logo
23 KASIM 2025


Fırat’ın batısı da, doğusu gibi devlet istiyor

03.12.2024 00:00:00

Orta Doğu'da bir türlü sular durulmuyor. ABD'nin 1991 Körfez Harekatı ve 2003 yılında da Irak işgali ile başlayan Büyük Ortadoğu Projesi'nin sıcak çatışmalar boyutu bugün Orta Doğu'nun her tarafını sarmış durumda.

ABD'nin ful desteğini alan İsrail, 7 Ekim'den bu yana Gazze'yi, Batı Şeria'yı yerle bir ediyor. 44 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiği bu süreç, neredeyse bitmek üzere. Çünkü İsrail bu bölgeleri tamamen ilhak etme peşinde.

İsrail, 23 Eylül'den bu yana da Lübnan'ın birçok yerleşim birimini yerle bir etti. Çok fazla zarar vermelerine rağmen Lübnan Hizbullah'ı hala güçlü bir direniş ortaya koymaya devam ettiği için şimdilik ateşkes antlaşması imzalamak zorunda kaldı. 

Esasen bu ateşkesin asıl nedenini, sonrasında yaşanan gelişmelerden anladık. Meğer Lübnan şimdilik rölantiye alınarak, Suriye sürecinin düğmesine basılmak istenmiş.

Suriye'de ABD'nin desteğiyle bir PYD/YPG devleti kuruluyor. Türkiye'deki bazı siyasilerin "Öcalan" ve "çözüm süreci" çıkışlarının da bu terör devletinin tanınmasıyla alakalı olduğu biliniyor. Meselenin bu kısmını sağır sultan bile duydu. 

Fakat Fırat'ın doğusunda böyle bir devlet planı yapılırken, Fırat'ın batısında ne planlanıyor sorusu pek sorulmuyordu.

Esasen Türkiye'nin de terörist kabul ettiği HTŞ'nin başını çektiği silahlı grupların bir anda taarruza geçip Halep'e, Hama'ya saldırmaları da bununla ilgili.

Fırat'ın batısında da siyasi süreç için bir hazırlık var ve bu hamlelerle ellerini güçlendirmeye çalışıyorlar. Suriyeli muhalif lider Hadi el-Bahri, "Rejim BM sürecine ve siyasi geçişe bağlı kalana kadar durmayacağız" dedi ve yarından itibaren müzakereye hazır olduklarını söyledi.

Silahlı grupların bu saldırılarına Esad yönetimi oldukça hazırlıksız yakalandı. Burada bir eleştiri de Esad yönetimine yapmak lazım; tamam, HTŞ ve yandaşlarının yaptıkları bir terör eylemi, Suriye'nin illerini, ilçelerini işgal ediyorlar, ama sormazlar mı, 13 yıldır siz böyle bir saldırıyı hiç mi beklemiyordunuz? 13 yıl oldukça uzun bir zaman, hazırlık yapmanız gerekmez miydi? 

Dostlara güvenmek elbette ki çok önemli ama ülkelerin bağımsızlıklarını koruyabilmeleri ve bu tür ataklara karşı hazırlıklı olabilmeleri için milli savunmada önce kendi ayakları üzerinde durmaları gerekiyor. Bundan ders çıkartmak gerekiyor.

Silahlı grupların Halep'e saldırmaları, bu gelişmelerin Türkiye'de haber veriliş şekli ve oluşturulmak istenen algı hakkında Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'tan oldukça dikkat çekici açıklamalar geldi.

Özetle aktarmaya çalışalım:

"Hükümetin beslediği medya trolleri, sosyal medya trolleri aslında işbirlikçi uzantılar, 'Halep'i alıyoruz' demeye başladılar bir anda. Halep'i kim alıyor? Halep'i HTŞ alıyor! Yani siz, 'HTŞ ile yani dünkü IŞİD'in, El Nusra'nın bugünkü uzantısı olan, sokaklarda kafa kesen, bulduğu kadına tecavüz eden ahlaksız ve vicdansız insanlarla birlikte Türkiye Cumhuriyeti olarak Halep'e giriyoruz' mu diyorsunuz?"

"Sen bırak Halep'i almayı sen Kıbrıs'ı koru, sen Adalarını koru. Sen kendi Misak-ı Milli sınırlarını korumaktan acizsin, sen bu noktadasın."

"Halep'i alacakmış! Sen bugün kafa kesenle, 'Allahuekber' deyip o maskenin arkasına sığınıp İslam'a ve dine en büyük zararı verenle beraber oluyorsun ve bu bir terör örgütü. Bütün dünya bunu terör örgütü olarak tanıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de resmi olarak terör örgütü olarak tanıyor. Sen bununla beraber oluyorsun ve 'Halep'e alacağım' diyorsun. Ya Allah'tan korkun, Allah'tan korkun!"

