Her şey 2010 sonrasında başladı.
Türkiye bu tarihte öyle büyük bir stratejik hata yaptı ki, şimdi ne kadar düzeltmeye çalışsa dahi, artık geçmiş oldun.
Esad'ın bir anda Esed olmasıyla başlayan ve mezhebi dayanakları olduğu çok açık belli olan Suriye-Türkiye ayrışmasının, son tahlilde sadece Suriye açısından değil, Türkiye'nin de toprak bütünlüğü ve güvenliğini çok ciddi tehdit etmeye başladığı, artık herkesin çıplak gözle görebildiği bir gerçek olarak orta yerde duruyor.
Suriye'liler şimdi Esad'ı mum yakıp arıyor.
Türkiye ise çok yakın bir zamanda, belki de Esad'a yeniden Suriye'nin başına geçmesi için teklif bile götürebilir!
Atatürk Cumhuriyetinden rövanş almaya çalışanların, şimdi nasıl nal topladıkları ve dünyaya nasıl rezil olduklarını anlatmaya bile gerek yok.
Laikliğin uygulandığı önceki Esad döneminde, tek bir münferit olay bile olmuyordu.
Yalvardılar yakardılar size!
Etmeyin gitmeyin, Suriye'yi bölmeye çalışanların safında yer tutmayın dendi.
Tutturdunuz bir "Katil Esed" nakaratı gittiniz.
ABD ve İsral'in BOP değirmenine su taşımayın diye feryat edenler oldu.
Özellikle o dönem bu feryatları yapanların en başında Haydar Baş bey vardı.
O kadar yüksek perdeden uyarı ve nasihatlerde bulundu ki Haydar Baş bey, sende kim oluyorsun edasıyla Suriye'de yakılan ateşe adeta benzinle gidildi.
Hiç stratejik veya akademik yazmaya gerek yok.
Bugün Suriye'de yanan ve artık kimsenin söndürmeye gücü bile yetmeyen ateşin mimarı, Türkiye olmuştur.
Esad döneminde sadece Suriye toplumu vardı.
Şimdi bu coğrafyada çil yavrusu gibi etnik ve dinsel yapılar fışkırmaya başladı.
ABD ve İsrail böyle olsun diye çok mesai yapmıştı.
Esad döneminde Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumak için, Rusya ve İran devredeydi.
O güçlü yapıda İsrail'in Suriye'ye vurması olanaklı değildi.
Türkiye'nin çok vahim hataları sonucu Şam'da oluşturulan Şara hükümeti, kendi binasını bile korumaktan ve tanımaktan acizdi.
Hiçbir devlet geleneği ve hafızası olmayan tuhaf giyinimli bir teröristi alıp Cumhurbaşkanı yaparsan, işte olacağı budur!
Bir tarafta Alevi, diğer tarafta Dürzi avına çıkmış kovboylar.
Düzenli ordu desen ne alaka!
Sarıklı cübbeli radikal Muaviye'cilerin eline birer silah tutuşturmuşlar, alın size ordu.
Bu kadar salaklık, bu kadar vahim strateji bilmezlik, dünya yaratıldı yaratılalı görülmemiş sanırım.
Esad'ın Suriye'den kovulması sırasında hiçbir direniş olmadığı için kartondan kaplan kesilen Şara ve şürekâsı, İsrail uçaklarını görünce altlarına ettiler.
Bu neyin kafası Allah aşkına.
Şam'ı teslim alırken sana kimler neyi vadettiler.
Öyle Sarayda oturup lale mi yetiştireceğini sanıyordun.
Radikaller gelmeden Suriye'de trafik kazası bile olmuyordu.
İsrail'in aleyhine bağırıp çağırmakla seni takan Allah kulu bile yok.
Şimdi olan oldu ne yapılmalı ki bu cendereden çıkılmalı diye soracaklara derim ki, onu BOP değirmenine su taşırken düşünecektiniz!
Şimdi çok geç.
Suriye'de meydana gelen bu son karışıklığının elbette ki tek nedeni Arapların Dürzilere karşı saldırısı değildir.
İsrail Şara yönetimini gönderip, SDG ile iş tutmayı planlıyor.
Ancak bunu yaparken çok kurnazca başka bir plana daha başvuruyor.
Türkiye'nin kontrolünde ki Şam'ın tam göbeğine bomba yağdıran İsrail, bilerek Türkiye'yi kışkırtıyor.
Türkiye olaya dahil olduğu an İsrail'in yapacağı ilk şey, Suriye'nin Kuzeyinde bulunan ABD destekli SDG'yi Şam'a doğru harekete geçirmek olacaktır.
