Başbakan Erdoğan'ın yeni "dağdan indirme" planının yeni ve kendisine ait bir proje olmadığını söyleyerek başlayalım yazıya. Yeni değil, çünkü 3 Kasım 2002'den sonra işbaşına geldikten hemen sonra da AKP hükümeti "eve dönüş yasası" adı altında PKK'ya büyük bir jest yapmıştı.Kendisine ait değil, çünkü Türkiye sınır ötesi operasyonu konuştuğu, daha doğrusu ciddi bir şekilde gündemine aldığı günden bu yana Washington- Brüksel- Erbil hattında bu konu pişiriliyordu.Başbakan konuyla ilgili şunları söyledi: "Biz, dağa çıkışı engellemek ve dağda da bu kanlı teröre karışmamış, bulaşmamış olanlara da 'gel ananın, babanın' yanına demişiz." Görüntüde oldukça masum ve ülkenin çıkarlarına hizmet edecek bir icraat habercisi gibi görünüyor değil mi?Ama kazın ayağı hiç de göründüğü gibi değil. Hele hele Başbakan Erdoğan'ın "ananı da al git" açılımından bir anda "gel ananın yanına" açılımına dönmesi hiç de hayra alamet değil.Biri garip bir çiftçi, biri dağdaki terörist!Başbakan Erdoğan'a göre "suça karışmamış terörist". Burada şu husus sakın yanlış anlaşılmasın. Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak terörü bitirmek için dağdakileri geri getirecek ve dağa çıkışları engelleyecek tedbirler mutlaka alınmalı. Bunun birçok farklı yolu var ama asıl olanı bölge şartlarını topyekün kalkındırmak, devletin "baba" yüzünü ve "ana" şefkatini bölge insanına göstermektir. Yoksa hiçbir terörist anasının babasının yanına Başbakanın "dışarıdan ayarlı" açılımlarına güvenerek gelmez. Daha doğrusu, başbakanın bu açılımı dağdan inecek olanları değil, dağa çıkacak olanların önünü açacak bir plandır.Tam da plan ve "dışarıdan ayarlı" demişken asıl noktaya temas edelim.Bu plan Başbakan Erdoğan ve AKP hükümetine ait bir plan değildir. Bu plan, başbakanın son ABD ziyaretinde Bush tarafından önüne konulan ve yapılması talimatı verilen plandır.Başbakan bu plana dair, ABD'den döndükten birkaç gün sonra bazı ipuçları vermiş ve medyada "gizli Kürt planı" olarak yankı bulmuştu. Yani yine bize ait olmayan ve merkezinde bizim figüran olarak yer aldığımız bir plan. Yine bizim dışımızda bir kurgu ve figüranlık. Maalesef artık bu olgu bir kader gibi yapıştı yakamıza ve bir türlü düşmek bilmiyor. Bu yeni plana göre PKK'ya geniş kapsamlı bir af çıkarılacak ve iddia edildiği gibi bu affın ana eksenini dağdaki terörist değil, içerideki, yani hapisteki terörist oluşturacak. Ana omurga içeridekilerinin salıverilmesi üzerine kurulu bir plan yani. Ve hepsinden önemlisi, bu eve dönüş affının birkaç adım sonra bölücübaşının salıverilmesiyle sonuçlanacak genel bir affa dönüştürülmesi olacak. Bu yüzden başbakanın terörle ilgili açılımlarını daha dikkatli ve Washington-Brüksel- Erbil hattındaki sıcak gelişmeleri dikkate alarak takip etmekte büyük yarar var.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012