logo
05 ARALIK 2025


Tercihimiz kaos mu barış mı?

26.02.2020 00:00:00

Sistemleri çöken ve para hakimiyetleri biten kapitalist ülkeler başta ABD olmak üzere bir takım kirli senaryolarla dünyayı kaos ve karmaşaya itip, bu toz duman içinde sömürü politikalarını devam ettirmenin planlarını yapıyorlar.

Ama bir şeyi gözden kaçırıyorlar, dünya artık kaos ve karmaşa değil, barış ve uzlaşı istiyor. Barış ve uzlaşı da lafla, reklâmla olmaz, bu bir sistem işidir, ekonomik altyapı işidir. Bugün bölgemizde ve dünyada her zamankinden daha fazla Atatürk'ün "yurtta sulh, cihanda sulh" anlayışına ihtiyaç var.

Gönül ister ki, bu barış ve uzlaşının bayraktarlığını Türkiye ve Türk milleti yapsın ama yaşanan ekonomik ve siyasi bağımlılıklar sebebiyle, mevcut anlayışla bu zor ve imkânsız…

 Şu bir gerçek ki, Türkiye olarak uyguladığımız bağımlı ve borca dayalı kapitalist anlayışla kaos ve karmaşayı körükleyenlerin ekmeğine yağ sürmeye devam etmek de elimizde, dünyaya barış ve uzlaşının nasıl geleceğinin çözümlerini ortaya koyan ve içimizden biri olan Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni uygulamak da elimizde… Hem ABD'nin dolarına bağımlı olup, hem de bölgemizde ve dünyada ABD'den bağımsız bir politika ortaya koyabilmek mümkün değil…

"Borç alan emir alır" der atalarımız, doğrudur. Ekonomik bağımsızlığımıza kavuşacağız ki, emir almaktan kurtulalım ve her konuda gerçekten "yerli ve milli" politikalar üretebilelim.

BRICS devletleri, başta Rusya ve Çin olmak üzere kapitalizmin kölesi ve fasoncusu durumundaydılar. ABD'nin boyalı kâğıdına, dolarına, tüm emek ve üretimlerini, milletlerine ait olan değerlerini teslim ediyorlardı. Taa ki, 2005 yılında Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ortaya çıkana kadar…

Bu tarihten sonra BRICS devletleri MEM'in projelerini bir bir uygulamaya başladılar. Rusya'nın ilk devreye koyduğu MEM projesi "doğum parası" idi.

Hatırlarsanız, MEM'de her doğan çocuk için ailesine devlet eliyle doğum parası verilmesi gerektiği ifade ediliyordu ve 2005 yılı rakamlarıyla bu yardım 15 bin TL idi.

Rusya'nın da en büyük sorunlarından birisi, dağılan aileler sebebiyle doğumların azalması ve nüfusun yaşlanmasıydı. 

Rusya bu projeyi ivedilikle hayata geçirdi ve büyük bir netice elde etti. O gün bugündür de bu projeyi, rakamları da güncelleyerek devam ediyor. Bu konuda son bilgiler önceki gün basın organlarına yansıdı. 

Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma, ailede doğacak ilk çocuk için de "annelik sermayesi" verilmesini öngören yasa değişikliğini onayladı. Bu değişiklikle, önceden "çok çocuk" için verdiği desteğini "tek çocuk" için de verme kararı aldı.

Değişiklik, "annelik sermayesi" (matkapital) uygulamasının kapsamının 2026 yılına kadar genişletilmesini beraberinde getiriyor. İlk doğan çocuk için 466 bin (44 bin TL), ikinci çocuk içinse 616 bin ruble (59 bin TL) destek öngörülüyor.

Rusya'da Annelik Sermayesi programı ilk kez 2007 yılında başlatılmıştı. 2018 sonu itibarıyla program kapsamında devlet desteği alan aile sayısı 6,4 milyon. Bu ailelere verilen yardımın toplam büyüklüğü ise 2,34 trilyon ruble (36,5 milyar dolar).

