ABD Başkanı Trump'ın başkanlık seçimi yarışını beraber yürüttüğü, ardından da Hükümet Verimliliği Departmanı'nın (DOGE) başına geçirdiği ABD'li milyarder Elon Musk'tan ABD'nin ekonomik durumuyla ilgili ilginç açıklamalar geldi.
Musk, federal harcamaları azaltmanın bir zorunluluk olduğunu belirterek, bütçe açığı konusunda bir şey yapılmaması halinde ABD'nin iflas edeceğini ifade etti.
Sadece ulusal borcun faiz ödemelerinin Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) bütçesini aştığına işaret eden Musk, "Savunmaya çok para harcıyoruz. Ancak bu böyle devam ederse, ülkeyi iflas ettireceğiz" dedi. Musk, "Federal harcamaları azaltmak bizim için isteğe bağlı değil, zorunluluk" değerlendirmesinde bulundu.
DOGE'nin bazı bulgularına da değinen Musk, bürokraside görünüşte yılda birkaç yüz bin dolar maaş alan ancak bulunduğu pozisyondayken bir şekilde on milyonlarca dolarlık servet biriktirmeyi başaran epeyce insan olmasının kendilerine tuhaf geldiğini anlattı. Ayrıca Musk, Sosyal Güvenlik ödemesi alan bazı kişilerin ise 150 yaşında olduğunu iddia etti.
Şu anki ABD yönetiminde önemli bir konumda bulunan ve Trump'ın görüşlerini birinci derecede dikkate aldığı Musk'tan gelen bu itiraf niteliğindeki açıklamalar dikkat çekici. Musk, aşırı bütçe harcamalarından, bütçe açıklarından ve yolsuzluklardan dem vuruyor. İşte neoliberal kapitalist sistemin kalesi olan ABD'nin durumu.
Musk sadece ekonomi sahasında uyarılarda bulunmuyor, ülkedeki demokrasinin durumunu da anlatıyor.
DOGE'nin amacının demokrasiyi yeniden tesis etmek olduğunu belirten Musk, halktan hükümete doğru iyi bir geri bildirim hareketinin olmaması ve bürokrasinin egemenliğinin olması halinde demokrasinin anlamının kalmayacağını söyledi.
Musk, "Eğer insanlar oy kullanamıyor ve iradelerinin Başkan, Senato ve Temsilciler Meclisi gibi seçilmiş temsilcileri tarafından belirlenmesini sağlayamıyorlarsa, o zaman demokraside değil, bürokraside yaşıyoruz demektir" dedi ve bürokrasinin halka karşı sorumlu olması gerektiğini savundu.
ABD'de demokrasi yok ki, demokrasinin yeniden tesis edilmesinden bahsediyor, ülkenin demokraside değil, bürokraside yaşadığını en üst mevkiden itiraf ediyor.
Türkiye'deki Amerikan hayranlarına duyurulur; sizin ABD'yi savunduğunuz kadar Amerikalılar ABD'yi savunmuyor. Görüldüğü gibi bizimkiler kraldan çok kralcı!
Musk'ın ABD iflasa gidiyor uyarılarından sonra Trump hiç durur mu, o da bu açıklamalara paralel açıklamalar yapmaya başladı.
Trump, ABD olarak eğitim başarı sıralamasında dünyada 40., ancak öğrenci başına maliyet konusunda 1. olduklarını belirterek, "Eğitim Bakanlığı'nın derhal kapatılmasını istiyorum" dedi. Kurum çalışanlarının işe gelmediğini çünkü hepsinin evden çalıştığını söyleyen Trump, "Bu insanlar kovulacak. Çünkü hükümetimizi küçültmek zorundayız" diye konuştu.
ABD'yi eğitim konusunda diğer ülkelerle kıyaslayan Trump, "Norveç, Danimarka, İsveç. Bunu söylemekten nefret ediyorum ama Çin, ne kadar büyük olursa olsun, ilk beşte yer alıyor ve o bizim birincil rakibimiz" ifadelerini kullandı. Trump, "Yani 40. sıradaysak, bu gerçekten bir şeylerin yanlış olduğu anlamına gelir, değil mi?" diye sordu.
