"Sordum sarı çiçeğe gül sizin neniz olur?/Çiçek eydür derviş baba gül Muhammed teridir."
Teri gül olanın aslı da güldür. Bu dünyadan O'nu (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ini biraz olsun tanıyamadan gitmek ne acıdır. Çünkü bizler ancak Onların gözüyle dünyaya bakabiliyorsak hakikati olduğu gibi algılayabiliyoruz demektir. Ve Onları biraz olsun tanıyabilmek dünyaya bakışımızı değiştirebilecek, dertleri deva kılacak, zorlukları kolay eyleyecek, "Har açıldı, gül oldu" dedirtecek bir niteliğe sahiptir. Bizler sevgili Peygamberimizi tanıdıkça ve sevdikçe Allah'tan başka hiç kimseden ve hiçbir şeyden korkmamayı, Allah'tan ve O'nun sevdiklerinden başkalarına sevgi beslememeyi öğrendik. Böyle bir duygulanıma sahip olmak ruhsal hastalıklarımıza da iyi geldi. Nasıl? Yalnız Allah'a güvenip dayanmak, yaratılanları Yaratan'dan ötürü sevmek ve merhamet etmek haline bürünüverdik sanki. Karşımıza çıkan problemleri sorun olarak değil de olgunluğa, bilgeliğe giden yolda aşılması gereken bir basamak olarak görmeye başladık. Bunlar hep sevgili peygamberimizi tanımaya çalışırken oldu. Çünkü O'nun her haline şükreden bir hali vardı. Her halde Rabbini hatırlayan ve unutmayan bir hali vardı, bizim bu hale ulaşmamız kaç yılımızı, kaç günümüzü alacak kim bilir? İnsanın Rabbini her an hatırda tutması, her halinin bir dua olması, her an huzurda hissedebilmek O'na (s.a.v.) özgü güzel hallerdendir. "Allah'tan hakkıyla ancak alimler korkar." O (s.a.v.), Allah'ı en çok bilen ve Allah'tan en çok korkan insandı. Onu tanıyabilmek için ilmimizle davranmamız, hadislerini ve Ehl-i Beyt'ini okuyup hayatlarını hayatımıza geçirmeye çalışmamız gerektiği bir hakikattir. Öte yandan "Kişi sevdiği ile beraberdir" sözü gereğince O'nu ve Ehl-i Beyt'ini sevmek bir çok sorunun çözümünün başlangıcı olacaktır. Ümmetinin dertleri ile dertlenen, sevinçleri ile sevinen sevgili Peygamberimiz her birimizden de, O'na (s.a.v.) okuduğumuz salavatlardan da haberdardır. "Gül olanın aslı güldür, Peygamberin nesli güldür/Girdim şahın bahçesine, selvi çınarı güldür gül."
Teri gül olanın aslı da güldür. Bu dünyadan O'nu (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ini biraz olsun tanıyamadan gitmek ne acıdır. Çünkü bizler ancak Onların gözüyle dünyaya bakabiliyorsak hakikati olduğu gibi algılayabiliyoruz demektir. Ve Onları biraz olsun tanıyabilmek dünyaya bakışımızı değiştirebilecek, dertleri deva kılacak, zorlukları kolay eyleyecek, "Har açıldı, gül oldu" dedirtecek bir niteliğe sahiptir. Bizler sevgili Peygamberimizi tanıdıkça ve sevdikçe Allah'tan başka hiç kimseden ve hiçbir şeyden korkmamayı, Allah'tan ve O'nun sevdiklerinden başkalarına sevgi beslememeyi öğrendik. Böyle bir duygulanıma sahip olmak ruhsal hastalıklarımıza da iyi geldi. Nasıl? Yalnız Allah'a güvenip dayanmak, yaratılanları Yaratan'dan ötürü sevmek ve merhamet etmek haline bürünüverdik sanki. Karşımıza çıkan problemleri sorun olarak değil de olgunluğa, bilgeliğe giden yolda aşılması gereken bir basamak olarak görmeye başladık. Bunlar hep sevgili peygamberimizi tanımaya çalışırken oldu. Çünkü O'nun her haline şükreden bir hali vardı. Her halde Rabbini hatırlayan ve unutmayan bir hali vardı, bizim bu hale ulaşmamız kaç yılımızı, kaç günümüzü alacak kim bilir? İnsanın Rabbini her an hatırda tutması, her halinin bir dua olması, her an huzurda hissedebilmek O'na (s.a.v.) özgü güzel hallerdendir. "Allah'tan hakkıyla ancak alimler korkar." O (s.a.v.), Allah'ı en çok bilen ve Allah'tan en çok korkan insandı. Onu tanıyabilmek için ilmimizle davranmamız, hadislerini ve Ehl-i Beyt'ini okuyup hayatlarını hayatımıza geçirmeye çalışmamız gerektiği bir hakikattir. Öte yandan "Kişi sevdiği ile beraberdir" sözü gereğince O'nu ve Ehl-i Beyt'ini sevmek bir çok sorunun çözümünün başlangıcı olacaktır. Ümmetinin dertleri ile dertlenen, sevinçleri ile sevinen sevgili Peygamberimiz her birimizden de, O'na (s.a.v.) okuduğumuz salavatlardan da haberdardır. "Gül olanın aslı güldür, Peygamberin nesli güldür/Girdim şahın bahçesine, selvi çınarı güldür gül."
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022