En başta beni heyecanlandıran kısmı "Var bi hayalimiz" sloganı oldu. Çünkü hayal kurmayalı o kadar uzun zaman oldu ki; belki yirmi sene… Acaba hayal kurmayı neden unuttuk. Hayallerimiz gerçekleşmediğinden mi, yoksa geleceğe dair ümidimiz olmadığından mı?
Her ne olursa olsun bizi hayata bağlayan mutlu kılan hayalimizin olması. Bunu bize hatırlattığı için Hüseyin Baş'a çok teşekkür ederim.
Neden BTP?
Çünkü eğitim sistemi çok kötü durumda, her yıl yeni bir müfredat yayınlanıyor. Gençler yeteneklerine göre değil de kolay iş bulacakları ve maaşı yüksek meslekleri tercih ediyorlar. Çocuklara büyüyünce ne olmak istiyorsun diye sorduğumuzda doktor olacağım dediklerinde çok hoşumuza gidiyor. Bu ülkede doktorluktan başka prestijli iş yok mu? Tamam, sağlık her şeyden önce gelir, bu meslek çok önemli ama herkes doktor olamaz ki! Şunu da unutmamak gerekir ki doktor olacak çocuğu da yetiştiren öğretmenlerdir. Öğretmenlerimizi neden bu kadar sahipsiz bırakıyoruz?
Neden BTP?
Çünkü tarım bitmiş. Tarım memleketi olmamıza rağmen gıda sıkıntısını konuşuyoruz. Yerli tohum geliştirip tarım alanlarını genişletmek yerine tarım köylüsünü bitirdik. Prof. Dr. Haydar Baş "ilerde bir çok ülke çoraklaşacağı için kendilerine yurt arıyorlar, savaşlar bundan dolayı olacak" demiş ve tarım köylüsüne topraklarınızı sakın satmayın demişti. Fakat tarım köylüsü iyice fakirleştiğinden toprağını satmak zorunda kalıyor. Dünyada yaşanan kuraklıktan dolayı tarım stratejik konuma gelmiştir. Ülkemizde de bu soruna acilen devletimizin çözüm getirmesi gerekiyor. Uygulamaya baktığımızda maalesef kayda değer bir şey yok. BTP'nin her konuda olduğu gibi bu konuda da çok güzel önerileri var.
Neden BTP?
Çünkü işsizlik arttı, geçim sıkıntısı arttı. İnsanalar borçlarını ödeyemediğinden bunalıma giriyor ve evde huzursuzluklar çıkıyor. Boşanmalar, şiddet, cinayet, hırsızlık arttı. Bütün bunların temelinde yatan büyük sebep maalesef ekonomi! Bu konuda da BTP'nin vatandaşlık maaşı, kadın maaşı, çocuk parası gibi çok güzel projeleri var.
Neden BTP?
Çünkü dinimizden iyice uzaklaştık. Hani bu iktidar dindardı! Sadece görüntü Müslümanlığı kaldı. Hatta örtülü insanların eskiden bir saygınlığı vardı o da kalmadı. Burada bir çelişki yok mu? Ahlaki değerlerimizi kaybettik. Bunu, toplum olarak başımızı iki elimize alıp düşünmeliyiz. Çocuklarımızın geleceği için bunu yapmak zorundayız.
Bütün bu sorunlar artarak sıralanabilir. Peki, bu sorunları kim çözecek, bu sorunları kim dert edinecek?
Bu ülke insanları, bizler neyi bekliyoruz, daha çok insanın kurban gitmesini mi?
Milli bir modeli olan, sorunlara çözümü olan, ülke insanlarının sorunlarını dert edinen, heyecanı olan, enerjisi olan bir lider var.
Artık uyan Türkiye, uyanmanın zamanı gelmedi mi?