logo
17 OCAK 2025

İslam’ın özü ve laboratuvarı Ehl-i Beyt’tir

26.11.2024 00:00:00

Konu çok hassas ve derin bir analiz gerektiren husustur. 

Evet, İslam'da mezheplerin değil, Hz Ali gerçeğinin var olduğunu haykırma zamanıdır. 

Zira o Ali ki, Peygamberimizin vefatına yakın son kez ümmetine hitap ettiği Gadîr-i Hum hutbesi ile, Hz Ali'yi kendinden sonra Halife olarak yerine bıraktığı en emin kişidir. 

Hz Ali'nin Halife olarak tayin edilmesi olayı Peygamberimizin kendi karar ve kanaati olmayıp, Maide suresi 67. ayetinde açıkça belirtildiği üzere, bizzat yüce Allah'ın beyanı ve takdiridir. 

Kaldı ki bu olay aynı zamanda, sahabelerin en önde gelenleri olduğu halde, tüm Müslümanların şahitliği ve Hz Ali'yi tebrik etmeleriyle sabit olmuş olan çok meşhur bir tarihi vakadır. 

İşite ne olduysa Peygamberimizin vefatı ile oldu ve İslam'da ilk derin ayrışmalara yol açacak gelişme, Sakife vakası ile olmuştur. 

Mezheplerin doğuşuna da bu olay sebebiyet vermiştir. 

Olayın aktörleri ve nedensellikleri üzerinde durmaya ihtiyaç olmakla birlikte, şimdilik ve bu yazımızın konusu olmadığından daha başka bir zamana erteleyelim. 

Bugün gelinen son nokta itibariyle aynı dine, Kitaba ve Peygambere mensup olan İslam dünyasındaki bu derin mezhepsel arıza ve ayrışmanın nedenlerini bilmek, bugün bu konuya kafa yoran herkesin hakkıdır diye düşünüyorum. 

Bir kere şunu çok net olarak ve bir kere daha altınız çizerek ifade etmek isterim ki, İslam'da bugün derin manada ayrışmalara sebebiyet veren mezhepsel bir kurumsal yapı, asla bulunmamaktadır. 

İslam'ın özü ve onun yaşanma şekli olan laboratuvarı, Ehl-i Beyt'tir. 

Ehl-i Beyt ise beş kişiden oluşur. 

Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.a.) Hz Ali, Hz Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin. 

Mü'minlerin emiri Hz. Ali (a.s) hicri 40 yılında Ramazan ayının 21. gecesi şehit edildi ve mukaddes "Necef" topraklarında toprağa verildi.  

Hz. Ali bütün Faziletlerin merkezi ve kaynağıdır. Fazilet, üstün kemalat, yücelik ve azamette hiç kimse ona ulaşamaz. Ondan sonra ilim ve fazilette bir makama erişen herkes ilim ve faziletlerini ondan almış, onu izlemiş, onun davranış ve tavırlarını örnek alarak hareket etmişlerdir.  

Adl-i ilahi'ye inanan ve istidlal ehli olan "Mutezile" fırkası ilimlerini Hz. Ali'den almışlar. Bu fırkanın ileri geleni "Vasil b. Ata" Muhammed Hanefiye'nin oğlu Ebu Haşim-i Abdullah'ın öğrencisidir ve o da babası Hz. Ali'nin (a.s) öğrencisidir. 

Eş'ari, fırkası da Ebu-l Hasan Eş'ari'ye mensuptur. Ebu-l Hasan, Ebu Ali Cubai'nin öğrencisidir o da Mü'tezile fırkasının ileri gelenlerinden biridir. Bu açıklamayı nazara aldığımızda Eş'ari fırkasının da sonunda her şeylerinde Ali b. Ebi Talib'e vardıkları açıklığa kavuşur. 

12 imam ve Zeydiye (dört imam) Şiilerinin ise Hz. Ali'ye (a.s) mensup oldukları açıktır. 