Rusya, ailelere ilk çocuk için yapılan para yardımları bütçesini de arttırıyor. Yeni üç yıllık bütçede söz konusu yardım için tahsis edilen kaynağın üç katına çıkarılması planlanıyor.

2020 yılında ilk çocuk yardımı kapsamında ailelere ödenecek toplam para miktarı 150 milyar ruble (13 milyar TL). 2019'da bu amaçla ayrılan para 50 milyar ruble idi. 

2020 yılında uygulamadan 1 milyon civarında ailenin yararlanması bekleniyor. 2019'da bu sayı 379 binde kalmıştı.

Rusya bu proje gibi onlarca MEM projesini hayata geçirdi ve hepsinden ciddi faydalar elde etti. MEM'in tarım projeleriyle tarımını güçlendirdi, bugün dünyanın bir numaralı tahıl ihracatçısı konumuna yükseldi. Yine Çin'le birlikte MEM'in Milli Paralarla Ticaret formülünü 2008 yılından itibaren uygulayarak ABD'nin dolar hâkimiyetini bitirdi. 27 Şubat 2013 tarihinde de (yarın 7'inci yıldönümü) MEM'in sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'ı, kurmay kadrosu ile birlikte Rusya parlamentosu Duma'ya davet ederek, O'nun 6 saat Modelini anlatmasını sağladı.

Ve Duma'da gerçekleşen bu MEM oturumundan sonra da MEM'i tümüyle uygulama kararı aldı. 

Çin de bir hafta sonra MEM'i ekonomisinin merkezine aldı.

Batılı ülkelerin küresel kuruluşlarının temsilcileri sık sık, BRICS devletlerinin dünyanın yeni denge merkezi olduğundan ve geldikleri zirve konumdan bahsediyorlar.

En son NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, 56'ncı Münih Güvenlik Konferansı'nda bu konuda önemli itiraflarda bulunmuştu. Stoltenberg, Batı'nın daha iddialı bir Rusya'nın rekabetiyle karşı karşıya kaldığını belirtmişti. Rusya'nın etki alanını genişletmeye çalıştığına dikkati çeken Stoltenberg, Rusya ile diyaloğun önemine değinerek, "En büyük komşumuzla (Rusya) daha iyi bir ilişki kurmaya devam ediyoruz" demişti.

NATO'nun kuruluş ve varlık nedeninin "Rusya düşmanlığı" olduğu dikkate alındığında NATO'nun en tepesindeki ismin bu açıklamaları gelinen noktayı özetliyor.

NATO Genel Sekreteri'nin Çin'le ilgili de önemli itirafları var. NATO'nun değişen 'küresel güç dengesinde' rekabetle karşı karşıya kaldığına işaret eden Stoltenberg, "Çin, yakında dünyanın en büyük ekonomisi olacak. Zaten dünyanın ikinci en büyük savunma bütçesine sahip. Ülke, yeni yeteneklere büyük yatırım yapıyor" ifadelerini kullanmıştı.

Sözde stratejik müttefikimiz ABD ve üyesi olup da hiçbir fayda elde edemediğimiz NATO'nun durumu bu; peki, yıllardır hayaliyle avutulduğumuz AB'nin durumu ne?

Prof. Dr. Baş, "15 yıl içinde dağılacaktır" dediği AB, İngiltere'nin ayrılmasıyla dağılmış oldu.

Şimdi de bütçe krizi yaşıyorlar, bir türlü anlaşamıyorlar.

AB bütçesi için birkaç gün önce olağanüstü AB zirvesi toplandı ve bütçede uzlaşı sağlayamadılar.

Yetkililerin ifadesiyle, "Olağanüstü zirve, çok sayıda çabaya ve gece yapılan görüşmelere rağmen maalesef sonuçsuz kaldı. Önümüzdeki 2021-2027 yılları için Avrupa bütçesinin boyutu ve dağıtımı konusunda anlaşamadık."

