Sedat Peker'in isim listesinden bazılarını hatırlayalım:
Süleyman Soylu
Sadık Soylu
Erdoğan Demirören
Yıldırım Demirören
Serkan Taranoğlu
Salih Orakçı
Korkmaz Karaca
Mine Tozlu Sineren
Mehmet Ağar
Tolga Ağar
Zülfü Ağar
Hasan Yeşildağ
Zeki Yeşildağ
Buket Aydın
Emir Sarıgül
Şevki Kurtkaya
Yorgi Papadolos
Feyzi İşbaşaran
Ali Fuat Taşkesenlioğlu
Zehra Taşkesenlioğlu
Sezgin Baran Korkmaz
Erkam Yıldırım
Ahmet Kurtulmuş
Taner Ay
Halil Falyalı
Kutlu Adalı
Korkut Eken
Hakan Çalışkan
Reşat Hacıfazlıoğlu
Hasan Berk Işık
Ali Faik Hacıoğlu
Mübariz Mansimov
Hadi ve Süleyman Özışık kardeşler
Cem Küçük
Veyis Ateş gibi daha bir çok isim Sedat Peker'in iddialarıyla tanıdığımız kimliklerinden farklı kimliklerle ülkemiz gündemine geldi.
İddialardaki fiiller, 'cinayet, uyuşturucu ticareti, adam kaçırma, mala çökme, devlet ve milleti zarara uğratma, yolsuzluk, gasp, koltuğu kullanarak şantaj' gibi akla gelen bütün suç unsuru başlıklarını barındırıyordu.
Bu isimlerin ise kimisi fail, kimisi meful, kimisi mevta, kimisi mağdur, kimisi özne, kimisi yüklem, kimisi nokta, virgül, soru işareti vs.
Bu iddialarla ilgili ülkemiz yargısı ne yaptı?
Sedat Peker'in evi arandı. Akrabaları gözaltına alındı, sorgulanıp, serbest bırakıldı. Peker hakkında yakalama kararı çıkarıldı. En son evine el konuldu.
Başka?
'Sedat Peker'in iddiaları araştırılsın' diyen gazeteciler hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Ekranlarda, 'hakkınızdaki iddiaları yalanlayın' diyenlere gözdağı verildi.
Ha! Birde Gülşen tutuklandı.
Başlık Gülşen olunca gündem de Gülşen oldu. Ama Sedat Peker, 'itirazım var' diyerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Serkan Taranoğlu'nu gündeme getirdi.
İşe bakın ki! İddialarda adı geçen Marka Yatırım Holding şirketinin patronu Mine Tozlu Sineren, anlatılanları doğruladı.
HSYK ne dedi?
Herkesin cevabını çok iyi bildiği 'yargı kimin tekelinde, yargıya kim talimat veriyor, yargı bağımsız mıdır' soruları tartışılmaya başlandı ki, HSYK açıklama yapmak zorunda kaldı. Açıklama aynen şöyle:
'Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler.
Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz.
Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz…
Anayasa'nın 138'inci maddesi çerçevesinde tüm kişi, kurum ve kuruluşlar ile yazılı ve görsel basın organlarının yargı bağımsızlığına saygı göstererek, yargılama süreçlerine müdahale içeren, hakimlere emir ve talimat niteliği taşıyan her türlü eylem ve söylemden kaçınması Anayasal zorunluluktur'.
Sayın HSYK! Vatandaş kanunlarda yazan görev tanımınızı merak etmiyor. Alınan kararların bu yazılı metinlerle 180 derece zıt düşmesinin nedenini merak ediyor.
Bir cevabınız var mı?
Sonuç
"Mahkemenin yaptığı, Gülşen'in yaptığından çok daha büyük bir suç. Gülşen hakaret etti; mahkeme, hukuku katletti"
(BTP Lideri Hüseyin Baş)
- Peygamber Efendimizin doğum günü / 03.09.2025
- Tek parti iktidarı fakirden alıp zengine veriyor / 01.09.2025
- Yandaş medya nereye koşuyor, yargı ne yapıyor? / 31.08.2025
- Bu zafer öyle üç satır ile gerçekleşmedi, bakın nasıl gerçekleşti? / 30.08.2025
- Öcalan-Kandil- DEM açık, AKP-MHP kapalı oynuyor / 29.08.2025
- Bugüne kadar hangi asker veya askerler anayasa yaptı? / 28.08.2025
- Gereğini yapmanız için daha kaç bin Müslümanın ölmesi lazım? / 27.08.2025
- ‘Terörsüz Türkiye’ komisyonu ilk görevini tamamladı / 25.08.2025
- Filistin’den, Erdoğan’a 3 mektup / 24.08.2025