Türk siyasi tarihinde görülmemiş bir anket sonucu:
Vatandaşların yüzde 68'i, siyasetten umudunu tamamen yitirmiş.
Bu oran şu ana kadar yaşanmış tüm kriz dönemleri de dahil, en yüksek seviyeler olarak tanımlanıyor.
Bir bakınız sağınıza solunuza.
Yüzü gülen, tebessüm eden bir Allah kulu var mı?
Geleceğe dair en başta gençler olmak üzere, hiç kimsenin en ufak bir umudu kaldı mı?
Bu ülkede her şeyin başı olan tarım sektörünü ayakta tutmaya çalışan vatandaşlarımızın bankalara olan borcu, yaklaşık 700 milyar TL.
Vatandaşımızı canından bezdiren icralık dosya sayısı, adeta dudak uçuklatacak düzeye ulaştı.
İcra ve iflas dairelerindeki dosya sayısı, toplam 38 milyon 969 bin 260'a ulaştı.
Elbette ki bunlar son rakamlar bile değil.
Vatandaşların bankalara borcu 24,2 milyar lira artarak, 3,1 trilyon lirayı buldu.
Kredi kartı borçları ise, 1.5 trilyon lirayı geçti.
Türkiye'nin iç ve dış toplam borç tutarı ise, yaklaşık 700 milyar dolar.
Ancak ne var ki, son yıllarda borçların gerçek rakamlarına erişebilmek oldukça zor hatta imkânsız gibi.
Böylesine ağır bir yıkım altında bırakılan Türk ekonomisi, uygulanan hatalı politikalar dolayısıyla yerini çok daha büyük bir felakete bırakabilir değerlendirmeleri yapılıyor.
Sıcak para aptallığını terk edin!
Dövize dayalı saçma ekonomi anlayışından süratle çıkılması lazımdır.
Yüksek faiz uygulamalarından tümüyle vazgeçilerek, kademeli olarak sıfıra yakın bir noktaya kadar indirimlere devam edilmelidir.
2001 yılında yapılan ve Derviş yasaları olarak anılan tüm uygulamalara son verilmelidir.
Özelleştirilmelerden tümden vazgeçilmeli, stratejik kurumlar başta olmak üzere diğer büyük yatırımları kapsayan KİT'ler, hiçbir güçten çekinmeden devletleştirilmelidir.
Devletin Sosyal Devlet-Milli Devlet olma vasfına kavuşturulması için, tüm partilerden fikir alınmalıdır.
22 yılda 563 milyar dolar faiz ödenmesine sebebiyet veren tüm Maliye Bakanları, mutlaka yargılanmalıdır.
Bir daha aynısı tekrar etmesin diye, bu konu Anayasal düzenleme ile garanti altına alınmalıdır.
Mehmet Şimşek yönetimine son padişah misali, bir dakika bile beklemeden son verilmelidir.
Kendisi isterse gemi ile isterse uçak ile ülkeyi terk edebilir!
Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan'ın göz kırptığı Şangay İş Birliği Teşkilatına girilmesi gerektiği konusu, mutlaka devlet politikası haline dönüştürülmeli ve gereği yapılmalıdır.
Ancak bir taraftan ayağımıza dolanan AB ve NATO prangası, diğer taraftan ise Şangay'a girilmesi nasıl olacak sorusuna, Ankara yanıt bulmalıdır.
Doğrusu ise, Avrasya birliğidir.
Türk devletler birliğidir.
Türk devletler Kuvvetleri'nin ikamesidir.
Türkiye artık bir yol ayrımına gelmiş ve seçimini yapmak için acele etmesi gerektiğinin farkına varmalıdır.
Küresel ölçekteki ekonomi sarmalı bizi ürkütmemeli, Türkiye'nin gücünün çok daha fazla olduğu özgüveni ile hareket edilmelidir.
Mademki vatandaş siyasetten umudunu kesmiştir, o halde ekonomiyi yeniden dizayn etmek için kolları sıvamalıdır.
Mevcut ekonomi bilimine ait alışkanlıklar, başta eğitim müfredatı olmak üzere diğer tüm alanlarda devre dışı bırakılmalıdır.
Vatandaşımızı karabasan gibi ezen ve ülkemizi bölünmenin eşiğine getiren bu türden ekonomik uygulamalardan, hiç şüphe duyulmadan vaz geçilmelidir.
Tüm bu anlattıklarım şayet bir gün gerçekleşirse, o takdirde ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ideali "Tam bağımsız Türkiye" gerçekleşmiş olacaktır.
Bunları yapacak devlet aklı ve pratik zekası, biz Türklerde fazlası ile mevcuttur.
Hiçbir şekilde karamsar olmaya gerek yoktur.
Türkiye'de tüm bunları hayata geçirmek için gerekli olan tek şey, milli bir anlayış ve çağlar üstü bir modeldir.
Kritik soru şu:
Tüm bunların yapılmasına olanak sağlayacak kusursuz model var mı, varsa nerededir?
Cevap veriyorum:
Evet, böyle bir model var ve hem de Ankara'nın tam göbeğinde.
Daha fazla detay vermeme gerek yok sanırım.
Böyle bir ülke olsun hayali kuranların gideceği yer veya davet edeceği isim; BTP lideri Hüseyin Baş'tır.
Hepsi ve daha fazlası onda mevcuttur.
Ne dersin Sn. Cumhurbaşkanım!
Türkiye kurtulsun istemez misin?
Bir tarafta kurtuluşun açık adresi, diğer tarafta yaklaşan sosyal patlama!
Biz bu ülkeyi canından çok aziz bilen Atatürk sevdalıları olarak, tam zamanında uyarı görevimizi yapıyoruz.
Allah korusun bir oldubitti ile karşı karşıya kalabiliriz.
İşte o zaman bizi kurtaracak başka bir Atatürk de bulamayız!
Bu arada bugün Kurban Bayramı'nın birinci günü olması hasebiyle, tüm milletimizin bayramını en içten duygularımla kutluyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hacı Gaydan / diğer yazıları
- Haine hain demeyen, HAİNDİR! / 15.05.2025
- Özgür Özel’in yapması gerekenler! / 14.05.2025
- Ümmetçilik değil, Muaviye’cilik! / 13.05.2025
- Kötü gidişin sorumlusu millettir! / 12.05.2025
- Türkiye ittifakı kurulsun / 05.05.2025
- Kıbrıs Türkiye’ye katılmalıdır / 04.05.2025
- Şehitlere sor süreci / 30.04.2025
- Kapitalist sistem seni de yutar Mehmet Şimşek / 28.04.2025
- İstanbul’un nüfusu beka sorunu olmuştur! / 27.04.2025
- Türk olduğumuzu hatırlayalım! / 24.04.2025
- Özgür Özel’in yapması gerekenler! / 14.05.2025
- Ümmetçilik değil, Muaviye’cilik! / 13.05.2025
- Kötü gidişin sorumlusu millettir! / 12.05.2025
- Türkiye ittifakı kurulsun / 05.05.2025
- Kıbrıs Türkiye’ye katılmalıdır / 04.05.2025
- Şehitlere sor süreci / 30.04.2025
- Kapitalist sistem seni de yutar Mehmet Şimşek / 28.04.2025
- İstanbul’un nüfusu beka sorunu olmuştur! / 27.04.2025
- Türk olduğumuzu hatırlayalım! / 24.04.2025