Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Bizim için 28 Şubat bitmedi; aynı gizleme, aynı iftira, aynı fitne, aynı dedikodu bugün devam ediyor" dedi. "28 Şubat nedir?" diye sorulursa, "Milli iradenin ve de milli iradeyi gerçek manada temsil edenlerin üstünün örtüldüğü, gizlenmeye çalışıldığı, her türlü baskının uygulandığı operasyonun adıdır" deriz.28 Şubat operasyonunun başladığı 1997 yılı da tesadüf değildir. ABD'nin Ankara Büyükelçisi'nin Prof. Dr. Baş'la görüşmek istediği 1995 yılından 2 yıl sonra?1995 yılında Sayın Baş'la görüşmek istemişler, Sayın Baş, kendisi değil ama özel bir heyeti onlara göndermiş ve giden heyete, söz dönüp dolaşıp bir noktaya gelecek ve size "Bir ihtiyacınız var mı" diye soracaklar, siz de onlara "Bu vatan bizimdir, siz bizim misafirimizsiniz sizin bir ihtiyacınız var mı" cevabını verirsiniz demişti.Aynen denildiği gibi olmuş ve ABD, Sayın Baş'ta aradığını bulamamıştı.ABD, 2002 yılında okyanus ötesinin rüzgarıyla işbaşına gelen siyasi iradeye yaptığı teklifi Sayın Baş'a teklif etmek istemiş ama Sayın Baş elinin tersiyle bunu geri çevirmişti.Sayın Baş'taki bu milli duruşu görenler, bu duruşun üzerini örtmek için 28 Şubat'ı devreye koydular. İşte 28 Şubat bu noktada tek milli duruşu ortaya koyan Prof. Dr. Haydar Baş'ın ve kadrosunun gizlenmeye çalışıldığı, ABD'nin çıkarlarına hizmet edenlerin ise önlerinin açıldığı sürecin adıdır. Ve Sayın Baş'ın da ifade ettiği gibi bu süreç halen devam etmektedir.Bugün Prof. Dr. Haydar Baş, dünyanın her yerinde "çözüm insanı" olarak tanınmaktadır; Şilili de Sayın Baş'tan hayranlıkla bahsetmektedir, Sibiryalısı da? Ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli 150'ye yakın ülke tarafından kısmen uygulanmaktadır; Rusya Duma'sına çağırıp tüm dünyaya uyguladığı modeli ve modelin sahibini ilan etmektedir? Yunanistan'da düşük bir oy oranına sahip bir parti Milli Ekonomi Modeli ve Sayın Baş'ın görüşleriyle yılların partilerini büyük bir farkla geride bırakarak iktidar koltuğuna oturabilmektedir.Dünyada bütün bu ve daha birçok gelişmeler yaşanırken, devam eden 28 Şubat süreciyle Sayın Baş Türk milletinden uzak tutulmaktadır; milletin çözümle buluşması engellenmektedir. Devam eden 28 Şubatla birlikte, Prof. Dr. Haydar Baş gerçeğinin üstü örtülerek bakın Türkiye 12 yıldır neler kaybetmiştir:AKP'li Türkiye bugün 40 bin kişinin katili teröristbaşı Öcalan'ın "10 emri"yle anayasayı değiştirmenin ve Yeni Türkiye'sini kurmanın arifesindedir. AKP'li Türkiye bugün terörizme destek veren ülke olarak dünya kamuoyunda bilinmektedir. AKP'li Türkiye bugün ABD ve İsrail'in BOP projesi kapsamında bölünmenin eşiğine gelmiştir.AKP'li Türkiye, milletine ait olan madenlerini, karlı kamu kuruluşlarını, verimli arazilerini yabancılara haraç mezat teslim etmiştir. AKP'li Türkiye bugün devletiyle, milletiyle, kurumlarıyla tamamen borç batağı içindedir. AKP'li Türkiye'nin vatandaşlarının 357 milyar liralık bankalara kredi borcu vardır ve 19 milyon hane olmasına rağmen 20 milyonun üzerinde icra dosyası vardır.AKP'li Türkiye, dost ülkelerin işgaline kapı aralamıştır; tamamen yalnızlaşmış ve ülkemiz üzerinde hesabı olan batılı güçlerin oyuncağı haline gelmiştir.AKP'li Türkiye, Cumhuriyet tarihinde ilk kez vatan toprağını terk etmeyi büyük bir başarı ve zafer olarak görmektedir.AKP'li Türkiye sırf ABD, AB istiyor diye dini, milli, kültürel bütün değerlerini ayaklarının altına almıştır, özünden sapıp Haçlı rıhtımına demir atmıştır.AKP'li Türkiye bugün, Alman Başbakanı Helmut Kohl'ün ifade ettiği "Türkiye Türklere bırakılmayacak kadar önemlidir" kıvamına gelmiştir.İslam ülkeleri ya işgalle ya da terörle Büyük İsrail Devleti'nin bir parçasına dönüşürken ne hazin tecellidir ki AKP'li Türkiye kendi coğrafyasını, demokratikleşme ve başkanlık sistemi adı altında güle oynaya Büyük İsrail'e altın tepside sunmaktadır.İşte 28 Şubatın Türkiye'ye getirdikleri bu?Eğer millet bu oyunun farkına varabilip, gaflet uykusundan uyanabilseydi; gerçek lideri Prof. Dr. Haydar Baş'la buluşabilseydi bugün Türkiye dünyanın en güçlü ülkesi, Türk milleti de en zengin ve onurlu milleti olacaktı.Dolayısıyla 28 Şubat operasyonunun perde arkasındaki gerçek failleri, bu operasyonu Sayın Baş'ın şahsında Türk milletine yapmışlardır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025
- ‘Bu saldırı, demokrasiye yapılmış bir saldırıdır’ / 06.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025
- ‘Bu saldırı, demokrasiye yapılmış bir saldırıdır’ / 06.05.2025