Sonbahara zam yağmuruyla girdik.
Elektriğe yapılan daha önceki zamlar sebebiyle yüksek elektrik faturalarına maruz kalan vatandaşlar klimalarını çalıştırmayıp yazın sıcaktan bunalırken, doğalgaza yapılan fahiş zamlarla da kışın kombilerini kısıkta çalıştırarak donacaklar.
Kömüre dönebilenler dönüyor ama şehirlerde özellikle son dönemlerde yapılan binalarda baca yok. Diğer taraftan kömür fiyatları da ucuz değil. Kömür cenneti olan ülkemizde ithal kömür kullandığımız için fiyatlar katlanarak artmaya devam ediyor.
Doğalgaza da elektriğe de 1 Eylül itibarıyla zam yapıldı.
BOTAŞ'tan yapılan açıklamaya göre, doğalgaza konutlarda yüzde 20.4, KOBİ'lerde yüzde 47.6, sanayide yüzde 50.8 ve elektrik üretim santrallerinde yüzde 49.5 zam yapıldı.
Elektriğe ise konutlarda yüzde 20, sanayide yüzde 50 zam yapıldı.
Vatandaşlar, konutlara daha az zam yapıldı diye sevinmesin, sanayi elektriğine yapılan zam da, üretim için bir maliyet unsuru olduğu için nihai ürünlere zam anlamına gelmektedir. Yani dolaylı olarak fatura yine vatandaşa kesilmektedir.
Bu zamlarla birlikte sadece 2022 yılında elektriğe ve doğalgaza 4'er kez zam yapılmış oldu.
Yılbaşından bugüne doğalgaza konutlarda, Ocak'ta yüzde 25, Nisan'da yüzde 35, Haziran'da yüzde 30 ve bugün itibariyle yüzde 20 zam yapıldı. Elektriğe ise Ocak'ta yüzde 50, Haziran'da yüzde 15, Ağustos'ta yüzde 20 zam yapıldı.
Doğalgaz zammıyla alakalı BOTAŞ'tan yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:
"Avrupa'nın en büyük doğal gaz tedarikçisi konumundaki Rusya ile Ukrayna savaşı sonrasında gaz fiyatlarındaki yükseliş devam ediyor. Salgın öncesine göre küresel piyasalardaki gaz fiyatları yüzde 2 bine yakın yükseldi ve buna karşın küresel piyasalardaki gaz fiyatları bugüne kadar tüketicilere aynı oranda yansıtılmadı."
Elektrik zammıyla alakalı ise EPDK'dan şu açıklama yapıldı:
"Pandeminin etkilerinin küresel ekonomilerde etkisini sürdürdüğü bir dönemde başlayan Rusya-Ukrayna savaşı, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünya enerji piyasaları için ağır sonuçları beraberinde getirmiştir. 'Küresel enerji krizi' olarak da yorumlanan bu süreçte neredeyse bütün ham madde fiyatlarında olağanüstü artışlar yaşanmış, bu durum ülkemizdeki enerji üretim maliyetlerini de olumsuz etkilemiştir."
Evet, zamlar için mazeret hazır; pandemi, Rusya-Ukrayna savaşı vs vs.
Burada soru şu: Kendi doğalgazını ve elektriğini üreten ülkelerde böyle bir sorun var mı? Elbette ki yok. Hatta dünya piyasalarında enerji fiyatları arttığı için başkaları için kriz olan durum, onlar için büyük bir fırsat…
Peki, Türkiye olarak bizler, doğalgaz ve elektrik kaynaklarımız olmadığı için mi ithalata bağımlıyız? Hayır. Türkiye'nin doğalgaz kaynakları da bol, elektrik üretim kaynakları da…
Hatırlarsanız, geçen yıl Tekirdağ'ın Muratlı ilçesi Yukarısırt köyünde bir vatandaşa ait arazinin altında Türkiye'nin 5 yıllık doğalgaz ihtiyacını karşılayacak bir rezerv tespit edilmişti. Ama bu rezervin ruhsatı yabancı şirketlere verilmiş.
Türkiye'nin enerji kaynağı sorunu yok, bu enerji kaynaklarını devlet eliyle, millet yararına işletmeme sorunu var.
Türkiye'de enerji kaynaklarının çeşitliliği de çok fazla…
Akarsularımız var, kömürümüz var, uranyum ve toryumumuz var, borumuz var, güneşimiz, rüzgarımız ve dalgamız var, akıntı enerjisi potansiyelimiz var, tarım ülkesi olmamız hasebiyle biomas enerjisi potansiyelimiz de var… Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde bu kaynaklar detaylıca anlatılıyor.
Bugüne kadar bu eşsiz modeli ve sahibini görmezden geldik, şimdi zam üstüne zam yağıyor. Aynı yanlış tercihlere devam ettiğimiz müddetçe faturalarımız kabarmaya devam edecek.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı Oğuz Türkyılmaz, kış aylarına gelindiğinde sadece doğalgaz faturasının aylık 900-1000 TL'ye çıkacağını söyledi. Buna can mı dayanır?
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Milli Ekonomi Modeli ile, iktidara gelindikten 18 ay sonra elektriği vatandaşlara bedava vereceğini ilan etmişti. Elektrik ve doğalgazda zam üstüne zamma maruz kalan vatandaşlar olarak bu size oldukça ütopik geldi, çünkü oy vermediniz. Halbuki BTP bunun nasıl olacağını Milli Ekonomi Modeli'yle bilimsel gerçeklerle detaylıca anlatıyordu.
Üst üste zamlara alıştık, önümüze bir çözüm geldiğinde garip geliyor.
Kabullenilmiş çaresizlik!
Eğer Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayacak olan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'a millet olarak fırsat verirsek, elektriğin vatandaşa nasıl bedava verileceğini de görürüz, Türkiye'nin dünyanın en önemli enerji ihracatı yapan bir ülke noktasına nasıl geldiğini de görürüz. İşi bilen için bunu başarmak zor değil…
- Milleti aç bırakan "dezenflasyon" süreci / 02.10.2025
- Trump’ın planı barış planıysa, tehdit niye? / 01.10.2025
- Netanyahu yeni Trump planını gerçekten kabul etti mi? / 30.09.2025
- ABD, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasını neden istiyor? / 27.09.2025
- Kamuda tasarruf emeklilerden mi yapılacak? / 25.09.2025
- Bahçeli, TRÇ önerisinde samimi mi? / 24.09.2025
- Gençlerimizi korumak geleceğimizi savunmaktır' / 23.09.2025
- Suriye’de ABD-İsrail ikilisinin dediği oluyor / 20.09.2025
- Gençlerimiz uyuşturucu bataklığında! / 18.09.2025