24 Haziran seçimlerine 4 gün kaldı. Türkiye'nin siyasileri, iktidarıyla muhalefetiyle Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ne ait, tescilli, patentli projelerini aşırarak seçim çalışması yürütmeye devam ediyorlar. Daha seçimlere girmeden hırsızlık yapanlar, seçimlerden sonra neler yapmaz. İnsanlar, bir kez çalana kadar masumdur, çalmaya başladıktan sonra artık hırsızlık onun ahlakı olur. Hırsızlığın küçüğü de büyüğü de olmaz, hırsız, hırsızdır. Türkiye'nin siyaseti, Prof. Dr. Baş'ın Modelini 2005'ten bu yana uygulayan başta Rusya olmak üzere BRICS devletlerinin gösterdiği onurlu tavrı asla göstermediler.
Rusya, Sayın Baş'ın Modelini uyguladı ama sahibine danışarak, yiğidin hakkını yiğide vererek ve de her şeyden önemlisi 27 Şubat 2013 tarihinde Prof. Dr. Baş'ı parlamentosuna davet edip, "Ben Prof. Dr. Baş'a ait olan Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayarak bu noktalara geldim" mesajını tüm dünyaya ilan ederek?
Bugüne kadar organize edilen MEM kongrelerine katılan, Rusya siyasetine ve ekonomisine yön veren bilim adamları, sundukları her tebliğlerinde Prof. Dr. Haydar Baş'ı takdir ettiler, Modelin kodlarını öğrenmek için Prof. Dr. Baş'tan istifade etmeye çalıştılar.
Rusya, siyasetiyle, akademisyenleriyle Prof. Dr. Baş'ı pür dikkat takip ederken, Türkiye'nin siyaseti, çalmayı, gizlemeyi, üstünü örtmeyi, Türk milelti de derin bir uykuda uyumayı tercih etti.
Dünkü yazımızda, Rus basın ve medya organlarında Prof. Dr. Haydar Baş'a ve Milli Ekonomi Modeli'ne geniş yer ayrıldığını ifade etmiş ve bunların bazılarını sizlere kısaca aktarmıştık. Dilerseniz bunlardan mixednews.ru haber sitesinde yapılan, Prof. Dr. Baş'ın resiminin de verildiği bir analizi detaylıca sizlerle paylaşalım. (http://mixednews.ru/archives/42119)
"Rusya-yeni misyon" başlıklı analizde, Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleriyle, Rusya'nın kaderinin değiştiği, Putin'in "barış" siyasetinin şekillendiği vurgulanıyor ve analizin sonunda Prof. Dr. Baş'ın biyografisi, eserleri, çalışmaları hakkında geniş bilgiler veriliyor.
Analiz şöyle başlıyor:
"Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Atatürk, "yurtta barış, dünyada barış" dedi. Bu görüş sayesinde, çağında etkili ve örnek bir lider olabildi. Onun için barış kavramı, sadece diğer devletlere karşı savaş yapmamak değil, aynı zamanda savaşa neden olan sebepleri de ortadan kaldırmak anlamına geliyordu. O zamandan beri, neredeyse bir asır geçti, kan ve gözyaşları dışında başka bir şey getirmeyen savaşlara alternatif olarak, başka fırsatlar gündeme geldi. İnsanlık, kaynaklar için savaş yapmayı ve üretilen Arap baharı tiyatrosuna dahil olmayı istemiyor. Putin bu gerçeği diğerlerinden daha iyi anladı. Putin, askeri eylemlerden bir hafta önce Suriye'ye karşı savaşı barışçıl bir şekilde önledi."
Rusya'ya karşı yapılan her türlü kirli propagandaya rağmen, ülkelerin Rusya'dan barış için arabuluculuk beklediğini belirten analizde bunun Rusya için yeni bir misyon ve ve yeni bir vizyon olduğu vurgulanıyor.
Analiz şöyle devam ediyor:
"Bugün, sömürge politikaları yürüten ülkelerin liderleri misyonlarını yitiriyor, barışçıl bir şekilde hareket eden politikacılar insanlığın gözünde gerçek liderler haline geliyorlar? Dünya lideri olmak zor? Liderler sadece resmi etkinliklerde dünyayı onurlandırmaz. Dünya lideri, insan haklarına, yaşamı, mülkiyeti, onurunu güvence altına alma politikasına saygı göstermeli, söz ve eylemlere zarar vermemelidir."
