logo
11 TEMMUZ 2025

Cerrah haklı mı?

24.11.2003 00:00:00
Güne damgasını vuran olay, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın basınla ilgili açıklamalarıydı şüphesiz. Cerrah basından şöyle yakınıyor: "Basınımız, faillere uzanmaktayken, aramızda 1 saat kalmışken maalesef failleri ve uzantılarını deklare etti.

Eğer (basının) sorumsuzluğu olmasaydı, şu anda bu şehitlerimiz burada yatmıyordu, şehit vermeyecektik, 27 vatandaşımız ölmeyecekti. Ancak sorumsuz yapılan bu yayınlar, özgür basın adına, maalesef 27 vatandaşımızın şehit olmasına sebep olmuştur."

Cerrah'ın bu açıklaması neredeyse bütün medya organlarında çok şiddetli tepkilerle karşılandı. Bu açıklamalarda Cerrah'ın haklı olduğu kadar haksız olduğu taraflar da vardı. Sonuçları itibariyle haksız olduğu taraflar, haklı olduğu yönleri de gölgede bırakmıyor değil.

İlk önce Cerrah'ın haklı olduğu noktayı belirtelim.

15 Kasım saldırılarının üzerinden daha birkaç saat bile geçmeden, bazı medya organlarında saldırının failleri ve onlara yataklık edenlerin kimlikleri, resimleriyle beraber yayınlandı. Özellikle 4 kişi üzerinde ısrarla duruldu. Gazete ve televizyonlarda boy boy resimleri yayınlanan bu dört kişiden ikisi 15 Kasım saldırılarını düzenleyenlerdi. Diğer ikisi de onlara yataklık edenler olarak arananlar listesinin en başındaydı. Aradan beş gün geçti ve 20 Kasım saldırılarını düzenleyenlerin, yataklık eden o iki kişi olduğu ortaya çıktı. Hal böyle olunca Cerrah da kendi çapında haklı olarak medyaya yüklendi. Çünkü medya o isimleri ve resimleri yayınlamamış olsaydı, saldırganlar bu kadar acele etmeyecek ve belki de ikinci eylemi düzenleyemeden yakalanacaklardı. Cerrah'ın dile getirdiği "bir saat farkla elimizden kaçırdık" açıklaması da, bu bağlamda düşünülmesi gereken önemli bir ayrıntıdır.

Saldırganlar gazete ve televizyonlarda resimlerini görünce paniğe kapılıp ikinci saldırıyı belki de planladıkları günden biraz daha öne çekerek erken gerçekleştirdiler.

Bu aşamada Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi'nin şu cümlelerini anlamsız buluyorum:

"Sayın Cerrah, 'failleri ve uzantılarını tespit ettik. Ama basın onları deklare edince yakalayamadık ve ikinci terör eylemleri gerçekleşti' derken unutuyor. Dediği doğru olsa, ikinci eylemin failleri deşifre edilince yakalanmaktan korkup, eylemden vaz geçerlerdi. Dediğinin mantıkla zerre kadar ilgisi yok."

Bu tepki anlamsız. Çünkü ölümü göze alıp böyle bir eyleme girişenlerin, yakalanmaktan korkup eylemden vaz geçmeleri söz konusu olamaz. Ancak ve ancak eylemi bir an önce gerçekleştirme yönünde bir panik olabilir.

Bu bölüm Cerrah'ın haklı olduğu taraf. Medya gerçekten de, belli oranlarda 29 kişinin öldüğü ikinci saldıraların önlenebilirlik ihtimalini ortadan kaldırmıştır.

Şimdi de Cerrah'ın haksız olduğu tarafa bakalım.

