Bir lider, milletini millet yapan milli ve manevi bütün değerlerle bütünleşmelidir. Bu değerleri bir elbise gibi giymeli, özünde yaşamalı ve şartlar ne olursa olsun onları korumalıdır.
Bir lider, milletinin her bir ferdiyle empati kurabilmelidir. Onların halleriyle hallenmeli, dertleriyle dertlenmeli ve amacı, onların problemlerini çözmek, onların kurdukları hayalleri gerçekleştirmek olmalıdır.
Hatta bütün bu özellikler, anlık olaylar karşısında bir refleks olarak ortaya çıkmalıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, İstanbul'da işgalci İngiliz gemilerini görür görmez, "Geldikleri gibi giderler" diyerek bir refleks ortaya koyması, Susurluk'ta önü uzun namlulu silahlarla çevrilen Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Ben devletim, devlet benim" diye haykırması işte bu liderlik vasfının bir göstergesidir.
Türk milleti olarak sevinmeliyiz ki dün olduğu gibi bugün de böyle bir Liderimiz var, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı, siyasetin delikanlısı Hüseyin Baş.
"Gururla söylüyorum, Ben Haydar Baş'ın oğluyum. Koltuğun hayrını görmeye değil, hakkını vermeye geldim" diyen ve Genel Başkan olduğundan bu güne gerçekten koltuğun hakkını veren genç bir lider gördük karşımızda.
Gündeme dair yaptığı tespitler, sorunlara ürettiği doğru çözümler, haksızlıkların karşısındaki dik duruşu, milletiyle kurduğu empati gerçekten takdire şayan.
Güncel örnekler vermemiz gerekirse;
Bildiğiniz gibi Azerbaycan, 44 gün süren Dağlık Karabağ Savaşı'ndan büyük bir zaferle çıkınca, Ermenistan'ın mağlubiyetini resmen bir anlaşmayla kabul ettiği 10 Kasım tarihini "Zafer Günü" olarak ilan etmişti.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, dün sosyal medya hesabından yayımladığı mesajında bu günün Atatürk'ün vefat günü olduğunu ve bir bayram olarak kutlanmasının doğru olmayacağını uygun bir şekilde ifade etti.
Sayın Baş, mesajında şunları söyledi:
"Bayrakları yarıya indirdiğimiz gün öte yandan zafer mi kutlayacağız? Karabağ Zaferi Türk'ün Milli Mücadelede ilham kaynağı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e armağan edilmelidir."
Bu mesaj yayımlandıktan hemen sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bu mesajı aldı ve Zafer Günü'nün tarihini değiştirerek 10 Kasım değil, 8 Kasım olacağını ilan etti.
Gerekçe olarak da, Azerbaycan devlet ajansı Azertag'ın yayımladığı açıklamada, Azerbaycan'ı tüm kalbiyle seven ve "Azerbaycan'ın sevinci sevincimiz, kederimiz kederimizdir" diyen Atatürk'ün her bir Azerbaycanlının kalbinde yer edindiği ve büyük saygıyla anıldığı belirtildi.
İşte bu. Kurucu Liderini her dem yaşayan bir Liderin duyarlılığı ve onun önerisini dikkate alan başka bir Liderin onurlu bir kararı.
İşte aradığımız dünya tablosu bu, beklediğimiz paslaşma bu.
Lider milletiyle empati kurmalı dedik.
Dün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ydü.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, bu günün önemi ile ilgili çok anlamlı bir mesaj yayımladı. Sayın Baş mesajında şu dikkat çekici cümleleri ifade etti:
"Engeller birlik, beraberlik ve sevgiyle aşılır. Yeter ki biz engel olmayalım."
"Unutmamalıyız ki her birey yarının engellisi olabilir. Bundan dolayı her daim empati yapmak ve engelli kardeşlerimize kol kanat gerip sevgimizi aşılayarak hayat mücadelelerini devleştirmemiz lazım."
"Bu günün adını sevgi günü olarak yapmakta büyük fayda var. Çünkü ağaç su ve güneşle yeşerir. Her engelli kardeşimiz de sevgiyle yeşerir."
"Biz iktidarımızda Milli Ekonomi Modeli'nin gereği olarak bütün engelli vatandaşlarımızı maaşa bağlayacağız. Rahat bir hayat sürmelerini sağlayacağız."
"Biz bir şeyleri kazanmak istiyorsak sevgimizi aşılayalım. Diğerleri kendiliğinden gelecektir."
Bugün engelli kardeşlerimizin en büyük ihtiyacı sevgidir, kol kanat gerilmesidir, karşılaştıkları tüm engellerin önlerinden kaldırılması, yani engelsiz bir hayattır ve hiç kimseye muhtaç olmayacakları bir gelirle beraber yaşam mücadelesinde onurlu ve güçlü olabilmektir.
Bütün bunların gerçekleşmesi için kendileriyle empati kuran, hallerini iyi anlayan bir Lidere ihtiyaçları var. Ve aradıkları Lider bugün var: Siyasetin delikanlısı Hüseyin Baş.
Bu Liderin, toplumun her kesimiyle, işçisiyle, memuruyla, çiftçisiyle, kadınıyla, erkeğiyle, çocuğuyla, genciyle, yaşlısıyla empati kurabilme ve her birinin sorunlarına çözüm olabilme yeteneği var.
Lider burada, millet nerede?
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024