"Buradaki meseleyi çok kısa söyleyeyim ben size; Halep'e giren güçler Sünni, ama oradaki yerleşik halk Şii. Bir Şii-Sünni çatışmasının, kavgasının yine altyapısı hazırlanıyor ve bu tezgah oluşturuluyor. Allah bizleri de korusun, bakın Suriye'de gördüğünüz tablo yarın burada da yaşanabilir. Biz eğer fitneye alet olursak aynısını burada yaşarız."

"İsrail karşıtıyım diye yola çıkmış olan hükümet, Orta Doğu'da Amerika ne istiyorsa harfiyen yerine getiriyor, İsrail ne istiyorsa harfiyen yerine getiriyor. Suriye'yi 2011'den beri darmadağın ettin, ne huzur bıraktın, ne mutluluk bıraktın, hiçbir şey bırakmadın. Türkiye'ye ne faydası oldu? 3 milyon, 5 milyon, 10 milyon sığınmacının ülkemize gelmesinin dışında bize ne etkisi oldu bunun? Sen bu savaşın tarafı oldun ve bu savaştan senin ülken zerre kadar çıkar elde etmedi. Bu savaştan kimlerin çıkarları vardı; ABD'nin ve İsrail'in. Bakın bu hükümet Orta Doğu'da ABD'nin ve İsrail'in polisidir, başka hiçbir şey değiller."

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
İran'dan ABD çıkışı geldi
"ABD, müzakere konusunda ciddi değil"
COP31'de Türkiye kararı
2026'da ev sahibi Türkiye olacak
İstanbul'da fabrika yangını
Güngören'deki yangına müdahale ediliyor
Türkiye'nin en büyük toplu can kayıplarından biri
97 kişinin öldüğü o ev aradan geçen 45 yıla rağmen olayın izlerini taşıyor
Kazandı ama ağır yaralı!
Galatasaray derbi öncesi hata yapmadı
Özel'den 'Mansur Yavaş' tepkisi
'İmamoğlu'na yapılanın aynısı...'
'Hukuk bir gün herkese lazım olacaktır'
Mansur Yavaş'tan soruşturma tepkisi
‘İktidarın görevi halkın refahıdır’
‘İlla birini görmek istiyorsanız Türk Milletini görün’
Amerikalı Osmanlı tarihçisinden farklı bir bakış
Osmanlı ordusu neden zayıfladı?
Ticaret Bakanlığı'nın kararı bekleniyor!
Paslanmaz çeliğe ek vergi 300 bin kişiyi işinden edecek
Dezenflasyon süreci yavaş seyrediyor
IMF: Türkiye'de ekonomik riskler hala daha yüksek
Maduro'dan ABD'li öğrencilere mesaj:
"Savaşı durdurun, savaşa hayır"
Trump, Mamdani ile görüşmeyi değerlendirdi
"Çok üretken bir toplantı"
Bu işin sonu nereye varacak?
Devletin borcu katlanıp duruyor
Yapıların yüzde 60'ının çürük olduğu İzmir risk altında
Ege'de deprem riski yüksek
İran'dan ABD çıkışı geldi
"ABD, müzakere konusunda ciddi değil"
COP31'de Türkiye kararı
2026'da ev sahibi Türkiye olacak
İstanbul'da fabrika yangını
Güngören'deki yangına müdahale ediliyor
Türkiye'nin en büyük toplu can kayıplarından biri
97 kişinin öldüğü o ev aradan geçen 45 yıla rağmen olayın izlerini taşıyor
Kazandı ama ağır yaralı!
Galatasaray derbi öncesi hata yapmadı
Özel'den 'Mansur Yavaş' tepkisi
'İmamoğlu'na yapılanın aynısı...'
'Hukuk bir gün herkese lazım olacaktır'
Mansur Yavaş'tan soruşturma tepkisi
‘İktidarın görevi halkın refahıdır’
‘İlla birini görmek istiyorsanız Türk Milletini görün’
Amerikalı Osmanlı tarihçisinden farklı bir bakış
Osmanlı ordusu neden zayıfladı?
Ticaret Bakanlığı'nın kararı bekleniyor!
Paslanmaz çeliğe ek vergi 300 bin kişiyi işinden edecek
Dezenflasyon süreci yavaş seyrediyor
IMF: Türkiye'de ekonomik riskler hala daha yüksek
Maduro'dan ABD'li öğrencilere mesaj:
"Savaşı durdurun, savaşa hayır"
Trump, Mamdani ile görüşmeyi değerlendirdi
"Çok üretken bir toplantı"
Bu işin sonu nereye varacak?
Devletin borcu katlanıp duruyor
Yapıların yüzde 60'ının çürük olduğu İzmir risk altında
Ege'de deprem riski yüksek
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.