Gördüğünüz gibi ABD de, AB de, NATO da bitmiştir.

Kendilerine faydaları yok ki Türkiye'ye olabilsin.

Türkiye olarak hala onların peşine takılıp, oluşturdukları kaos ve karmaşanın bir parçası olacağımıza, MEM'in oluşturduğu barış ve uzlaşı atmosferine dahil olmalıyız. Bizi kirli emelleri uğruna kullanmalarına artık müsaade etmemeliyiz.

Yoksa iş işten geçmiş olacak. Unutmayalım ki bu kaos ve karmaşa planlarının BOP kapsamında bir hedefi de Türkiye'dir. 

Hatta Sayın Baş'ın ifadesiyle, "Asıl hedef Türkiye'dir."

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Hakem kararları maça gölge düşürdü
Galatasaray Samunspor'u 3-2 yendi
Pembe tablo çizdi
'Enflasyon düşüyor, düşmeye devam edecek'
Büyük kongre Pazar günü
'İstikbal Biziz, Biz Geleceğiz'
Bürokratlara zam kararına tepki
'Dar gelirli sürünüyor böyle olmaz'
Bahis ve şike soruşturması
Futbolcular, hakemler, başkanlar, yorumcular..!
Futbolda bahis skandalında yeni dalga operasyon
Ahmet Çakar, çok sayıda profesyonel futbolcu ve yönetici gözaltında
Mersin'de maaşlarını alamayan işçiler, adliye önünde toplandı
Bazı çalışanları müstehcen fotoğraflarla tehdit etmişler
11. Yargı Paketi, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi
Kovid 19 düzenlemesi onaylandı
İsrail hükümetinin Gazze'de kirli planları
Suç örgütü lideri Ebu Şebab'ı desteklemiş
BM'den 'Ukrayna savaşı' açıklaması
"Ateşkese yakın olduğumuzu hissetmiyoruz"
Suriye ile SDG çatıştı
Entegrasyon olacaksa çatışma niye?
Yeni vergi düzenlemeleri TBMM'de kabul edildi
Tapuda eksik harç ödeyen yandı!
Adliyedeki skandal soygununun görüntüleri ortaya çıktı
Emanetteki altınları market arabasıyla götürmüş
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Emanete riayet
Teröristbaşıyla ne konuştular?
Tutanak özeti komisyonda okundu
Hakem kararları maça gölge düşürdü
Galatasaray Samunspor'u 3-2 yendi
Pembe tablo çizdi
'Enflasyon düşüyor, düşmeye devam edecek'
Büyük kongre Pazar günü
'İstikbal Biziz, Biz Geleceğiz'
Bürokratlara zam kararına tepki
'Dar gelirli sürünüyor böyle olmaz'
Bahis ve şike soruşturması
Futbolcular, hakemler, başkanlar, yorumcular..!
Futbolda bahis skandalında yeni dalga operasyon
Ahmet Çakar, çok sayıda profesyonel futbolcu ve yönetici gözaltında
Mersin'de maaşlarını alamayan işçiler, adliye önünde toplandı
Bazı çalışanları müstehcen fotoğraflarla tehdit etmişler
11. Yargı Paketi, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi
Kovid 19 düzenlemesi onaylandı
İsrail hükümetinin Gazze'de kirli planları
Suç örgütü lideri Ebu Şebab'ı desteklemiş
BM'den 'Ukrayna savaşı' açıklaması
"Ateşkese yakın olduğumuzu hissetmiyoruz"
Suriye ile SDG çatıştı
Entegrasyon olacaksa çatışma niye?
Yeni vergi düzenlemeleri TBMM'de kabul edildi
Tapuda eksik harç ödeyen yandı!
Adliyedeki skandal soygununun görüntüleri ortaya çıktı
Emanetteki altınları market arabasıyla götürmüş
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Emanete riayet
Teröristbaşıyla ne konuştular?
Tutanak özeti komisyonda okundu
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.