Başbakan Erbil'e neden gitti?

AKP hükümeti ve Başbakan Erdoğan tarih yazmaya(!) devam ediyor.AKP'nin Irak işgaline ve bu coğrafyadaki bölücü oluşumlara verdiği destekle Türkiye'nin Irak'la ilgili kırmızıçizgileri tamamen ortadan kalktı. Bu da yetmiyormuş gibi bu kırmızıçizgilerin yerle bir olmasına sebep olanlar da baş tacı ediliyor.Malumunuz, birkaç gün önce Başbakan Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yine bir ilki başardı(!) Ülkemizi yıllardır tehdit eden ve onbinlerce evladımızın şehit düşmesine neden olan teröristleri barındıran, besleyen, cesaret veren, tüm ihtiyaçlarını karşılayan Kuzey Irak'a resmi bir ziyaret gerçekleştirdi.Başbakan Erdoğan, bulduğu her fırsatta Türkiye'ye ve Türk milletine hakaret etmekten geri durmayan Barzani'ye "dostum", "kardeşim" ve "sayın başkan" gibi hitaplarda bulundu.Gerçi ağız alışkanlığı da olabilir, çünkü Başbakan Türk milletine "işgalci" diyen Yunan Başbakanına da "dostum" diye hitap ediyordu.Diyeceksiniz ki, burada ifade edilen "başkan" kelimesi devlet başkanlığı anlamında kullanılmamış olabilir, diyelim ki öyle olsun, peki ardından Berham Salih'e ve de Neçirvan Barzani'ye "Başbakan" hitabını nasıl yorumlayacaksınız? Hani AKP hükümeti ve Sayın Erdoğan Irak'ın toprak bütünlüğünden yanaydı, peki, o zaman bu "başbakan" hitabı da nereden çıktı? Irak'ta bizim bildiğimiz bir tane başbakan var, o da Nuri el Maliki'dir. Eğer siz Kuzey Irak'ta da bir başbakanın varlığından bahsediyorsanız, o zaman Kuzey Irak yönetimini "Kürdistan devleti" olarak tanımış olursunuz. Ziyarette Türkiye'nin Erbil konsolosluğu açıldı. Hem de Kuzey Irak yönetiminin milli marşları eşliğinde ve de Kürdistan bayraklarının gölgesinde?Bu arada ziyaretin çok önemli bir sebebini de öğrenmiş bulunduk. Çalık Holding'in, Kuzey Irak'ta yapılacak olan santral ihalesini alması hadisesi?Başbakan bu ziyaretten ne menfaat elde etti bilemiyoruz ama Barzani oldukça istifade etti, çünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Barzani'nin ayağına kadar geldi ve Kürdistan'ın resmen tanınması konusunda oldukça ciddi adımlar atılmış oldu. İsrail, ABD ve AB ülkeleri bu ziyaretten çok memnunlar, ciddi menfaatler elde ettiler ve zaten bu buluşmanın senaryosu da onlara ait. Besleyip büyüttükleri Barzani ve Kuzey Irak yönetiminin artık tanınmasına çok kısa bir zaman kalmış oldu. Çalık grubunun ve bu gruba ortak olanların elde ettikleri menfaati ifade etmeye gerek yok.Soru şu: Sayın Erdoğan'ın Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak yaptığı bu ziyaretten Türkiye'nin ve Türk milletinin ne menfaati oldu? Bizim bildiğimiz bir ülkenin başbakanı herhangi bir ülkeye ziyaret ettiğinde kendi ülkesinin ve milletinin menfaatlerini gözetir. Başbakanın yaptığı bu ziyarette böyle bir şey söz konusu oldu mu?Başbakan Erdoğan'a bu konuda Yunanistan Başbakanı Papandreu'dan ve ABD Başkanı Obama'dan ders almasını tavsiye ediyoruz. Çünkü Papandreu, davetli olarak geldiği Türkiye'de, Erzurum'da, Başbakan Erdoğan'ın ve bakanların önünde Yunan halkının milli menfaatleri gereğince Türk milletine Kıbrıs'ta "işgalci", Türk askerine de Ege'de "tacizci" hakaretlerinde bulunmuştu. Yine ABD Başkanı Obama, başkan olarak yaptığı ilk yurt dışı gezisi ve Türkiye'ye ilk ziyareti olmasına rağmen kendisine ardına kadar açılan TBMM'de hiç utanmadan, sıkılmadan Türkiye'ye, Türk milletine hakaretler saymış ve talimatlar sıralamıştı.Biz Sayın Erdoğan'dan, yaptığı bu Erbil ziyaretinde PKK'yı, Musul'u, Kerkük'ü, Türkmenlere yapılan zulmü, ülkemize soktuğu fitneleri sormasını ve uyarılarda bulunmasını beklerdik. Anlaşılan ABD'nin talimatlarını uygulamaktan ve de Çalık Holding'in ihalesinden pek fırsat kalmadı.