Dün 10 yıllık AKP iktidarının ekonomi alanındaki karnesini yazmış, 2002 öncesi ve 2012 yılı sonundaki durumu karşılaştırmıştık. Bugün AKP iktidarının 10 yıl içinde din ile ilgili yaptıklarını yazacağız. En sonunda da, Türkiye’nin ve Türk milletinin 2002 öncesi ve 2012 sonrası dini hayattaki durumunu karşılaştıracağız.
“Minareler süngümüz, kubbeler miğfer/Camiler kışlamız, mü’minler asker…” şeklinde devam eden şiiri okuduğu için hapislere düşen, imam hatip okulu mezunu, hanımı başörtülü, attığı her adımda “Ya Allah Bismillah” diyen bir başbakanımız var. Muhafazakar, dindar insanlar olarak ne kadar sevinsek azdır. Bakanlarımız, vekillerimiz de gayet iyi. Çoğu badem bıyklı, alnı secdeye giden insanlar. Peki bu dindar hükümet 10 yılda dini konuda ülkeyi nereye götürdü? Hükümetin bu konudaki icraatlarını tek tek sayacağız. Ancak daha öncesinde bir hakkın teslimi anlamında bir bilgiyi daha aktarmak istiyorum.
2001 yılında, AKP, Türk Siyasetinde 40. parti olarak kurulmuş, belirli bir süre sonra da 41. parti olarak BTP kurulmuştu. O yıllarda, tüm medya kuruluşları gece-gündüz AKP’den bahsediyordu. Çoğu destekliyor, bir kısım solcular ve liboşlar da bunlar gelirse şeriat getirirler, “Türkiye’yi İran yaparlar” deyip geçmiş dönemlerde Recep Tayip Erdoğan’nın ve Abdullah Gül’ün “şeriat getireceğiz, laik devleti yıkacağız” kabilinden konuşma kayıtlarını çıkarıp yayınlıyorlardı. Yani eleştirenler bunlar şeriatçı, dindar diye eleştiriyorlardı. Her zaman olduğu gibi sadece BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş; “Bunlar milleti Hıristiyanlaştıracaklar, Hıristiyan, Yahudi (batılı) gibi inanan, yaşayan Müslüman tipi oluşturacaklar” deyip AKP’nin dine zarar vermesinden endişe ediyor ve eleştiriyordu. Gelin şimdi AKP’nin dini konudaki icraatlarını sıralayarak kimin haklı olduğunu görelim.
AKP’nin ilk Milli Eğitim Bakanı, şimdinin parti sözcüsü Hüseyin Çelik, 10 Temmuz 2004 tarihinde bir açıklama yapmış ve bu açıklamaları 11 temmuzdaki Hürriyet ve Vatan gazetelerinde geniş yer bulmuş, müjdeli haber olarak okuyuculara duyurulmuştu.
Bakan Çelik şu açıklamayı yapmıştı: “Din Kültürü ve Ahlak bilgisi dersinde tek bir dinin eğitimi yerine tüm dinler hakkında bilgi verilecektir. Din eğitimi başka, din öğrenimi başkadır. Din eğitimi bu dersin konusu değildir. İnsan ‘Budizim nedir?’ Bunu bilsin, Aleviliği bunun için ilave ediyoruz. Bu derslerde doğru yanlış sorgulaması da yapmıyoruz, yapmamalıyız. Mukayeseli olarak öğretelim ama hangisi doğru ona bırakalım. Yeni müfredata göre sure ezberletilmeyecek.” (11 Temmuz 2004 Hürriyet, Vatan gazeteleri). Yani, din dersinde İslam dini anlatılmayacak. Çocuklara tüm dinler öğretilecek, çocuk istediği dini kendisi seçecek.
Hatta bu konuda o kadar ileri gidildi ki, İmam Hatip okullarında Hıristiyanlığı papaz, Yahudiliği haham anlatacak. Yani İslam’a göre Hıristiyanlık ve Yahudilik öğretmeyecek, İncil’e ve Tevrat’a göre Yahudilik ve Hıristiyanlık anlatılacak.
Din kültürü kitaplarında yapılan yanlışlıklar oldukça fazla. Yarın okullarda okutulan din dersi kitaplarından somut örnekler vererek yazımıza devam edeceğiz.