İslamî ilimlerin bir diğeri de fıkıh ilmi ve din ahkâmıdır ki, bunun da kaynağı Hz. Ali'dir (a.s). İslam mektebinde yetişen bütün fakihler Ali'nin (a.s) fıkıh ve ilminden yararlanmışlardır. 

Hanefi mezhebinin kurucusu Ebu Hanife'nin arkadaşları olan Ebu Yusuf ve Muhammed b. Hasan Şeybanî ve diğer Hanefi mezhebinin fıkıh bilginleri ilimlerini Ebu Hanife'den almışlardır. Şafii, (Şafii mezhebinin imamı) ise Muhammed b. Hasan'dan ders almıştır ve bu açıdan o da Ebu Hanife'nin öğrencisidir. 

Ahmed b. Hanbel (Hanbeli mezhebinin kurucusu) ise Şafii'nin öğrencisidir. O da iki vasıtayla Ebu Hanife'nin öğrencisidir. Ebu Hanife ise Cafer b. Muhammed'in (altıncı imam) öğrencisidir. Cafer b. Muhammed ise babası Muhammed Bâkır'ın (a.s) ve iki vasıtayla dedesi Ali'nin (a.s) öğrencisidir. 

Malik b. Enes (Maliki fırkasının kurucusu) "Rabiet-ur Re'y"in öğrencisi ve o da "İkrime"nin öğrencisi, ikrime de Abdulalh b. Abbas'ın öğrencisidir. 

İbn-i Abbas da Hz. Ali'nin (a.s) öğrencilerindendir. Şafii fıkhını Malik'in nezdinde kıraat ettiğini dikkate alarak Hz. Ali'ye (a.s) vardırılabilir. 

Bunlar dört Ehl-i Sünnet mezhebi fakihleri idi. Ama Şia fıkhına gelince bu mezhebin Hz. Ali'nin (a.s) şahsından kaynaklanmış olduğu açıktır. 

Ayrıca sahabenin fakihleri Ömer b. Hattab ve Abdullah b. Abbas idi ki onların her ikisi de fıkıh ve din ahkâmını Hz. Ali'den (a.s) almışlardır.  

Hz. Ali'nin (a.s) öğrencilerinden olan Abdullah b. Abbas'ın durumu açıktır. Hz. Ömer ise, kendi hilafeti döneminde, içinden çıkamadığı birçok meselelerde Ali'ye (a.s) ve diğer sahabelere müracaat ettiği ve defalarca açık bir şekilde:  

"Ali olmasaydı Ömer helak olurdu" dediği ve yine: "Ebu-l Hasan'ın (Ali'nin) bulunmadığı zor bir meseleyle Allah beni karşılaştırmasın" dediği ve bilahere sahabeye "Ali mescidde olduğu zaman hiç kimsenin fetva vermeye hakkı yoktur!" dediği herkes tarafından bilinmektedir.

Böylece İslam fıkhının Hz. Ali'ye vardığı açıklığa kavuşmuş oluyor. Ayrıca Ehl-i Sünnet ve Şia âlimleri Resulullah'ın (s.a.a) ashaba şöyle buyurduğunu nakletmişlerdir:  

"Kadılık ve hâkimlik konusunda Ali sizin hepinizden üstündür" kadılık da fıkha dayanmaktadır. Dolayısıyla Ali (a.s) Resulullah'ın (s.a.a) ashabının en üstün fakihidir. 

Yine bütün İslam fırkaları nakletmişlerdir ki, Resulullah (s.a.a) Ali'yi (a.s) Yemen'e gönderdiği zaman: "Rabbim; onun kalbini hak ve hakikate yönelt ve hakkı söylemesi için diline sebat ver" diye buyurdu. 

