Gazetemizin organize ettiği "İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" programları yurdun dört bir yanında devam ediyor; büyük bir ilgiyle, geniş halk kitleleriyle takip ediliyor.Bu programlarda insanımız hayati önemde konuları öğreniyor, hep problemleri hem de bu problemlerden nasıl çıkılacağını öğreniyor.Çok detaya girmeden konu başlıklarını sıralayalım:Kendini muhafazakar olarak tanımlayan, sıkıştığında dini kendilerine kalkan yapan siyasilerimiz, biraz irdelendiğinde Kur'an'ın temel emirlerine ters hareket ettikleri gözlemlenmektedir.Siyasilerimiz Allah'ın dost olun dediklerine düşman, dost olmayın dediklerine de dost hatta onların projelerinde misyon sahibi, eşbaşkan olduklarını görüyoruz.Yıktıkları Kur'an kursları, camiler, "Ya Allah ya Bismillah" diyerek açtıkları kiliseler, inancımıza göre haram kabul edilen domuz etinin ve zinanın serbest bırakılması, 100 binlere varan kilise evlerinin açılması, Haçlı safında Müslüman'a namlu doğrultulması, Büyük İsrail Devleti Projesi olan BOP'ta eşbaşkanlık yürütmeleri, din derslerinde kelime-i tevhidin yarısını kaldırmaları, yerinde eğitim adı altında Müslüman Türk çocuklarına kilisede papazların ağzıyla eğitim verdirmeleri, hutbelerden "Allah katında tek din İslam'dır" ayetinin kaldırılması, Müslüman bir kadınla Hıristiyan erkeğin evlendirilmesi, nüfus cüzdanlarından din hanesinin kaldırılması ve daha nice uygulamalar siyasilerimizin din konusunda samimi olmadıklarını, sadece siyasetlerine alet ettiklerini, perde arkasında batının yürüttüğü gizli işgali din görüntüsü ile örttüklerini, desteklediklerini ortaya çıkarmaktadır.Siyasilerimiz bütün bu icraatları ortaya koyarken, yüzde 99 Müslüman olan Türk milletinde niye en ufak bir tepki yok. Öyle ya bu dindar görünümlü siyasiler değil de, başka bir siyasi irade, bırakın bu icraatların tamamını sadece domuz etinin serbest bırakılmasını gerçekleştirmiş olsaydı, sokaklarda, Cuma çıkışlarında eylem fırtınası yaşanırdı. Ama hiçbir tepki yok, üstelik verilen oylarla destek var. Nedir bunun sebebi?İşte bunun cevabını da bu panellerde net bir şekilde alıyorsunuz.Asırlardır, Yahudilerin ve İngilizlerin oluşturdukları "çakma" tarikat ve mezhepler vasıtasıyla İslam toplumlarına, Allah'ın muradının olduğu Ehl-i Beyt'in yaşadığı İslam değil, İngiliz'in, Ehl-i Kitap'ın dayattığı İslam empoze edilmeye çalışıldı. Bunun neticesinde Ehl-i Beyt'e ve sevenlerine düşman, ama Haçlı Batı'ya, İsrail'e hayran bir nesil yetiştirildi.Namaz insanı bütün kötülükten alıkoyması gerekirken, milyonlarca vatandaşımız namaz kılmasına rağmen oynanan oyunları göremeyen, yapılan yanlışlara pirim veren, duyarsız, basiretsiz bir Müslüman halk kitlesine dönüştürüldü.İşte panellerde bu gerçekler de belgeleriyle ortaya konuluyor.Başka? Bu bahsettiğimiz bidat çevrelerinin yıllardır Cumhuriyetimizin kurucu, Türk milletini esaretten ve işgalden kurtaran Mustafa Kemal Atatürk hakkında attıkları iftiralar?Panellerde Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ortaya çıkardığı "Atatürk seyittir" gerçeği Emre Polat'ın Osmanlı arşivlerinden çıkardığı resmi belgelerle ispatlanıyor.Bu panellerde Müslüman Türk milleti, Müslüman olmanın ötesinde Allah Resulü'nün soyundan gelen, seyyit olan Atatürk'le yeniden buluşuyor, yeniden tanışıyor.Ve Ehl-i Beyt? İslam'ı anlamanın ve yaşamanın tek yolu Ehl-i Beyt? O gemiye binen kurtulur, binmeyen ise helak olur gider.Hakkında ayet olan, en fazla mütevatir hadis olan, 220 Ehl-i Sünnet kaynağında aktarılan, İmam Gazali'ye göre hakkında en büyük, en geniş icma'nın hasıl olduğu Gadir-i Hum Hadisesi ve burada İmam Ali'nin ve evlatlarının velayetlerinin, hilafetlerinin ilanı?Bütün bunlar panellerde görsel olarak anlatılıyor; her yönüyle Ehl-i Beyt gerçeği de delilleriyle işleniyor.Ve geçtiğimiz hafta sonu panel konularına ilave edilen Milli Ekonomi Modeli? Rusya'yı dünyanın zirvesine oturtan, 150 ülkenin krizden kurtulmak için can simidi olarak sarıldığı Prof. Dr. Haydar Baş'ın dünyaca ünlü ekonomi modeli?Diğer bir ifadeyle dünyada miadı dolmamış, yürürlükte olan ve görünen o ki kıyamete kadar tüm insanlığın ekonomik, siyasi, hukuki, toplusal çıkış noktası olacak tek model?Panellerde fakirliğin, açlığın, icraların, hacizlerin, sağlıktan, eğitimden mahrum kalmanın bir kader olmadığı, bütün ekonomik ve sosyal problemlerden kurtulmanın Milli Ekonomi Modeli'nin devrim niteliğindeki çözümleriyle ancak gerçekleşeceği vurgulanıyor.Gazetemizde bu panellerin yerleri, tarihleri ilan ediliyor, mutlaka takip edelim ve eşimizle, dostumuzla, sevenlerimizle mutlaka katılalım.Bu da sizin tarihi görevinizdir.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024