“Minareler süngümüz, kubbeler miğfer/Camiler kışlamız, mü’minler asker…” şeklinde devam eden şiiri okuduğu için hapislere düşen, imam hatip okulu mezunu, hanımı başörtülü, attığı her adımda “Ya Allah Bismillah” diyen bir başbakanımız var. Muhafazakar, dindar insanlar olarak ne kadar sevinsek azdır. Bakanlarımız, vekillerimiz de gayet iyi. Çoğu badem bıyklı, alnı secdeye giden insanlar. Peki bu dindar hükümet 10 yılda dini konuda ülkeyi nereye götürdü? Hükümetin bu konudaki icraatlarını tek tek sayacağız. Ancak daha öncesinde bir hakkın teslimi anlamında bir bilgiyi daha aktarmak istiyorum.
2001 yılında, AKP, Türk Siyasetinde 40. parti olarak kurulmuş, belirli bir süre sonra da 41. parti olarak BTP kurulmuştu. O yıllarda, tüm medya kuruluşları gece-gündüz AKP’den bahsediyordu. Çoğu destekliyor, bir kısım solcular ve liboşlar da bunlar gelirse şeriat getirirler, “Türkiye’yi İran yaparlar” deyip geçmiş dönemlerde Recep Tayip Erdoğan’nın ve Abdullah Gül’ün “şeriat getireceğiz, laik devleti yıkacağız” kabilinden konuşma kayıtlarını çıkarıp yayınlıyorlardı. Yani eleştirenler bunlar şeriatçı, dindar diye eleştiriyorlardı. Her zaman olduğu gibi sadece BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş; “Bunlar milleti Hıristiyanlaştıracaklar, Hıristiyan, Yahudi (batılı) gibi inanan, yaşayan Müslüman tipi oluşturacaklar” deyip AKP’nin dine zarar vermesinden endişe ediyor ve eleştiriyordu. Gelin şimdi AKP’nin dini konudaki icraatlarını sıralayarak kimin haklı olduğunu görelim.
AKP’nin ilk Milli Eğitim Bakanı, şimdinin parti sözcüsü Hüseyin Çelik, 10 Temmuz 2004 tarihinde bir açıklama yapmış ve bu açıklamaları 11 temmuzdaki Hürriyet ve Vatan gazetelerinde geniş yer bulmuş, müjdeli haber olarak okuyuculara duyurulmuştu.
Bakan Çelik şu açıklamayı yapmıştı: “Din Kültürü ve Ahlak bilgisi dersinde tek bir dinin eğitimi yerine tüm dinler hakkında bilgi verilecektir. Din eğitimi başka, din öğrenimi başkadır. Din eğitimi bu dersin konusu değildir. İnsan ‘Budizim nedir?’ Bunu bilsin, Aleviliği bunun için ilave ediyoruz. Bu derslerde doğru yanlış sorgulaması da yapmıyoruz, yapmamalıyız. Mukayeseli olarak öğretelim ama hangisi doğru ona bırakalım. Yeni müfredata göre sure ezberletilmeyecek.” (11 Temmuz 2004 Hürriyet, Vatan gazeteleri). Yani, din dersinde İslam dini anlatılmayacak. Çocuklara tüm dinler öğretilecek, çocuk istediği dini kendisi seçecek.
Hatta bu konuda o kadar ileri gidildi ki, İmam Hatip okullarında Hıristiyanlığı papaz, Yahudiliği haham anlatacak. Yani İslam’a göre Hıristiyanlık ve Yahudilik öğretmeyecek, İncil’e ve Tevrat’a göre Yahudilik ve Hıristiyanlık anlatılacak.
Din kültürü kitaplarında yapılan yanlışlıklar oldukça fazla. Yarın okullarda okutulan din dersi kitaplarından somut örnekler vererek yazımıza devam edeceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Lütfullah Önder / diğer yazıları
- Sararan sendikalar / 23.03.2023
- Toplumsal barış projesi üzerine bir analiz – 2 / 10.03.2023
- Toplumsal Barış Projesi üzerine bir analiz - 1 / 09.03.2023
- Doğuştan imtiyazlı muhalefet / 14.01.2023
- AKP gömleğini çıkarmamış muhalefet / 13.01.2023
- Paraya hükmetme çağı / 26.07.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -5- / 10.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -3- / 08.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı / 06.01.2022
- Ekonomide ağır faturalar ödemeye hazır mısınız? / 18.11.2021
- Toplumsal barış projesi üzerine bir analiz – 2 / 10.03.2023
- Toplumsal Barış Projesi üzerine bir analiz - 1 / 09.03.2023
- Doğuştan imtiyazlı muhalefet / 14.01.2023
- AKP gömleğini çıkarmamış muhalefet / 13.01.2023
- Paraya hükmetme çağı / 26.07.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -5- / 10.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -3- / 08.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı / 06.01.2022
- Ekonomide ağır faturalar ödemeye hazır mısınız? / 18.11.2021