Bugün bu topraklarda dinimizi özgürce yaşayabiliyor, ibadetlerimizi yapabiliyorsak, namusumuz koruyabiliyorsak ve daha birçok milli ve manevi değerlerimize sahipsek elbette ki bu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk sayesindedir. Rauf Orbay'ın dediği gibi, "Atatürk olmasaydı, biz asla başaramazdık; biz olmasaydık, O tek başına başarırdı."
Durum böyle olmasına rağmen, Atatürk'ün bizzat kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığı, Cuma hutbelerinde, bilhassa Cumhuriyet Bayramı gibi özel günlerde Atatürk'ü unutmaya devam ediyor. Büyük bir minnet duyulması gereken bu büyük Şahsiyete, tarihin en büyük ayıbı, en büyük vefasızlığı ve hatta en büyük ihaneti yapılıyor.
Türk milletinin bir ferdi olarak Diyanet'i ve başkanını bu vefasızlığı sergiledikleri için şiddetle kınıyoruz. Ve Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Sözcüsü Emre Polat'ın ifade ettiği gibi, "Diyanet İşleri Bakanı'nı istifaya çağırıyoruz."
Atatürk'ün kurumunda, Atatürk'ü unutanın asla yeri olamaz.
Bu konu BTP'nin Kocaeli İl Kongresi'ne katılan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın da gündemindeydi ve konuşmasında çok önemli tespitler vardı.
BTP Lideri Baş'ın, bu gündem belirleyen tespitlerini özetle aktaralım:
"Cuma hutbesinde yine Atatürk'ten bahsedilmedi. Atatürk ile ne dertleri var biz anlamış değiliz. Şimdi bunlar Müslüman desen Atatürk bunlardan daha Müslüman, bunlar vatanperver desen Atatürk bunlardan daha vatanperver, bunlar hakka hukuka dikkat eder desen Atatürk bunlardan daha çok hakka hukuka dikkat eder."
"Bugün namusumuzu, şerefimizi haysiyetimizi, devletimizi, her şeyimizi borçlu olduğumuz ve Babamın da dediği gibi, 'Sen olmasaydın bunların hiçbiri olmayacaktı' diyeceğimiz adam Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür."
"Bizim millet olarak Atatürk'ün izinden gitmekten başka hiçbir çözümümüz, hiçbir çaremiz yoktur. Şuna emin olun, Atatürk ne yaptıysa Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet yaşatmak için yapmıştır. Attığı bütün adımlar bu Cumhuriyeti ayakta tutacak adımlardır. Biz bu adımları takip etsek bize yeter."
Bugünkü siyasete de söylüyorum; hiç Amerikalının dümen suyuna gitmemize gerek yok, hiçbir Almanın sanayisine ihtiyacımız yok. Bütün muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda. Bu bize yeter ve biz bunu başarabilecek güce sahibiz."
"Bunlar Cemevlerini ibadethane yapmayı tartışırken ben Diyanet İşleri'nin başına Alevi getirelim diyorum. Farkımız bu!"
"Biz Prof. Dr. Haydar Baş'ın Hoş Geldin Atatürk kitabını açıp okuduğumuzda Atatürk'ün yazdırdığı 52 tane hutbeyi görüyoruz. Bir yılda 52 tane Cuma var. Atatürk her Cuma namazında okunacak hutbeyi yazdırmış. Şimdi yeni Diyanet İşleri Başkanımıza, 'Senin Cuma hutbelerin Atatürk'ün yazdırdığı hutbelerin dışına çıkamaz' diyeceğiz."
"Hadi buna itiraz etsinler. Edemezler. Niye? Din değişmedi ki... Adamlar devamlı yeni bir şeyler üretiyor. Yahu bu din değişir mi? 1400 yıldır aynı kurallar var ama fetvalar başka, hutbeler başka, vaazlar başka... Buna gerek var mı? O zaman ne yapacağız? Biz iktidar olduğumuzda Diyanet İşleri'nin başına Alevi bir kardeşimizi getireceğiz ve her Cuma Atatürk ne yazdıysa onu okutacağız.
"Başka partilerden bunları görüyor musunuz diye bir soru gelebilir. Onlar niye bunları söylemiyorlar? Bilmiyorlar ki söylesinler. Ben 'zekatlarını açıklasınlar' dedim. Bir arkadaşım, 'Muhalefet yıllardır bunu hiç söylemedi' dedi. Ben de , 'muhalefetin de zekatla ilgili bir bilgisi yok ki' dedim. Şimdi 'Asgari ücreti 10 bin lira yapacağız' diyoruz gülüyorlar. Ne gülüyorsunuz, biz bunların zekatıyla asgari ücreti 10 bin lira yaparız."
Atatürk bize bağımsızlığı, özgürlüğü getirdi, biz de millet olarak Atatürk'ü hutbelere getirelim, BTP Liderinin dediği gibi, O'nun ilk Diyanet İşleri Başkanı olan Rıfat Börekçi'ye yazdırdığı hutbeleri getirelim. Prof. Dr. Haydar Baş'ın Hoş Geldin Atatürk eserinde yer verdiği bu hutbelerde neler yok ki? Bazı başlıkları sıralayalım:
Allah'a kulluk ve hamd, vatan müdafaası, iman ve amel, namazın hikmeti, Peygamber'imizin ahlakı, ticaret, öksüzleri himaye etmek, Allah'ın ve Peygamber'in hayat verecek emirleri, Ramazan ve oruç, kötü huylardan sakındırma, eksik ölçenler yanlış tartanlar, nifak ve hased, emanete riayet, içkinin kötülüğü, herkes yaptığının cezasını bulacak, Mevlid, Kadir gecesi, Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı… Toplam 52 hafta için 52 hutbe.
Bu hutbeleri herkesten önce, Atatürk'ü gizleme gayretinde olan siyasilerin ve Diyanet İşleri Başkanı'nın dinlemesi lazım. Çünkü en başta bu nasihatlere onların ihtiyacı var.
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024