Sevilmiş ve seçilmiş olan Ehl-i Beyt, Rasulullah (s.a.v) efendimizin biz mü'minlere emanetidir. Veda Haccı'nda ve Gadir-i Hum'da bunu açıkça ilan etmesinden sonra vefat anında da bunu tekrar vasiyet etmiştir.
Enes'den (r.a.) şöyle rivayet edilir:
Peygamberimizin (s.a.v) vefat ettiği son hastalığı sırasında Hz. Fatıma (a.s.), yanında oğulları Hz. Hasan (a.s.) ve Hz. Hüseyin (a.s.) olduğu halde, Hz. Peygamberin yanına geldi. Peygamberin üzerine kapandı ve ağlamaya başladı. Peygamber (s.a.v) O'na dedi ki: "Ey Fatıma, Benim için ağlama. Dövünme, yüzünü tırmalama. Saçını başını yolma. Ah u figan edip vaveyla koparma. Allah'a sığınarak teselli bul."
Ardından ağladı ve şunları söyledi: "Allah'ım, Ehl-i Beyt'im Sana emanettir. Allah'ım! Bunlar Sana ve mü'minlere bıraktığım emanettirler."
Mü'minlerin en büyük vazifesi, Allah Resulü'nün emanetlerine sahip çıkmaktır. Hz. Peygamber, Müslümanların Kendisinden sonra Ehl-i Beyt ile imtihan edileceğini de birçok hadisinde beyan buyurmuştur.
Durum buyken, Ehl-i Beyt'e sırt dönerek, hatta onlara düşmanlık ederek, Hz. Peygamber'in bu emanetlerine ihanet etmek, Allah'a ve Resulü'ne en büyük ihanettir.
Ehl-i Beyt, cennetin efendileridir.
Hz. Peygamber (s.a.v) vefatından hemen önce Hz. Fatıma'ya şunları söyledi:
"Ey Fatıma! Beni hak üzere peygamber olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki, Ben girmeden diğer varlıklara cennete girmek haram kılınmıştır. Benden sonra oraya ilk girecek Allah'ın kulu Sensin. Giyinmiş, süslenmiş ve nimetlerle bezenmiş olarak oraya gireceksin.
Beni hak üzere gönderen Allah'a yemin ederim ki, Hasan ve Hüseyin de cennete girerler. Hasan Senin sağında, Hüseyin de solunda yer alır.
En yüksek cennette, Allah'ın huzurunda, onurlu bir konuk gibi ağırlanacaksın. Hamd Sancağı da Ali bin Ebi Talib'in elinde olur.
Beni hak üzere gönderen Allah'a yemin ederim ki, Sana düşmanlık edenlerle bizzat muhakemeleşeceğim."
Hadis-i şerifte ifade edildiği gibi, Ehl-i Beyt'in ahiretteki makamları bu olduğuna göre, Ehl-i Beyt'e düşmanlık edenlerin, hatta Cuma hutbelerinde onlara lanet okuyanların, Ehl-i Beyt'in fertlerini ve neslini şehit edenlerin sizce cennetten nasibi olabilir mi?
Hz. Rasulullah (s.a.v) vefat anında Hz. Fatıma'ya şöyle buyurdu:
"Ey Fatıma! Allah'a and olsun ki, Senin ağlamandan dolayı, Allah'ın Arş'ı ve onun etrafındaki melekler, gökler, yerler ve onlardan olan her varlık ağlayacaktır."
Ehl-i Beyt, tüm insanların en yüceleridir.
Ebu Eyyub el-Ensari (r.a.) şöyle diyor: Hz. Rasulullah hastalandı, Fatıma O'nun ziyaretine gelerek ağladı. Rasulullah, O'nun bu durumunu görünce şöyle buyurdu:
"Ey Fatıma! Allah-u Teala Seni çok sevmektedir. Seni, geçmişi herkesten parlak olan ve ilmi herkesten çok olan biriyle evlendirdi.
Allah-u Teala yeryüzündeki insanlara özel bir teveccüh edip onların arasından Beni seçti, Beni mürsel bir peygamber kıldı. Yine yeryüzüne teveccüh etti, onların arasından kocanı seçti ve Seni O'nunla evlendirmek ve O'nu vasi kılmam için Bana vahyetti.
Ey Fatıma! En üstün peygamber bizdendir, O da Babandır; en üstün vasi bizdendir, O da eşindir; en üstün şehitler bizdendir, onlar da babanın amcası Hamza ve iki kanadıyla cennette uçan ve istediği yere giden Babanın amcası oğlu Cafer'dir; cennet gençlerinin efendileri olan Hasan ve Hüseyin bizdendir, onlar da Senin evlatlarındır.
Canım elinde olan Allah'a hamd olsun ki, bu ümmetin Mehdi'si bizdendir, O da Senin torunlarındandır."
Hz. Ali, Allah Resulü'nün habibiydi ve Hz. Peygamber ruhunu O'nun kucağındayken teslim etti.
Sünni tarihçi Hüvarizmi'nin Durrü'l Menakib eserinden (sayfa 29):
Hz. Aişe, dedi ki: Rasulullah (s.a.v) vefat edeceği günde etrafında hazır bulunanlara şöyle buyurmuştu: "Bana habibimi çağırın."
O'na Hz. Ebu Bekir'i çağırdılar. Rasulullah onun geldiğini görünce başını tekrar yastığa dayadı ve biraz sonra şöyle buyurdu: "Bana habibimi çağırın."
Ben hazır olanlara dedim ki: "Vay halinize! Hemen O'na Ali bin Ebi Talib'i çağırın, Allah'a yemin olsun ki, başkasını istemiyor."
Ali (a.s.) geldiğinde Rasulullah (s.a.v) O'nu görünce oturdu, örtüsünü kaldırıp Ali'yi beraberinde örttü ve yaşadığı müddetçe O'nu kucakladı. Vefat ettiğinde ise eli Ali'nin üzerinde idi."
Allah şefaatlerinden mahrum eylemesin.
Daha detaylı bilgi için Prof. Dr. Haydar Baş'ın Ehl-i Beyt Külliyatı'ndan Hz. Fatıma eserini okuyabilirsiniz.
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024