logo
07 EYLÜL 2025


Senyoraj (efendilik) hakkı

18.05.2017 00:00:00
Senyoraj (Seignorage) kavramının ortaya çıkışı Ortaçağ'da olmuştur.
Kelime anlamı olarak "efendilik" ya da "hükümranlık anlamına gelmektedir.
Ortaçağ'da, Feodalizm (derebeylik) siteminin hakim olduğu dönemlerde, derebeylerinin, teb'asında bulunan halkın emek ve üretimi karşılığı basarak bunu kendi ceplerine atmalarına senyoraj (efendilik) hakkı denilmiştir. 
Feodal sistem küçük ölçekte bir sömürü sistemidir. Bu anlayışa göre derebeyleri efendi, halk ise sömürülmesi gereken kölelerdir. Bu sistemde derebeylerinin bitmek bilmeyen ihtirasları, halkın ezilmesine, zulüm çekmesine neden olmuştur.
Kapitalizm ise bu feodal sistemin gelişmiş halidir. Kapitalizmle, Ortaçağ'da küçük ölçekte yapılan sömürü, küresel bir boyut kazanmıştır. Kapitalist mantık, senyoraj gelirini, tüm dünyanın emek ve üretimi karşılığı para basıp, bunu cebine atma hakkı olarak görmektedir.
Hatta biraz daha abartmışlar, dünya üretiminin kat kat fazlası meblağlarda dünya insanlığını faizle borçlandırmışlar, insanları modern birer köle, devletleri ise modern "manda"lar, köle devletler haline dönüştürmüşler. 
Bugün bu kadar modern görünümün altında, teknolojik makyajın arkasında sömürülen köleleşmiş milletler ve devletler vardır. Kapitalizmde, birkaç aileden oluşan kapitalist çevreler efendi, tüm dünya insanlığı da köledir.
Zaman içinde kapitalizmin küresel sömürüsü karşısında dünya genelinde sesler yükselmeye başlamıştır. Bu isyanın tehlikeli boyutlara ulaşmasını istemeyen kapitalist çevreler, ekonomiye bakış açısını değiştirmeden yani "kaynaklar sınırlı, ihtiyaçlar sınırsız" temel yanlışından vazgeçmeden kontrollü bir sistem daha çıkartmışlar, Sosyalizm?
Araştırdığınızda göreceksiniz ki, Sosyalizmin temel mantığını ortaya atanlar da Kapitalizm gibi Yahudi kökenlidir. Sosyalizmde, devlet putlaştırılmış, devleti idare eden bir grup kendisini efendi ilan etmiş, halk yine sömürülmüş ve yoksullukta, yoklukta eşitlenmiştir.
Peki, Prof. Dr. Haydar Baş'ın dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli (MEM) senyoraj hakkına nasıl bakmaktadır?
MEM, Prof. Dr. Haydar Baş'ın 1980'li yıllarda ifade ettiği, "maddeye esir olmayan, maddeyi esir alan bir insan" anlayışının bir ürünüdür.
MEM, sisteminin merkezine parayı, devleti, belirli çıkar çevrelerini değil, bizzat insanı koymuştur, dünyada "insan merkezli" olan tek ekonomik sistemdir.
Özelde Türk milleti ve Türkiye için üretilmesine rağmen, insanın fıtratı ve ihtiyaçları ülkelere ve kıtalara göre asla değişmeyeceği gerçeğinden yola çıktığımızda, MEM sadece Türk milleti için değil, tüm insanlık için tek çıkış yoludur.
Bu sebepten dolayı MEM'in tüketimi teşvik projeleri, ABD'de başlayan küresel krizin en yoğun yaşandığı 2008 yılında 120'yi aşkın ülke için can simidi olmuştur.
Bu sebeple bugün 4 milyar insan Sayın Baş'ın modeli sayesinde karnını doyurmaktadır, sırtını giydirmektedir.
MEM'de senyoraj hakkı, emek ve üretim karşılığı paranın basılması ve bu paranın vatandaşın cebine konulması anlamına gelmektedir.
Yani MEM'e göre para, milletin parasıdır, efendi olan millettir, vatandaştır.
Devlet milletin kölesidir. Devlet bir taraftan senyoraj gelirinin büyük bir bölümünü sosyal devlet projeleriyle vatandaşının cebine koyarken, diğer taraftan elde ettiği geliri de vatandaşına hizmet için kullanır.