Bu açıklamalar acziyetin ve kendi teşkilatına hükmedememenin bir itirafı değil midir? Cerrah'ın yakındığı, o önemli istihbarat bilgileri nasıl oluyor da, aynı gün, saldırılardan birkaç saat sonra bu medya organlarının eline bütün detaylarıyla ulaşıyor. Burada Cerrah'ın ve tüm emniyet teşkilatının "iki el arasına sıkıştırılmış kafa" pozisyonunda uzun bir süre tefekkür etmesi gerekiyor. Sadece bu olaylarda değil, neredeyse tüm önemli polisiye vakalarda, en önemli istihbari detaylar önce medyaya ulaşıyor. Hatta zaman zaman devletin en üst merciisindeki yetkiliden bile önce medya o önemli detaylardan haberdar oluyor. Bu bilgileri medyaya kim ulaştırıyor?

Devletin tepesindeki Başbakan dahi "bu bilgi akışlarını şu veya bu şekilde temin edip bunu ifşa etmek"ten bahsediyorsa, ortada çok önemli bir acziyet ve hükmedememe sorunu var demektir.

Şunu da vurgulamakta yarar var; 11 Eylül saldırılarından sonra ABD medyasının sergilediği olumlu tutum, Türk medyasındaki "perdelemecilere" her zaman için örnek olmalı. Hangi ülkenin medyası olunduğu ve zamanı geldiği vakit yayın yapılan ülkenin çıkarlarını da gözetmek gerektiği unutulmamalı. En azından ara sıra!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Alperen Polat / diğer yazıları
Tedavi altındaydı
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut öldü
İsteyen herkes başkan adayı olamazmış
Zorbalık derneklere de sıçradı
LGS sonuçları açıklandı
Tercihler 14 - 24 Temmuz arası
Srebrenitsa Soykırımının yıl dönümü
Soykırımın 7 kurbanı toprağa verilecek
Kartalkaya'da yakınlarını kaybedenler konuştu
170 gün geçti 'artık yeter'
Mısır'dan 'Avrupalı İmamlar'ın İsrail ziyaretine tepki
'Utanç verici bir manzara'
Mısır ve Çin'den 'milli paralarla ticaret' hamlesi
3 anlaşma imzalandı
ABD, Kanada'ya yüzde 35 ilave vergi uygulayacak
Trump: 1 Ağustos'ta başlıyor
Erdoğan'dan kritik atamalar
Üniversitelere rektör atadı
4 kişideki para 750 milyon kişiden fazla
İşte gelir adaletsizliğinin geldiği nokta
Mahmud Halil'den, Trump yönetimine tazminat davası
21 Haziran'da serbest bırakılmıştı
Ortalık karıştı
Otel faciası davasında gerginlik
'TRT'den yayınlayın'
Özel 'Hodri meydan' dedi
CHP avukatları istedi
Kurultayın iptali davası ertelendi
Adıyaman Belediye Başkanı da görevinden uzaklaştırıldı
Ev hapsi ve adli kontrol kararı verilmişti
Tedavi altındaydı
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut öldü
İsteyen herkes başkan adayı olamazmış
Zorbalık derneklere de sıçradı
LGS sonuçları açıklandı
Tercihler 14 - 24 Temmuz arası
Srebrenitsa Soykırımının yıl dönümü
Soykırımın 7 kurbanı toprağa verilecek
Kartalkaya'da yakınlarını kaybedenler konuştu
170 gün geçti 'artık yeter'
Mısır'dan 'Avrupalı İmamlar'ın İsrail ziyaretine tepki
'Utanç verici bir manzara'
Mısır ve Çin'den 'milli paralarla ticaret' hamlesi
3 anlaşma imzalandı
ABD, Kanada'ya yüzde 35 ilave vergi uygulayacak
Trump: 1 Ağustos'ta başlıyor
Erdoğan'dan kritik atamalar
Üniversitelere rektör atadı
4 kişideki para 750 milyon kişiden fazla
İşte gelir adaletsizliğinin geldiği nokta
Mahmud Halil'den, Trump yönetimine tazminat davası
21 Haziran'da serbest bırakılmıştı
Ortalık karıştı
Otel faciası davasında gerginlik
'TRT'den yayınlayın'
Özel 'Hodri meydan' dedi
CHP avukatları istedi
Kurultayın iptali davası ertelendi
Adıyaman Belediye Başkanı da görevinden uzaklaştırıldı
Ev hapsi ve adli kontrol kararı verilmişti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.