Bu arada bu bizim son şansımız olabilir diye pusuda bekleyen ve çok önceden pozisyon almış Türkiye'nin Güneydoğu bölgesinde bulunan ayrılıkçı bölücüler, iç kalkışmaya yeltenebilir!
Bu açıdan bakıldığında Suriye'de yanan ateş, bir andan bizim topraklarımıza sıçrayabilir.
Böyle bir durumda daha önce yanlış yaptığımız İran ve Rusya'dan destek alamayabiliriz.
Peki ya eş zamanlı olarak Dedeağaç'tan ABD tankları Türk topraklarına girerse?
Aynı zaman diliminde, Kıbrıs Türkleri bir oldu bittiyle işgale maruz kalırsa?
Türkiye'nin ve Türk ordusunun böyle bir senaryoya karşı hazırlıkları nelerdir?
Tek başımıza kalacağımız ve belki de tek destekçimiz Azerbaycan'ın bile, İsrail etkisinden çekinerek bize kapılarını kapatabileceği ihtimallerini hiç düşündük mü?
TSK'nın tüm bu olasılıkları, hükümetten bağımsız olarak düşünüp planlaması ve ele alması, kendisine verilmiş Anayasal bir haktır.
Şimdi anladınız mı ulu önderimiz eşsiz insan Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetin sağlamlığını?
Osmanlı millet sistemi denen ve ne olduğu belli olmayan saçma sapan anlayışın yerine, ulus devlet bilincinin hakim kılınmasını niçin öngördüğünü şimdi kavradınız mı?
Anayasa madde 66'da belirtilen Türk milleti tanımının ne büyük bir mucizeyi muhteviyatında barındırdığını, kör gözler görebildi mi acaba?
Aynı benzer bir Anayasal düzenlemenin Suriye devleti için de uyarlandığını bir düşünün.
Onun için, "ATATÜRK VATANDIR" diyoruz.
O bakımdan Ortadoğu ülkelerinin tamamı olmasa da, Suriye'nin tek kurtuluşunun, Atatürk modeline dönülmesi olduğu an rasyonel harekat tarzı olacaktır.
Bu modeli hayata geçirecek olan şahıs Ahmet Şara denilen sicili zifiri karanlık kişi değil, Esad olmalıdır.
Bence Türkiye, Rusya ve İran'la yeniden arasını düzeltebilmek ve Suriye'de kalıcı bir barışı temin edebilmek için, Esad'ın yeniden Suriye devletinin başına geçmesi için diplomasiye başlamalıdır.
70 bin Türk'ün katili Öcalan için bunca iyi niyet gösterilerinde bulunan Devlet Bahçeli'nin, asıl bu konuya tekrar bir göz atmasında yarar var diye düşünüyorum.
Sen ne büyük bir insansın aziz ATATÜRK.
Ruhun Şad olsun.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hacı Gaydan / diğer yazıları
- Bahçeli hakkında soruşturma açılır mı? / 24.07.2025
- 12 Eylül darbesinin asıl sebebi 24 Ocak kararlarıydı! / 23.07.2025
- PKK, kutsal üniformamızı giyemez! / 21.07.2025
- İsrail Suriye’yi işgal edecek / 20.07.2025
- Darbeyi önleyen Atatürkçü askerlerdi / 17.07.2025
- Atatürk’te buluşun yoksa elveda Cumhuriyet! / 16.07.2025
- Cumhuriyete dil uzatan TÜRK değildir! / 15.07.2025
- Üzgünüm dostlarım… Artık ulus devlete elveda zamanı! / 14.07.2025
- ABD, 70 milyon Kızılderili Türk’e soykırım yaptı! / 08.07.2025
- PKK’ya değil, ABD’ye silah bıraktırın / 07.07.2025
- 12 Eylül darbesinin asıl sebebi 24 Ocak kararlarıydı! / 23.07.2025
- PKK, kutsal üniformamızı giyemez! / 21.07.2025
- İsrail Suriye’yi işgal edecek / 20.07.2025
- Darbeyi önleyen Atatürkçü askerlerdi / 17.07.2025
- Atatürk’te buluşun yoksa elveda Cumhuriyet! / 16.07.2025
- Cumhuriyete dil uzatan TÜRK değildir! / 15.07.2025
- Üzgünüm dostlarım… Artık ulus devlete elveda zamanı! / 14.07.2025
- ABD, 70 milyon Kızılderili Türk’e soykırım yaptı! / 08.07.2025
- PKK’ya değil, ABD’ye silah bıraktırın / 07.07.2025