya konulan duruşla, taşınan kumaşla, yeterlilikle doldurulması lazım.
Hangi açıdan bakarsanız bakın, Prof. Dr. Baş, bütün bu özelliklere sahip tek liderdir.
Teşkilatçılığı gençlik yıllarından itibaren pratik olarak öğrendiğini anlattı Sayın Baş, örneklerle? Esasen programın onur konuklarından İçişleri eski Bakanı Mehmet Gazioğlu konuşmasında Sayın Baş'ın bu teşkilatçılık yönüne vurgu yaptı.
Teşkilatçılığın en bariz göstergesi, yetiştirilen kadrodur. Gazioğlu, katıldığı bütün BTP ve MEM programlarında Prof. Dr. Baş'ın kurmay kadrosunun çok doyurucu bilgiler verdiğini, başka partilerde ve teşkilatlarda böyle bir manzara ile hiç karşılaşmadığını anlattı? Yıllarını siyasete adamış tecrübeli bir siyaset adamı olarak?
İnsanı dışlayan ve sömüren Kapitalizmi tarihin çöplüğüne atan "insan merkezli" bir Modeli ortaya koyan liderin, Prof. Dr. Haydar Baş'ın, elbette ki insanı en iyi tanıyan bir özelliğe sahip olması gerekiyordu ve hayatının her aşaması bunun ispatıydı.
On binlerce insan yetiştirdi Sayın Baş, her biri meseleleri en iyi bilen, vatanına, bayrağına, milli ve manevi değerlerine en üst düzeyde sahip çıkan, ekonomi başta olmak üzere her konuda profesörlere taş çıkartan, bulundukları ortamlarda fitneleri bertaraf edebilen, her biri lider özelliği taşıyan örnek insanlar?
Sahip oldukları varlıkla yok hükmünde olanları çok gördük ama hiçbir şeye sahip olmadıkları halde her konuda tarih yazan, Prof. Dr. Baş ve yetiştirdiği kadrosu dışında bir lider ve kadro hiç görüyor musunuz?
Eserden müeesire yola çıkarsak, işte dünyaya mal olmuş, uygulayan ülkeyi dünyanın zirvesine taşıyan Kapitalizmi tarihe gömen Milli Ekonomi Modeli, işte Duma'dali tarihi toplantı, işte Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt tezi ve Ehl-i Beyt Külliyatı, işte Atatürk Vatandır tezi ve Hoş Geldin Atatürk eseri, İşte birlik ve beraberlik duruşu?
Ve işte her biri birbirinden değerli yetişmiş, örnek bir kadro?
Sizce de bu kadar güzelliği ortaya koyan, yoklukla tarihi başarılara imza atan bir müeesir, bir lider tarihte eşine zor rastlanan bir lider değil midir?
Lider bugüne kadar görevini fazlasıyla yaptı, ya millet olarak bizler?
Ey Türk Milleti! Neden hala derin bir uykudasın, neden ayıkmıyorsun?
Her noktaya çöreklenmiş olan düşmanlar, fitneciler, Türk Milleti'nin lideriyle buluştuğu zaman neler yapabileceğini tarihteki birçok örnekten biliyor.
Son dönemde de Atatürk'ün şahsında bir kez daha buna şahit oldu.
Eğer birileri bizi liderimizle buluştursun diye beklerseniz, çok beklersiniz; doğru olan lideri beklemek değil, her sahada güneş gibi doğan, gizli değil, aşikar olan liderle, Prof. Dr. Haydar Baş'la bir an önce bir ve beraber olmaktır.
Sarp kayalıklarda güller yetiştiren Prof. Dr. Baş, sizlerin ayıkmasıyla gül bahçesine dönecek olan bu aziz vatanda neler yetiştirmez?
Tüm dünya cennet bahçesi olur.
Eğer tarih olmak değil, tarih yazmak istiyorsanız, işte Lider, işte Model?
Birincisi, 27 Şubat 2013 tarihinde Rusya'nın Duma'sında gerçekleşen ve 5 saat süren, sessiz bir devrimle Kapitalizmin tarihe gömüldüğü tarihi Milli Ekonomi Modeli (MEM) toplantısının 5'inci yıldönümüydü.
Neden bayram olmasın ki, Müslüman bir Türk, Prof. Dr. Haydar Baş, ekonomiyi yeniden, tepeden tırnağa değiştirerek, dosdoğru olarak yazmıştı, çözülemez denilen bütün problemleri, paradoksları çözmüştü ve bu tez, bu model Rusya'nın Duması'nda ayakta alkışlanıyordu, tümüyle kanunlaştırılarak uygulanma kararı alınıyordu.
Neden bayram olmasın ki, Rusya tarihinde Duma'da konuşan Çin Devlet Başkanı'ndan sonra ikinci lider, ilk ve tek Müslüman Türk lider Prof. Dr. Haydar Baş'tı? Üstelik Çin Devlet Başkanı sadece 5 dakika selamlama konuşması yaparken, Prof. Dr. Baş'a ve Modeline tam 5 saat zaman ayrılmıştı, ayakta alkışlanmıştı, Rus liderler "Ne mutlu Türküm diyene" demişlerdi.
Tarihçi Emre Polat'ın da imza töreni programında önemle ifade ettiği gibi, 19 Mayıs 1919'da Atatürk'ün Samsun'a ayak basması ne ise, Prof. Dr. Baş'ın 27 Şubat 2013'te Duma'daki konuşması aynı anlamdaydı, aynı önemdeydi.
Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu'nun ifade ettiği gibi, yakın bir gelecekte 27 Şubatlar, bugün nasıl 19 Mayıslar bir bayram olarak kutlanıyorsa aynen bir bayram gibi kutlanacak.
İkinci bayram ise, 2005'te ilk uluslar arası kongresini gerçekleştiren, 27 Şubat 2013'te de Duma'da tüm dünyaya pratikte uygulanmış, neticesi alınmış ve alternatifi olmayan tek çözüm adresi olarak deklare edilen, tarihte eşi ve benzeri olmayan Milli Ekonomi Modeli'nin genişletilmiş muhteşem yeni baskısının, eserin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş tarafından imzalanmasıydı?
Vatanımıza, milletimize ve tüm dünya insanlığına hayırlı ve uğurlu olsun, çifte bayramınız kutlu olsun.
İmza töreninde Prof. Dr. Haydar Baş, çocukluğundan bu yana hayatından verdiği örneklerle bir lider profili önümüze koydu. Öyle ki, her yönüyle mükemmel bir lider?
"Ben bu işi bilirim", "Ben bu işi yaparım" demek yetmez, bunlar söz ile söylendiğinde bir iddiadır, bu iddanın altının modellerle, tezlerle, projelerle, akılla, fikirle, gönülle, hayat boyunca ortaya konulan duruşla, taşınan kumaşla, yeterlilikle doldurulması lazım.
Hangi açıdan bakarsanız bakın, Prof. Dr. Baş, bütün bu özelliklere sahip tek liderdir.
Teşkilatçılığı gençlik yıllarından itibaren pratik olarak öğrendiğini anlattı Sayın Baş, örneklerle? Esasen programın onur konuklarından İçişleri eski Bakanı Mehmet Gazioğlu konuşmasında Sayın Baş'ın bu teşkilatçılık yönüne vurgu yaptı.
Teşkilatçılığın en bariz göstergesi, yetiştirilen kadrodur. Gazioğlu, katıldığı bütün BTP ve MEM programlarında Prof. Dr. Baş'ın kurmay kadrosunun çok doyurucu bilgiler verdiğini, başka partilerde ve teşkilatlarda böyle bir manzara ile hiç karşılaşmadığını anlattı? Yıllarını siyasete adamış tecrübeli bir siyaset adamı olarak?
İnsanı dışlayan ve sömüren Kapitalizmi tarihin çöplüğüne atan "insan merkezli" bir Modeli ortaya koyan liderin, Prof. Dr. Haydar Baş'ın, elbette ki insanı en iyi tanıyan bir özelliğe sahip olması gerekiyordu ve hayatının her aşaması bunun ispatıydı.
On binlerce insan yetiştirdi Sayın Baş, her biri meseleleri en iyi bilen, vatanına, bayrağına, milli ve manevi değerlerine en üst düzeyde sahip çıkan, ekonomi başta olmak üzere her konuda profesörlere taş çıkartan, bulundukları ortamlarda fitneleri bertaraf edebilen, her biri lider özelliği taşıyan örnek insanlar?
Sahip oldukları varlıkla yok hükmünde olanları çok gördük ama hiçbir şeye sahip olmadıkları halde her konuda tarih yazan, Prof. Dr. Baş ve yetiştirdiği kadrosu dışında bir lider ve kadro hiç görüyor musunuz?
Eserden müeesire yola çıkarsak, işte dünyaya mal olmuş, uygulayan ülkeyi dünyanın zirvesine taşıyan Kapitalizmi tarihe gömen Milli Ekonomi Modeli, işte Duma'dali tarihi toplantı, işte Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt tezi ve Ehl-i Beyt Külliyatı, işte Atatürk Vatandır tezi ve Hoş Geldin Atatürk eseri, İşte birlik ve beraberlik duruşu?
Ve işte her biri birbirinden değerli yetişmiş, örnek bir kadro?
Sizce de bu kadar güzelliği ortaya koyan, yoklukla tarihi başarılara imza atan bir müeesir, bir lider tarihte eşine zor rastlanan bir lider değil midir?
Lider bugüne kadar görevini fazlasıyla yaptı, ya millet olarak bizler?
Ey Türk Milleti! Neden hala derin bir uykudasın, neden ayıkmıyorsun?
Her noktaya çöreklenmiş olan düşmanlar, fitneciler, Türk Milleti'nin lideriyle buluştuğu zaman neler yapabileceğini tarihteki birçok örnekten biliyor.
Son dönemde de Atatürk'ün şahsında bir kez daha buna şahit oldu.
Eğer birileri bizi liderimizle buluştursun diye beklerseniz, çok beklersiniz; doğru olan lideri beklemek değil, her sahada güneş gibi doğan, gizli değil, aşikar olan liderle, Prof. Dr. Haydar Baş'la bir an önce bir ve beraber olmaktır.
Sarp kayalıklarda güller yetiştiren Prof. Dr. Baş, sizlerin ayıkmasıyla gül bahçesine dönecek olan bu aziz vatanda neler yetiştirmez?
Tüm dünya cennet bahçesi olur.
Eğer tarih olmak değil, tarih yazmak istiyorsanız, işte Lider, işte Model?
Murat Çabas / diğer yazıları
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024