Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın sık sık altını çizerek ifade ettiği bir gerçek var: Türkiye'nin topraklarını genişleteceğiz vaatleriyle Büyük Kürdistan'ı kurdurup Türkiye'den toprak koparmak, Türkiye'yi parçalamak istiyorlar. Yeni Osmanlıcılık yalanının perde arkasında da bu hedef yatmaktadır. Büyük Kürdistan projesi de malum, Büyük İsrail Devleti projesinin bir alt basamağı... "Biz Türkiye coğrafyasını da kapsayacak şekilde bir İsrail devleti kurmak istiyoruz" diyemeyenler, böyle bir ilan ya da ima Türk milletinde bir uyanışa neden olacağı için, bunu sanki Kürt halkına özgürlük getirilecekmiş görüntüsüyle yapmaya çalışıyorlar. Bu projenin gerçek sahipleri ne Kürt halkını düşünüyor ne de Ermenileri... Onları aynen Filistin halkına yaptıkları gibi bir basamak olarak kullanmak istiyorlar. Eğer Kürt halkı böyle bir oyuna gelirse kaderi Filistin halkının kaderi olacaktır. AKP iktidarı maalesef bu sürece bilerek ya da bilmeyerek hizmet etmektedir. İsrail'i kuran Yahudi lobilerinin siyasilerimize verdikleri cesaret ödülleri boşuna değildir. Rusya İslam ülkelerinin hamisi konumunda Büyük Ortadoğu Projesi'nin Suriye ayağından önce, gerek Afganistan, Irak ve Libya işgalleri gerek Mısır ve Tunus'ta gerçekleşen Arap Baharı sürecinde gerekse Türkiye'de BOP'un farklı bir işgal türü olan sözde açılımlar sürecinde Rusya bunlara karşı etkin bir duruş ortaya koyamamıştı. Rusya Devlet Başkanı Putin daha önce belirttiğimiz bir makalesinde bütün yaşanan bu baharların ABD baharı olarak zuhur ettiğini ve ABD'nin çıkarlarına hizmet ettiğini belirtmişti. Ve eklemişti, "Suriye asla Libya olmayacak" Suriye sürecinde bugüne kadar ve son askeri müdahale söylentilerinde ve girişimlerinde de Rusya bu net tavrından zerre kadar geri adım atmadı. ABD ve İsrail'in İslam ülkelerini işgal projesi olan BOP'a en büyük takozu koyan Rusya esasen Suriye'nin şahsında İslam ülkelerinin hamisi konuma gelmiştir. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş Rusya'nın bu yeni misyonunu, "İslam ülkeleri kubbe ise Rusya bugün o cami ve kubbeyi ayakta tutan koruyan bir minare gibi" misaliyle ifade etmektedir. Rusya, Sayın Baş'ın da ifade ettiği gibi İslam ülkelerinin gönlünü kazanmıştır. Bugün Suriye örneği göstermiştir ki, BOP işgaline karşı güvenli liman Rusya olmuştur. Bu durum, ekonomik meselelerde Milli Ekonomi Modeli ile tüm batı dünyasına fark atan Rusya'yı dış politikada da zirveye taşıyacaktır. Bir not: Rusya, Türk halkına yönelik politikalarında da en azından kendini gerçek manada tanıtma noktasında açılımlar yapmalıdır. Eğer Türk halkının nabzını iyi tutabilirse bu ABD'nin işgal projelerine taşeronluk eden siyasilerimizi dizginleyecektir. Rusya'nın Türk halkına açılımı ABD'nin İslam coğrafyasındaki tüm emperyal emellerini ortadan kaldıracaktır. Böylece hem İslam coğrafyası barış ve huzuru yakalayabilecek hem de Rusya ulusal güvenliğini ve de birliğini daha güçlü bir şekilde temin edebilecektir.
Murat Çabas / diğer yazıları
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024