Analizde Türkiye'nin siyasetinin vurdumduymazlığı ve de yanlış rotada olması da ifade ediliyor:
"Afganistan, Irak, Suriye'de milyonlarca insanın ölümüne sebep olanı, ne sebeple olursa olsun, dünya bir merkez olarak kabul etmeyecek, sadece kullanılacaktır. Ne yazık ki, Suriye, Mısır, Afganistan, Libya, Tunus, Yemen, Irak halklarının ölümüne, açlık ve vatansızlığına katkıda bulunanlar dünya lideri olamaz."
Putin'in dünya lideri olarak ilan edilmesi de şöyle değerlendiriliyor: "New York Times'ın Putin'i bir dünya lideri olarak gösterme arzusu özellikle Putin'in Suriye'deki barış inisiyatifleriyle bağlantılıdır ve Putin'e Müslüman dünyasının mülkiyetini, hayatını ve onurunu ABD ve İsrail'in baskısından korumak için yeni bir misyon yüklemiştir. Dünya, merkezî organın agresif ve yayılmacı politikalar değil, barış sağlamasını bekliyordu. Ve bu merkez Rusya'ydı."
Analizde Türkiye'nin siyasilerine yönelik eleştirler devam ediyor: "İslâm'ın ismiyle yola çıkanlar, İslam dünyasını savaşlara taşıdılar, devletlerin ve halkların güvenliğine meydan okudular."
Analizde, ancak bu neo-Osmanlı şiddeti bırakılırsa Türkiye'nin evrensel dünya sürecine giden yolda ilerleyeceği belirtiliyor. Ve analizin son cümlesi çok çok önemli, bütün analiz bu son cümleye bağlanıyor:
"Putin, Milli Ekonomi Modeli yönünde ilk adımı attı, bundan dolayı dünya lideri haline geldi."
Mixednews.ru, Rusya'nın barışın ve dengenin merkezi haline gelmesini, Putin'in dünya lideri olarak benimsenmesini son cümleyle, Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirlerine ve de Rusya'nın MEM'i ilk uygulayan ülke olmasına bağlıyor. Ve hemen ardından da bilgi notu olarak Rusya'yı Rusya yapan Modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş hakkında geniş bilgilere yer veriyor.
Ruslar Prof. Dr. Baş gerçeğini itiraf edip, tüm dünyaya ilan ediyor, bizim milletimiz ise siyasetiyle, akademisyeniyle çalmaya, örtmeye devam ediyor. Onlar dünyanın zirvesine oturuyor, bizler ise sürünüyoruz. Sürünmeyi de hak ediyoruz.
Rusya, Sayın Baş'ın Modelini uyguladı ama sahibine danışarak, yiğidin hakkını yiğide vererek ve de her şeyden önemlisi 27 Şubat 2013 tarihinde Prof. Dr. Baş'ı parlamentosuna davet edip, "Ben Prof. Dr. Baş'a ait olan Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayarak bu noktalara geldim" mesajını tüm dünyaya ilan ederek?
Bugüne kadar organize edilen MEM kongrelerine katılan, Rusya siyasetine ve ekonomisine yön veren bilim adamları, sundukları her tebliğlerinde Prof. Dr. Haydar Baş'ı takdir ettiler, Modelin kodlarını öğrenmek için Prof. Dr. Baş'tan istifade etmeye çalıştılar.
Rusya, siyasetiyle, akademisyenleriyle Prof. Dr. Baş'ı pür dikkat takip ederken, Türkiye'nin siyaseti, çalmayı, gizlemeyi, üstünü örtmeyi, Türk milelti de derin bir uykuda uyumayı tercih etti.
Dünkü yazımızda, Rus basın ve medya organlarında Prof. Dr. Haydar Baş'a ve Milli Ekonomi Modeli'ne geniş yer ayrıldığını ifade etmiş ve bunların bazılarını sizlere kısaca aktarmıştık. Dilerseniz bunlardan mixednews.ru haber sitesinde yapılan, Prof. Dr. Baş'ın resiminin de verildiği bir analizi detaylıca sizlerle paylaşalım. (http://mixednews.ru/archives/42119)
"Rusya-yeni misyon" başlıklı analizde, Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleriyle, Rusya'nın kaderinin değiştiği, Putin'in "barış" siyasetinin şekillendiği vurgulanıyor ve analizin sonunda Prof. Dr. Baş'ın biyografisi, eserleri, çalışmaları hakkında geniş bilgiler veriliyor.
