Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Cumhurbaşkanlığı süresinin dolmasına daha iki yıl var ama yeni cumhurbaşkanının kim olacağına dair tartışmalar, sanki önümüzdeki ay seçim yapılacakmışçasına büyük bir hararetle yapılıyor. Geçen haftaki yazımızda da konuyla ilgili AKP içindeki potansiyel cumhurbaşkanı adaylarının alttan alta yürüttükleri kampanyalara değinmiştik. Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan adaylık potansiyeli taşıyan isimler. Tabii ki ipler Erdoğan'ın elinde; o istemezse o koltuğa ondan başka kimse oturamaz. Eski Cumhurbaşkanı Demirel, geçen hafta ortasında yaptığı açıklamayla cumhurbaşkanlığı tartışmalarına farklı bir boyut kazandırdı. Demirel, "Çankaya'ya başörtülü çıkmanın önünde engel yoktur" gibi durduk yerde ve sebepsiz bir şekilde söylenme ihtimali çok zayıf olan bir açıklama yaptı. "Medyanın bir kısmı" ve muhalefet yapamamaktan kireçlemeye yüz tutmuş anamuhalefet partisi de Demirel'in uzattığı bu ipe sarılıverdi. Demirel'in, Türk siyasetini neredeyse yarım asır "işgal etmiş" biri olarak Türkiye'nin sosyal gerçeğini ve halkın değerlerini kavramış olması gerekirken, kalkıp böyle bir açıklama yapması bir şekilde anlayabiliriz. Çünkü Demirel siyaseten hiçbir iddiası ve cazibesi kalmamış ve bu saatten sonra ancak böyle sıra dışı açıklamalarla gündeme gelebilir. Fakat anamuhalefet gömleğini giymiş partinin genel başkanı olan Baykal'ın, Çankaya tartışmalarını "başörtüsü" konusuna kilitleyip, Türk halkının manevi değerlerine saldırmasını anlamak oldukça zor. Baykal, başörtülü bir cumhurbaşkanının "devlete türban giydirmek" olduğunu, devlete türban giydirilirse de ülkede artık başı açık dolaşmanın mümkün olmayacağını öne sürüyor. Ayrıca, 2007 Nisan'ında seçim yapılmasını istiyor Baykal. Öncelikle bir muhalefet partisi olarak Nisan 2007'de seçim istemek, halka inmekten korkmak anlamına gelir. Baykal ilk olarak neden erken seçim değil de, Nisan 2007'de seçim yapılmasını istediğinin mantıklı bir izahını- eğer varsa- yapmak zorundadır. Ayrıca başörtülü bir cumhurbaşkanı korkusu yaşamak, Türk halkından korkmak, milli ve manevi değerlere sırt çevirmek, halkını tanımamak demektir. Bütün bu tartışmalar gösteriyor ki, Baykal ve partisi de, tıpkı Erdoğan ve partisi gibi son günlerini yaşıyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Dayak yedik / 27.03.2024
- Trabzon'da tatsız gece / 18.03.2024
- Final imkansız değil / 15.03.2024
- İşkence gibi maç / 12.03.2024
- Artık iyice belli oldu / 11.03.2024
- Silindir / 08.03.2024
- İyi savunma mükemmel sonuç / 08.03.2024
- Galatasaray başladı, Beşiktaş bitiremedi / 04.03.2024
- Fenerbahçe hücumunda sorun var / 03.03.2024
- Galatasaray hata yapmadı / 27.02.2024
- Trabzon'da tatsız gece / 18.03.2024
- Final imkansız değil / 15.03.2024
- İşkence gibi maç / 12.03.2024
- Artık iyice belli oldu / 11.03.2024
- Silindir / 08.03.2024
- İyi savunma mükemmel sonuç / 08.03.2024
- Galatasaray başladı, Beşiktaş bitiremedi / 04.03.2024
- Fenerbahçe hücumunda sorun var / 03.03.2024
- Galatasaray hata yapmadı / 27.02.2024