Çin, yoksulluğu MEM’le bitirdi

Göreve yeni gelen IMF Başkanı Kristalina Georgieva, Çin'i ziyareti sırasında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından kabul edildi ve bu görüşmede, Çin ekonomisiyle ilgili "itiraf niteliğinde" övgü dolu sözler söyledi.

IMF Başkanı Georgieva, "Çin önümüzdeki yıl tamamen yoksulluktan kurtulacak. Buna dikkat çekmek isterim. Bu başarı Çin ve dünya için kilometre taşı anlamına gelmektedir" ifadelerini kullandı.

Artık tarihin arşiv sayfalarına kaldırılan Kapitalizmin yıllarca tetikçiliğini yapan IMF'nin Başkanı, Kapitalizmden paçasını kurtarmış olan, yepyeni bir ekonomik modeli hayata geçiren Çin'in başarılarını takdir ediyor, burası çok önemli…

Sadece takdir de etmiyor "kilometre taşı" ifadesini kullanarak dünya ekonomisi için önemine vurgu yapıyor.

Çin, dünyada ilk ve tek "tüketim endeksli denge analizi" olan Prof. Dr. Haydar Baş'a ait Milli Ekonomi Modeli'ni (MEM) 5 Mart 2013'te "Rehber Prensipler" olarak ekonomisinin merkezine koydu. Bu tarih tesadüfî bir tarih değildir; Prof. Dr. Baş'ın Rusya Duma'sında 6 saat Milli Ekonomi Modeli'ni anlattığı o tarihi konuşmadan 1 hafta sonradır.

5 Mart tarihinde toplanan, Çin'in rutin olarak 12'incisini gerçekleştirdiği ve devleti idare edecek kadroların belirlendiği Ulusal Halk Kongresi'nde bu karar alındı.

Bu kongrede konuşan Çin eski Başbakanı Wen Jiabao, Çin'in kalkınması için tüketimin desteklenmesinin şart olduğunu ifade etmişti.

Çin'in uzun vadeli ekonomik kalkınmada iç tüketimi genişletmesi gerektiğini, ekonomik büyümede "tüketimin temel, yatırımın da anahtar rolü" olduğunu söyleyen Jiabao, bireysel tüketimi genişletmek için hükümetin "halkın tüketim yeteneğini geliştirmesi" gerektiğini belirtmişti.

O gün bugündür Çin, MEM'in iç talebi canlandırıcı sosyal devlet projelerini hayata geçiriyor ve vatandaşlarının cebine para koyuyor.

Eylül 2019'da Bo'ao Asya Forumu, Asya ülkelerinin yoksullukla mücadele çalışmaları hakkında bir rapor yayımladı. Ülkedeki yoksulluk oranı 2010 yılında yüzde 17,2 iken, geçen yıl yüzde 1,7 olarak belirlendi. 

Düşüşü görüyor musunuz? Raporun baş editörlüğünü üstlenen Çin Ziraat Üniversitesi Profesörü Li Xiaoyun, Asya ülkelerinin ortak deneyimlerine göre, siyasi istikrar ve ekonomik kalkınmanın, yoksullukla mücadelenin önemli temeli olduğunu söyledi.

1990-2015 yıllarında Asya ülkelerinin yoksul nüfusu yarıya indirme hedefine ulaştığını belirten Li Xiaoyun, yoksulluktan kurtulan nüfusun yarısından fazlasını Çinlilerin oluşturduğunu bildirdi. 

Verilere göre, Çin'in kırsal bölgelerinde yoksul nüfus, 2010 yılında 165 milyon 670 bin iken, bu rakam geçen yıl 16 milyon 600 bine düştü.

Raporda ayrıca, Çin'in 2020 yılında orta halli refah toplum inşasını kapsamlı bir şekilde tamamlayıp, "yoksulluğu ortadan kaldıran" ilk gelişen ülke olacağına işaret edildi.

Biz Türkiye olarak, bu kadar verimli topraklara ve maden zenginliğine sahip olmamıza rağmen 82 milyon vatandaşımızın karnını dahi doyuramıyorken, Çin 1,5 milyar nufusunu bırakın açlıktan, yoksulluktan tamamen kurtarıyor.

Ve bu başarıyı içimizden biri olan Prof. Dr. Haydar Baş'ın Modeliyle elde ediyor.

Prof. Dr. Baş'ın çözümlerini dikkate alıp uygulayanların aldıkları mükemmel netice ortada, IMF Başkanı bile itiraf ediyor; sırt dönen bizlerin hali de ortada, millet olarak açlık ve sefalet içindeyiz.

Ekonomi sahasını MEM'le koruma altına alan Çin'e, ekonomik sistemini ve dolar hâkimiyetini kaybetmiş olan ABD'nin yaptırımları da hiçbir işe yaramamaktadır.

Pekin'de düzenlenen "Bloomberg Yeni Ekonomi Forumu"na katılan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ABD ile ticaret anlaşması yapmak istediklerini ancak Washington yönetiminin ticari bir savaşa girmesi durumunda karşılık vermekten çekinmeyeceklerini vurguladı.

Şi şunları söyledi: 

"Her zaman dediğimiz gibi, ticaret savaşı başlatmak istemiyoruz ancak korkmuyoruz da. Gerektiğinde karşılık veririz. Yine de ticaret savaşı olmasın diye uğraşıyoruz."

ABD'nin en önemli finans kuruluşlarının yetkilileri de ABD-Çin ticaret savaşının kaybedeninin ABD olacağını, Çin'in ise bu savaşı kazanacağını ifade ediyorlar.

Türkiye'ye S-400 alımı sebebiyle CAATSA yaptırımlarının devreye konulacağının ifade edildiği bugünlerde, Çin'deki bu gelişmeleri iyi analiz etmeli ve yaptırımları bertaraf edebilmek için Çin'in yaptığını yapmalıyız.

Sağlıklı bir analiz, bizleri elbette ki Milli Ekonomi Modeli'ne ve Modelin Sahibi'ne getirecektir. 

Çin, MEM olmasaydı asla başaramazdı, biz de asla başaramayız.