Allah'ın sevdiği ve seçtiği ve de sevilmesini farz kıldığı Ehl-i Beyt'in temelleri çok sağlam atılmıştır. Kıyamete kadar tüm insanların hidayet önderi, kurtuluş kapısı olan, Hz. Peygamber'in "Nuh'un gemisi" olarak hadislerinde anlattığı bu kutlu aile Allah'ın rahmeti ve bereketiyle, Hz. Peygamber'in dua ve niyazlarıyla oluşmuştur.
Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
"Allah'ım' Bu ikisi (Ali ve Fatıma), Benim için yaratılanların arasında en sevimli kimselerdir. Öyleyse Sen de onları sev, soylarını mübarek kıl ve onlara Kendinden bir koruma bağışla (himayen altına al). Ben bunların ikisini ve evlatlarını taşlanmış şeytandan Sana sığındırırım."
Fitneleriyle bu ailenin oluşmasına mani olmak isteyenler olmuştur ama bütün bu planlar bertaraf olmuştur.
Hz. Fatıma ile Hz. Ali'nin evliliğine karar verildikten sonra, kadınlar Fatıma ez-Zehra'ya gelerek, "Baban Seni parası pulu olmayan birisi ile evlendirdi" dediler.
Buna üzülen Fatıma (a.s.) durumu Allah'ın Resulü'ne iletince O şöyle buyurdu:
"Seni ümmetim içinde İslam'ı ilk kabul eden, en çok ilim ve hilm sahibi birisiyle evlendirmeme razı olmuyor musun?"
Hz. Fatıma (a.s.): "Razı oldum ya Rasulullah" dedi.
Dünyada Hz. Fatıma'ya Hz. Ali'den başka layık bir eş yoktur.
Hz. Fatıma ile Hz. Ali'nin nikâhları kıyıldıktan sonra Peygamber Efendimiz (s.a.v.), "Eğer Allah-u Teala amcam oğlu Ali'yi yaratmasa idi, Fatıma-i Zehra bu dünyada denk ve eş olacak bir kimse bulamayacakmış" buyurdular.
Kaynaklar, Hz. Fatıma'nın çeyizinin son derece sade olduğunu anlatmaktadır.
Eşyalar geldiğinde Rasulullah onlara bakarak ağlamış ve gözlerinden yaşlar dökülmüştür. Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
"Allah'ım kaplarının büyük kısmı çanak çömlekten ibaret olan bu topluluğa bereket ver."
Rasulullah mükemmel bir baba ve mükemmel bir kayınpeder.
Düğünden sonra Rasulullah (s.a.v.) Hz. Ali ile Hz. Fatıma'nın hanelerine giderek onları yanına çağırdı. Fatıma'nın elinden tutup, Ali'nin elinin üstüne koydu ve şöyle buyurdu:
"Allah bu evliliği Rasulullah'ın kızına mübarek kılsın. Ey Ali! Ne güzel eştir Fatıma! Ey Fatıma! Ne güzel eştir Ali!"
Sonra şöyle buyrudu: "Ey Ali! Şu fatıma, Allah'ın ve Rasulullah'ın Senin yanındaki emanetidir. Allah'ın ve Benim emanetimi koru."
Ardından şöyle dua etti: "Allah'ım, onların birliğini koru. Kalplerini kaynaştır. Onları ve zürriyetlerini nimetler cennetinin varislerinden kıl. Onlara tertemiz, güzel ve mübarek bir zürriyet ver. Onları, Senin emrinle insanları Sana ibadet etmeye ileten ve Senin razı olduğun şeyleri emreden imamlar kıl."
Hz. Peygamber'in şu duaları da yaptığı rivayet olunur:
"Allah'ım! Onların nikâhını mübarek eyle, onlara ve hatta onlardan gelecek nesillere de ilahi bereketlerini bol ve geniş kıl."
"Ey Rabbim! Sen gönderdiğin her peygambere bir zürriyet bahşettin. Allah'ım! Benim yol gösterici zürriyetimi Ali ve Fatıma'dan kıl."
Hz. Peygamber, Hz. Fatıma'ya şöyle buyurdu:
"Ey kızım! Allah'a yemin olsun ki, Seni ailemin/Ehl-i Beyt'imin en hayırlısı dışında hiçbir kimseyle evlendirmek istemedim."
Hz. Ali (a.s.) der ki: "Rasulullah (s.a.v.) bundan (düğün gününden) sonra üç gün boyunca bize hiç uğramadı. Dördüncü günün sabahı yanımıza geldi."
Rasulullah (s.a.v.) Hz. Fatıma'ya şöyle buyurdu:
"Kızım! Yüce Allah yeryüzüne nazar etti. Yeryüzü halkından iki adam seçti. Biri Baban, biri de Kocan. Kızım! Çok iyi adamdır Kocan. O'nun emrine isyan etme."
Sonra Hz. Ali'ye seslendi:
"Ey Ali! Karına karşı nazik ol. O'na yumuşak davran. Çünkü Fatıma Benden bir parçadır. O'nu inciten Beni de incitir. O'nu sevindiren şey Beni de sevindirir. Sizi Allah'a emanet ediyorum. Sizi O'na bırakıyorum."
Rasulullah (s.a.v.) Hz. Fatıma'ya şöyle buyurdu:
"Ey Fatıma! Ben Seni dünyada seyyid ve ahirette salihlerden olan biriyle evlendirdim. Ey Fatıma! Seni Ali'ye vermek istediğimde Allah, Cebrail'e emretti ve Cebrail dördüncü gökte melekleri sıra sıra dizip, onlara hitapta bulundu ve Seni Ali ile evlendirdi. Sonra Cebrail cennet ağaçlarına emretti ki, ziynetlerini meleklerin üzerine serpsin. O ziynetlerden daha iyisini veya çoğunu eline geçiren, öbür meleklere karşı kıyamet gününe dek iftihar edecektir."
Allah Ehl-i Beyt'in yolundan bizleri ayırmasın, şefaatlerini nasip eylesin.
Ve bizlere Ehl-i Beyt Külliyatı ve de Hz. Fatıma kitabıyla bu bilgileri ulaştıran, bizleri Ehl-i Beyt gerçeğiyle buluşturan Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızdan Allah binlerce kez razı olsun. Daha detaylı bilgi için bu eşsiz eserleri mutlaka okumalısınız.
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024