Yani devlet millet için vardır, devletin bütün kurumları, yetkilileri milletin hizmetkarıdır.
Millet efendidir.
Prof. Dr. Baş'ın ifadesiyle, "Kapitalizmde kapital sahipleri kendine çalışır, devlet ve millet de bunlara çalışır; Sosyalizmde devletin gücünü elinde bulunduran bir irade kendine çalışır, millet de bu iradeye çalışır; MEM'de ise millet kendine çalışır, devlet de millete çalışır." 
Prof. Dr. Haydar Baş, yıllardır bizlere "efendi" olmanın projesini her türlü bilimsel gerçeklikle sunarken, bizler kapitalist çevrelerin taleplerini yerine getirenlerin peşinde koştuk.
Efendi olmak varken, kendi elimizle, kendi oyumuzla köle olmayı tercih ettik.
Ve nihayet kendi kendimizi zifiri karanlık bir kuyuya attık.
Dünyanın yarı nüfusu Prof. Dr. Baş'ın görüşleriyle hayat bulurken, bizler zifiri karanlık kuyuda debelenip duruyoruz.
İçinde bulunduğumuz girdabı ne zaman fark edeceğiz, ne zaman ayıkacağız?
Ne zaman çözümün kapısına geleceğiz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
İstanbul'da okula dönüş alarmı
Çok sayıda tedbir alındı
Erdoğan'ın devlet hazinesinde verdiği para ile açılmıştı
Akdamar'daki Ermeni ayini sona erdi
Balıkesir'de 4.9 büyüklüğünde depremde
Deprem anı saniye saniye kamerada
'Türkiye’de herkese aynı hukuk işlemiyor'
BTP liderinden çarpıcı açıklamalar
Çoban krizi büyüyor
130 bin TL maaşa çoban bulunamıyor
Rusya yine Ukrayna'yı vurdu
Bugüne kadarki en büyük saldırı
Okullar açılıyor
Milyonlar ders başı yapacak
Gazze'de can kaybı 64 bin 368'e yükseldi
İslam devletlerinden tek bir adım yok
'Bu dava siyasi değildir' demişti
Alaattin Köseler yeniden tutuklandı
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik iddialar emniyete uzandı
Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan hakkında gözaltı kararı
Yenidoğan Çetesi davasında ara karar
3 sanığa tahliye
Alaattin Köseler'in tahliye kararına yapılan itiraz kabul edildi
Köseler yeniden gözaltına alındı
Binlerce çalışan işini kaybediyor!
Hazır giyim sektörü komada
Kayyuma karşı kritik hamle
CHP 21 Eylül'de kurultay yapacak
Yüzde 50 faizle üretim yapılmaz!
Sanayici son kerteye geldi
İstanbul'da okula dönüş alarmı
Çok sayıda tedbir alındı
Erdoğan'ın devlet hazinesinde verdiği para ile açılmıştı
Akdamar'daki Ermeni ayini sona erdi
Balıkesir'de 4.9 büyüklüğünde depremde
Deprem anı saniye saniye kamerada
'Türkiye’de herkese aynı hukuk işlemiyor'
BTP liderinden çarpıcı açıklamalar
Çoban krizi büyüyor
130 bin TL maaşa çoban bulunamıyor
Rusya yine Ukrayna'yı vurdu
Bugüne kadarki en büyük saldırı
Okullar açılıyor
Milyonlar ders başı yapacak
Gazze'de can kaybı 64 bin 368'e yükseldi
İslam devletlerinden tek bir adım yok
'Bu dava siyasi değildir' demişti
Alaattin Köseler yeniden tutuklandı
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik iddialar emniyete uzandı
Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan hakkında gözaltı kararı
Yenidoğan Çetesi davasında ara karar
3 sanığa tahliye
Alaattin Köseler'in tahliye kararına yapılan itiraz kabul edildi
Köseler yeniden gözaltına alındı
Binlerce çalışan işini kaybediyor!
Hazır giyim sektörü komada
Kayyuma karşı kritik hamle
CHP 21 Eylül'de kurultay yapacak
Yüzde 50 faizle üretim yapılmaz!
Sanayici son kerteye geldi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.