Washington DC'de devasa bir bürokrasi ve her yerde Eğitim Bakanlığı binaları olduğunu söyleyen Trump, "Bu arada, kimse işe gelmiyor. Çünkü hepsi evden çalışıyor, biliyorsunuz, 'evden çalışıyorlar'. Ve birçoğunun ikinci işleri var" dedi.
Trump, daha önce yaptığı açıklamada, Musk'a çok yakında Eğitim Bakanlığı'nı araştırma talimatı vereceğini söylemişti. Trump, olası usulsüzlüklere işaret ederek, "O da aynı şeyi bulacak. Sonra ben de orduya gideceğim. Orduyu kontrol edelim. Milyarlarca, yüz milyarlarca dolarlık dolandırıcılık ve suiistimal bulacağız. Ama kampanyamı bunun üzerine kurdum" şeklinde konuşmuştu.
Devletin harcamalarını küçültme noktasında radikal adımlar atan Trump, bir hamleyi de FED'e karşı yaptı. Trump faiz oranlarının indirilmesine dair çağrısını kendine ait sosyal medya platformu üzerinden yineledi. Trump, yayınladığı mesajda "Faiz oranları düşürülmeli, bu da önümüzdeki tarife düzenlemeleri ile el ele yürümelidir. Hadi Rock'n Roll yapalım Amerika!!" açıklamasında bulundu.
Trump'ın bu ve benzeri hamlelerine yönelik en dikkat çekici değerlendirmeyi Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş yaptı:
"Herkes bir şeyler söyleye dursun benim kanaatim Trump'ın asıl kavgası FED sistemiyle. Tıpkı kimsenin göremediği Keneddy'nin de asıl mücadelesinin FED'le olması gibi. Suikaste uğramasının asıl sebebi bence buydu. Dünya finans sistemi değişecek ve ülke olarak çok geç kaldığımız birçok şeyin aksine buna hızlı reaksiyon vermek durumundayız."
BTP lideri Baş, daha önce BTP'nin Gaziantep kongresinde yaptığı konuşmada Trump-FED kavgasıyla ilgili şunları söylemişti:
"Amerika'da Federal Reserv dediğimiz parayı üreten bir kurum var. Buna kısaca FED denir. Bu FED özel bir şirkettir, yani Amerika'nın parasını basan özel bir kuruluştur. Parayı FED basar ve karşılığında Amerikan halkı da, dünya da onlara borçlanır. Bununla birlikte FED'i yönetenler oturduğu yerden zenginleşir. Trump, FED'e 'Bizim milletimizin devletimizin parasını sen basamazsın, bizim devletimizin parasını devlet olarak ve Amerikan halkı olarak biz basarız' diyor. Trump'ın niyeti bu… Burada işte İngilizler devreye giriyor. Çünkü FED dediğin de, dünyadaki küresel kapitalist para sistemini kurgulayan da aslında temelinde İngiliz finans piyasaları, bunların patronları. Şimdi bunlar birbiri arasında bir kavga halinde ve Trump istiyor ki; sen bizim paramızı basma, FED'i biz devlet olarak özgürce yönetelim ve biz kendi paramızı basalım, kendi zenginliğimizi üretelim."
- Salih Müslim: YPG silah bırakmayacak / 13.03.2025
- YPG’nin silah bırakmayacağı kesinleşti / 12.03.2025
- Suriye'de bundan sonra birlik sağlanabilir mi? / 11.03.2025
- Bu faiz oranıyla, bu enflasyon mümkün mü? / 07.03.2025
- PKK bitecek mi, daha da güçlenecek mi? / 06.03.2025
- Teröristbaşının çağrısının muhatabı kim? / 05.03.2025
- Piyon olursan, muhatap da alınmazsın! / 04.03.2025
- Teröristbaşının çağrısı ne anlama geliyor? / 01.03.2025
- Duma’da tarihi MEM toplantısından 12 yıl geçti / 28.02.2025