Çünkü tefsirlerin çoğu Ali'den (a.s) ve Abdullah b. Abbas'tan nakledilmiştir. İbn-i Abbas da Hz. Ali'nin (a.s) öğrencisi olup ilmini ondan almıştır.  

Bir gün İbn-i Abbas'a senin ilmin Hz. Ali'ye göre nasıldır?" diye sorulduğunda İbn-i Abbas şöyle dedi: "Engin okyanusun karşısında bir yağmur damlası gibidir." 

Sonuç: 

İslam'da mezhep diye bir olay yoktur. 

Şayet bugün bütün İslam dünyası mezhebi taassup ve ayrışmaları bir tarafa bırakıp, İslam'ın özü olan Ehl-i Beyt'i referans alırsa ne olur biliyor musunuz? 

Bütün dünya cennete döner ve tüm kavga ve savaşlar da sona erer. 

Geçmişte yaşanan tüm kavgaların ve savaşların sebebi de, işte tam olarak budur. 

Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt'tir. 

Bu hususta çok büyük devrimler yapmış olan ve gerçeğin ortaya çıkarılmasında sayısız ezberler bozan Atatürk ve Ehl-i Beyt aşığı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e selam olsun.

 
 
Hacı Gaydan / diğer yazıları
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler: İman ve amel
Bir kimse şahadet getirmekle Müslüman olur
Maden ihalelerinde bir numara
Her taşın altından o çıkıyor
Rıza Akpolat'a tutuklama talebi
Mahkemeye sevk edildi
'Soykırımcı, savaş suçlusu'
Gazetecilerden Bliken'e protesto
TikTok satılma yolunda
Ciddi alıcıların sayısı artışta
Rumlar mutlu!
Biden'ın Rum tarafına askeri satışa ve eğitime izin veren kararı imzaladı
Mafya İzmir'i de kuşatmış
Vahim tabloyu İzmir Valisi açıkladı
Şubat biletleri neredeyse iç hat fiyatına
Şam biletleri kapış kapış
Gece yarısı zam
Motorinin fiyatı güncellendi
Rumlara silah kıyağı
Joe Biden onayladı
Büyük satış için ihale
Kesikköprü ve Kapulukaya da var
Rıza Akpolat adliyeye sevk edildi
Beşiktaş Belediye Başkanı tutuklanacak mı?
Adalet Akademisi kurulacak
Teklif TBMM'de kabul edildi
Soykırımın hamisi Biden veda etti
Son kez ulusa seslendi
Bakalım İsrail üç gün katliam yapmaktan uzak duracak mı?
Anlaşma Pazar günü yürürlüğe girecek
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler: İman ve amel
Bir kimse şahadet getirmekle Müslüman olur
Maden ihalelerinde bir numara
Her taşın altından o çıkıyor
Rıza Akpolat'a tutuklama talebi
Mahkemeye sevk edildi
'Soykırımcı, savaş suçlusu'
Gazetecilerden Bliken'e protesto
TikTok satılma yolunda
Ciddi alıcıların sayısı artışta
Rumlar mutlu!
Biden'ın Rum tarafına askeri satışa ve eğitime izin veren kararı imzaladı
Mafya İzmir'i de kuşatmış
Vahim tabloyu İzmir Valisi açıkladı
Şubat biletleri neredeyse iç hat fiyatına
Şam biletleri kapış kapış
Gece yarısı zam
Motorinin fiyatı güncellendi
Rumlara silah kıyağı
Joe Biden onayladı
Büyük satış için ihale
Kesikköprü ve Kapulukaya da var
Rıza Akpolat adliyeye sevk edildi
Beşiktaş Belediye Başkanı tutuklanacak mı?
Adalet Akademisi kurulacak
Teklif TBMM'de kabul edildi
Soykırımın hamisi Biden veda etti
Son kez ulusa seslendi
Bakalım İsrail üç gün katliam yapmaktan uzak duracak mı?
Anlaşma Pazar günü yürürlüğe girecek
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.