Bu tespit bana ait değil. Bu tespiti yazısına başlık yapan ben olsam fazla ciddiye almayabilirsiniz.
Ama bu iddia bir dönem, hem de PKK'nın en azgın olduğu bir dönemde Orgeneral olarak Güneydoğu politikasının uygulayıcısı olarak görev yapmış birisine aitse durup dinlemeliyiz.
Orgeneral Kemal Yavuz net ve iddialı tespitlerde bulunuyor: "Hiç kimse vızırdamasın, 'duygusal' bir yaklaşım değil bu, tamamen 'gerçekçi' bir tespit.
Türkçe bilen ve okuması-yazması olan hiç kimse bu durumu başka türlü izah edemez. Şart net: 'Türkiye'nin Irak konusunda ABD ile işbirliği içinde bulunması'. Bunun anlamı çok açık; 'Türkiye, ABD'nin Irak'la ilgili bütün taleplerini karşılayacak'.
Bu yetmemiş ve Türkiye'nin imzasına güvenilmemiş, işi garantiye almak için yeni şartlar koymuşlar. Kredi 18 ayda dört taksit halinde ödenecek, fakat, her taksit ödemesinden önce, Amerika Hazine Bakanlığı'nın onayına ilaveten Dışişleri ve Pentagon'un da onayı gerekli. Ayrıca, Türk askerinin 'ne yapacağı' yanında, ne yapamayacağı da emredilmiş. Anlaşma aynen şöyle: 'Türkiye'nin Irak'ta özgürlük harekatında... ABD hükümetleriyle işbirliği yapmadığı... ya da tek taraflı olarak Kuzey Irak'a asker göndermesi durumunda ABD hükümeti (kredinin)... geçerlilik süresini askıya alındığı hazineye bildirecektir."
Ve Paşa soruyor: "Ne dersiniz, bu bir anlaşma mı 'direktif' mi?
Askerin sorumluluğu ve görevi, ülkesinin menfaati gerektirdiğinde, gözünü kırpmadan, kanını dökmeye hazır olmaktır. Fakat bu olayda ülke menfaati var mı?"
Bu sorunun cevabını hem iktidar hem de MGK platformunda devletin özellikle güvenlik politikasının belirlenmesinden sorumlu asker vermek zorundadır.
Türk milleti, iktidar partisinden, Meclis'ten ve devletten bu soruların cevabını bekliyor. Soru net: "Bu kredi, Irak'ta Türk askerinin kanıyla mı ödenecektir?" Cevaplar net değil. Flu, kaypak, kaçak ve endişe verici.
Ama bu iddia bir dönem, hem de PKK'nın en azgın olduğu bir dönemde Orgeneral olarak Güneydoğu politikasının uygulayıcısı olarak görev yapmış birisine aitse durup dinlemeliyiz.
Orgeneral Kemal Yavuz net ve iddialı tespitlerde bulunuyor: "Hiç kimse vızırdamasın, 'duygusal' bir yaklaşım değil bu, tamamen 'gerçekçi' bir tespit.
Türkçe bilen ve okuması-yazması olan hiç kimse bu durumu başka türlü izah edemez. Şart net: 'Türkiye'nin Irak konusunda ABD ile işbirliği içinde bulunması'. Bunun anlamı çok açık; 'Türkiye, ABD'nin Irak'la ilgili bütün taleplerini karşılayacak'.
Bu yetmemiş ve Türkiye'nin imzasına güvenilmemiş, işi garantiye almak için yeni şartlar koymuşlar. Kredi 18 ayda dört taksit halinde ödenecek, fakat, her taksit ödemesinden önce, Amerika Hazine Bakanlığı'nın onayına ilaveten Dışişleri ve Pentagon'un da onayı gerekli. Ayrıca, Türk askerinin 'ne yapacağı' yanında, ne yapamayacağı da emredilmiş. Anlaşma aynen şöyle: 'Türkiye'nin Irak'ta özgürlük harekatında... ABD hükümetleriyle işbirliği yapmadığı... ya da tek taraflı olarak Kuzey Irak'a asker göndermesi durumunda ABD hükümeti (kredinin)... geçerlilik süresini askıya alındığı hazineye bildirecektir."
Ve Paşa soruyor: "Ne dersiniz, bu bir anlaşma mı 'direktif' mi?
Askerin sorumluluğu ve görevi, ülkesinin menfaati gerektirdiğinde, gözünü kırpmadan, kanını dökmeye hazır olmaktır. Fakat bu olayda ülke menfaati var mı?"
Bu sorunun cevabını hem iktidar hem de MGK platformunda devletin özellikle güvenlik politikasının belirlenmesinden sorumlu asker vermek zorundadır.
Türk milleti, iktidar partisinden, Meclis'ten ve devletten bu soruların cevabını bekliyor. Soru net: "Bu kredi, Irak'ta Türk askerinin kanıyla mı ödenecektir?" Cevaplar net değil. Flu, kaypak, kaçak ve endişe verici.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014