Analiz şöyle başlıyor:
"Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Atatürk, "yurtta barış, dünyada barış" dedi. Bu görüş sayesinde, çağında etkili ve örnek bir lider olabildi. Onun için barış kavramı, sadece diğer devletlere karşı savaş yapmamak değil, aynı zamanda savaşa neden olan sebepleri de ortadan kaldırmak anlamına geliyordu. O zamandan beri, neredeyse bir asır geçti, kan ve gözyaşları dışında başka bir şey getirmeyen savaşlara alternatif olarak, başka fırsatlar gündeme geldi. İnsanlık, kaynaklar için savaş yapmayı ve üretilen Arap baharı tiyatrosuna dahil olmayı istemiyor. Putin bu gerçeği diğerlerinden daha iyi anladı. Putin, askeri eylemlerden bir hafta önce Suriye'ye karşı savaşı barışçıl bir şekilde önledi."
Rusya'ya karşı yapılan her türlü kirli propagandaya rağmen, ülkelerin Rusya'dan barış için arabuluculuk beklediğini belirten analizde bunun Rusya için yeni bir misyon ve ve yeni bir vizyon olduğu vurgulanıyor.
Analiz şöyle devam ediyor:
"Bugün, sömürge politikaları yürüten ülkelerin liderleri misyonlarını yitiriyor, barışçıl bir şekilde hareket eden politikacılar insanlığın gözünde gerçek liderler haline geliyorlar? Dünya lideri olmak zor? Liderler sadece resmi etkinliklerde dünyayı onurlandırmaz. Dünya lideri, insan haklarına, yaşamı, mülkiyeti, onurunu güvence altına alma politikasına saygı göstermeli, söz ve eylemlere zarar vermemelidir."
Analizde Türkiye'nin siyasetinin vurdumduymazlığı ve de yanlış rotada olması da ifade ediliyor:
"Afganistan, Irak, Suriye'de milyonlarca insanın ölümüne sebep olanı, ne sebeple olursa olsun, dünya bir merkez olarak kabul etmeyecek, sadece kullanılacaktır. Ne yazık ki, Suriye, Mısır, Afganistan, Libya, Tunus, Yemen, Irak halklarının ölümüne, açlık ve vatansızlığına katkıda bulunanlar dünya lideri olamaz."
Putin'in dünya lideri olarak ilan edilmesi de şöyle değerlendiriliyor: "New York Times'ın Putin'i bir dünya lideri olarak gösterme arzusu özellikle Putin'in Suriye'deki barış inisiyatifleriyle bağlantılıdır ve Putin'e Müslüman dünyasının mülkiyetini, hayatını ve onurunu ABD ve İsrail'in baskısından korumak için yeni bir misyon yüklemiştir. Dünya, merkezî organın agresif ve yayılmacı politikalar değil, barış sağlamasını bekliyordu. Ve bu merkez Rusya'ydı."
Analizde Türkiye'nin siyasilerine yönelik eleştirler devam ediyor: "İslâm'ın ismiyle yola çıkanlar, İslam dünyasını savaşlara taşıdılar, devletlerin ve halkların güvenliğine meydan okudular."
Analizde, ancak bu neo-Osmanlı şiddeti bırakılırsa Türkiye'nin evrensel dünya sürecine giden yolda ilerleyeceği belirtiliyor. Ve analizin son cümlesi çok çok önemli, bütün analiz bu son cümleye bağlanıyor:
"Putin, Milli Ekonomi Modeli yönünde ilk adımı attı, bundan dolayı dünya lideri haline geldi."
Mixednews.ru, Rusya'nın barışın ve dengenin merkezi haline gelmesini, Putin'in dünya lideri olarak benimsenmesini son cümleyle, Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirlerine ve de Rusya'nın MEM'i ilk uygulayan ülke olmasına bağlıyor. Ve hemen ardından da bilgi notu olarak Rusya'yı Rusya yapan Modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş hakkında geniş bilgilere yer veriyor.
Ruslar Prof. Dr. Baş gerçeğini itiraf edip, tüm dünyaya ilan ediyor, bizim milletimiz ise siyasetiyle, akademisyeniyle çalmaya, örtmeye devam ediyor. Onlar dünyanın zirvesine oturuyor, bizler ise sürünüyoruz. Sürünmeyi de hak ediyoruz.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024