Gerçek bir hayattan alıntı yapılarak, muhteşem bir film haline getirilmişti "Nefes" adlı film.
Sanırım Yüzbaşı rütbesinde olan asker çığlık atarcasına çok önemli gördüğü şu hatırlatmayı yapıyordu:
"Sen… Uyursan ölürsün!"
Sonuçta uyarılar dikkate alınmamış ve zaten tenekeden kulübe gibi olan karakola yapılan baskında birkaç askerin dışında herkes şehit olmuştu.
Tehlikeyi önceden gören bir komutan dinlenmiş ve emirleri harfiyen uygulanmış olsaydı, belki de kimsenin burnu kanamayabilirdi.
Ben bu uyarıları siyasi arenaya teşmil ettiğimde durumun farksız olmayacağını seziyorum.
Nasıl yani?
Çok basit canım kardeşim.
Akademik yazınca, bilimsel yazınca zaten vatandaş okusa bile meseleyi tüm yönleri ile takip edemediğinden ötürü çözümleyemiyor.
Biz de sadeleştirerek anlatıyoruz ki, maksat anlaşılsın.
Haydar Baş Bey'i hatırlayın! Partisini kurduğu 2001 yılından, 2020 yılına kadar vatandaşa sürekli aynı uyarıları yapmıştı.
"Ayık olun!..
Nihai hedef, Türkiye'dir.
Eğer dediklerimize kulak verilmezse, bir gün gelir, Irak gibi oluruz."
Tıpkı Yüzbaşı'nın uyarıları gibi.
Önce Irak konusunda uyardı Haydar Baş Bey. Hiç kimse oralı bile olmadı.
Sonuç: Parçalanmış bir Irak ve sınırları delik deşik bir Türkiye.
Suriye konusunda da en başta uyarmıştı. 'Sen de kim oluyorsun' dendi ve dinlenmedi.
Sonuç: 5 milyon mültecinin işgali. Verilen onca şehit. Ekonominin dibe çakılması…
Şaka gibi geliyor ama bunlar gerçek.
Vatandaşa meydanlardan seslendi ve noter tasdikli taahhütname verdi.
"Eğer dediklerimi yapamazsam, elimdeki tüm varlığımı alın" dedi.
Dinlenmedi, hatta alaya alındı. "Nereden vereceksin?", "Kaynağın var mı?", "Yaptırmazlar ki!"
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, "Ben ekonominin kitabını yazdım. Bu işi bilen tek adam benim.
Bana Türkiye'yi teslim etsinler, 1 yılda Avrupa'yı, 2 yılda Amerika'yı geçmezsem namerdim" dedi ve ekledi: "Sizden bir kereliğine mahsus emanet oylarınızı istiyorum. Ondan sonra yine partilerinize dönebilirsiniz."
Yine dinlenmedi.
Bu arada kaleme aldığı ve yenidünya düzenini şekillendiren, "Milli Ekonomi Modeli" tezini Ruslar almış ve kısmen uygulamaya koymuştu.
Ruslar, uygulamaya koyduğu "Milli Paralarla Ticaret" formülünü daha sonra bizimkilere pazarlayacaktı.
Oysa modelin bütünü ve orijinali Haydar Baş'ın elindeydi. Bunu bildikleri halde yine dinlemediler. Bırakın dinlemeyi, üzerine üzerine gittiler.
Milletimiz bütün bunları seyretti, seyretti ve uykuya daldı.
"Uyursan ölürsün"
Haydi kalk!
Son bir şans kaldı.
"Varlığımı Türkiye Cumhuriyeti devletinin bağımsızlığına adıyorum" diyen genç bir delikanlı yiğit var.
Hüseyin Baş Bey var.
İzleyin, kendiniz karar verin.
- MİT’in içinde MOSSAD ajanı var mı? / 16.06.2025
- Atatürk’e kumpas kuran alçak şerefsiz! / 11.06.2025
- Anayasa kalsın, lütfen siz gidiniz! / 06.06.2025
- Uzun dönem iktidar olmanın sırrı! / 05.06.2025
- Şara’ya suikast düzenlenecek, Kobani işbaşına getirilecek / 04.06.2025
- CHP-AKP-MHP-DEM aynı safta birleşti! / 03.06.2025
- En büyük darbe 24 Ocak kararlarıdır! / 02.06.2025
- 50 bin yıl yetecek enerji kaynağı: TORYUM / 29.05.2025
- Adaları veren Lozan değil, Osmanlı’dır! / 28.05.2025