Maliye Bakanımız, sevgili prensimiz Mehmet Şimşek, eğitim müfredatına 'Finansal okuma yazma' kavramının girmesi gerektiğini söyledi ve bu isim adı altında ders verilmesi için çaba harcadıklarını aktardı.
Yandı gülüm keten helva!
Bir gençliğimiz kalmıştı, onu da heba etmek için kovayla zehir taşıyorlar.
Ya arkadaş sen gerçekten ekonomiden anladığını mı zannediyorsun ki, birde gençleri eğiteceksin!
Maliye Bakanı olduğun günden bu tarafa millet sana beddua ediyor ama gözlerin kör, kulakların sağır olmuş adeta!
Zati şahaneleri bildiğiniz 'Düyûn-ı Umûmiye' komiserliği vazifesini görüyor lakin şaşılacak şekilde kendisini milli falan zannediyor.
Canım Bakanım, gün gelecek isminiz iktisat fakültelerinde en kötü uygulamaları gerçekleştiren şahıs olarak örnek gösterilecektir.
Gerçekten çok merak ediyorum, siz ne dediniz Sn. Cumhurbaşkanımıza da kendisini ikna ettiniz sahiden?
Cumhurbaşkanımız milli bir insandır.
Her ne kadar milliyetçiliği ayaklar altına aldım dese de, kim ne derse desin yine de kumaşında bu özellikler var.
O'nun yerinde olsam Türkiye'de tek kişi kalmasa, vallahi yine de sizi bu göreve getirmezdim.
Neden biliyor musunuz?
Çünkü sizin akıl hocalarınız ve ilham kaynaklarınızın hiç birisi, yerli ve milli karakterlerden oluşmuyor.
Ya kimlerden oluşuyor?
David Smith, Thomas Robert Malthus, ekono Ricardo, Alfred Marshall, John Maynard Keynes, Friedrich Hayek, Milton Friedman gibi yamyamlardan oluşuyor.
Bu insanların hiç birisi, insanlık kalkınsın ve gelişsin diye bir satırlık makale bile yazmamışlar.
Peki, ne yapmışlar?
Sonsuz ve sınırsız olan kaynakları sınırlı, sınırlı olan insan ihtiyaçlarını ise sınırsız olarak göstererek, insanlık suçu işlemişlerdir.
Çoğu papazlık geçmişi olan bu asalak takımının tarih boyunca dile getirdiği zırvalıklar, bugün insanlığın en onurlu geçmişe sahip milleti olan Türk milletinin evlatlarına, tek çıkış yolu olarak okutuluyor!
Bu manyak adamların ortaya koydukları iktisat teorilerini ve en iddialı oldukları konu başlıklarını ezbere biliyorum.
Hepsinin ekonomiye dair temel bakışları, bire bir aynı.
Küçük nüansların hiçbir önemi yok.
Siz daha en başta iktisada girişte yer alan, "Kaynaklar" başlığında çuvallıyorsunuz.
Kaynaklar kıt dediniz mi, gerisini toptan çöpe atın.
Faiz bir ekonomide ister bir olsun, isterse 50.
Ekonomilerde faizin varlığı, insan vücudundaki kanserli hücreler gibidir.
Azı-çoğu diye bir şey yoktur.
O bakımdan Sn. Cumhurbaşkanımızın, "Faiz sebep, enflasyon sonuçtur" şeklindeki açıklamalarıyla alay etmeye gerek yoktur.
Tek başına etken değildir ama yine de büyük bir etkendir.
Dolayısıyla, o gün söyledikleri doğruydu ancak, yaptıklarının hepsi baştan sona yanlıştı.
Yani anlayacağınız bu sistemle değil Erdoğan veya başkaca isimler, gökten melekler gelse sonuç aynı çıkacaktır.
Sistem baştan aşağı sakat ve ileride Milli Güvenlik sorunu oluşturacak arızalarla doludur.
O bakımdan, mevcut arızalı sistemle yeni nesilleri zehirleme gayretinden bir an önce dönmenizi tavsiye ederiz.
Bu sistemin kapitalist sistem olmasını çoktan geçmiş bulunmaktayız.
Nedeni ne biliyor musunuz?
Çünkü bizim uyguladığımız sistem artık kapitalist sistem bile değil.
Peki, nedir o zaman?
Bu sistemin tam olarak adı, "Kendini imha sistemi"dir.
Şayet böyle devam edilecek olursa, buradan ikaz ve uyarıda bulunma görevimizi yerine getirmek adına not düşüyoruz.
Çok büyük buhranlar ve hiç tahmin edilemeyecek zifiri karanlıklar, ensemizde bizi takip etmektedir.
Ekonomideki bu hayali iyimser tablolara asla inanmayınız ve itimat etmeyiniz!
Siz neredeyse 15 trilyon TL gibi devasa rakamlara ulaşan mevduat toplamını bankaların kasasına gömerek, üretimden ve istihdamdan tamamen uzaklaştırırsanız, anlık pozisyonlara göre davranan sıcak paranın bir anda çekilmesiyle, ekonominin yerinde yeller eser hale geliriz.
Daha öncede oldu, şimdi de olur!
Bunların üzerinde tartışmaya bile hacet kalmamıştır.
Mevcut sistemin değişmesi ve yeni bir modele geçilmesiyle, Türkiye mucizevi bir şekilde kalkınma rekorları kırar.
Hem de bir yıllık zaman diliminde.
Ekonomi konusunda tam isabetle tespitler yapabilmek için, mutla "MEM" Üniversitesi'nden mezun olmalısınız.
Kusura bakma Arslan Bulut kardeşim ama Mehmet Şimşek'i eleştirirken yerine konulması gereken en doğru sistemi de yazmalısın.
Eğer bildiğin halde üzerini örtüyorsan, sen de en çok eleştirdiğin, 'gayri milli' unsurların yaptığından farklı bir şey yapmamış olursun.
En doğrusu, bütün dünyanın ve ilim adamlarının hayranlık duyduğu, "Milli Ekonomi Modeli" tezidir.
Haydar Baş Bey'in 2005 yılında tüm dünyaya deklare ettiği bu sistem, iktisadi anlamda insanlık tarihinin en büyük inkılabıdır.
Türkiye'nin tek şansı da budur.
Boş yere iktidarı eleştirir gibi gözükmeyin çok komik oluyorsunuz!
- Suriye için tek çözüm: Atatürk modeli / 16.03.2025
- 1929 Dünya Ekonomik Buhranı ve devletçilik kavramı / 11.03.2025
- Unutmayın beyler, bu devleti Atatürk kurdu! / 10.03.2025
- Siyaset meleklerin cinsiyetini tartışıyor! / 09.03.2025
- Tebrikler Öcalan! / 04.03.2025
- ‘Türk’ ne demektir? / 03.03.2025
- Yıldızların sunduğu sonsuz kaynak / 01.03.2025
- Tutuklayın, partiyi kapatın! / 28.02.2025
- Adalet yoksa devlet de yok olur! / 27.02.2025