3 Ekim müzakerelerinin başlamasının hemen ardından iki konu Türkiye'nin gündemine oturuverdi.Birincisi kuş gribi tehlikesi, ikincisi ise Turizm Bakanı Atilla Koç'un Peygamber Efendimizin Sakal-ı Şerif'i ayağına getirtmesi.Gazetelerimizde manşetler, medyamızda ilk haberler bir anda bu iki habere odaklandı.Kuş Gribi hastalığı Uzak doğuyu kasıp kavuran ve çaresiz bırakan bir hastalık. Erman Toroğlu'nun yaptığı açıklamalarla büyük darbe yiyen beyaz et sektörü, Manyas'ta yaşanan Kuş Gribi vakalarıyla tamamen dibe vurdu. AB bunun üzerine kümes hayvanı ithalatını kesti.Geçtiğimiz sezon "Akdeniz sineği" sebebiyle yaş meyve ve sebze ihracatında Rusya'yla yaşadığımız dış ticaret krizinin etkisi hala devam ediyor, üreticilerimiz bunu atlatabilmiş değiller. Şimdi benzer bir sıkıntıyı maalesef beyaz et sektörü de yaşayacak.Peki, kendi ifadeleriyle, "biz meseleleri çözme makamındayız" diyen AKP iktidarı bu konuyla ilgili ne yapıyor? Vatandaşlar konuyla alakalı tam bilgili değil. Karantina yapılıyor, görevliler korumalı elbiselerle hastalıklı hayvanları toplarken, vatandaşlar hiçbir önem almadan hayvanlara dokunuyor, havayı teneffüs ediyor. Hükümet zarar eden üreticilere nasıl bir önlem düşünüyor? Piyasadaki etler tam denetleniyor mu? Yoksa deli dana skandalında olduğu gibi bile bile lades mi oynayacağız?Ama unutmuşum. Müzakereler başladı. AB emredecek bizimkiler yapacak. Peki, konuyla ilgili AB ne tavsiyede bulundu: "Bana beyaz et, kümes hayvanı gönderme". AB'nin kendi çıkarına olan çözümü bu. Yine iş dönüyor, dolaşıyor ve kendi üretmen gereken milli bir projeye kilitleniyor. AB'nin ve ABD'nin burada sana diyeceği ikinci şey ise, "Kümes hayvanı üretme, ben sana temizini vereyim, ücrette nasıl olsa anlaşırız" demek olacaktır. Sen AB'den tavsiye ve talimat bekleyedur, onlar ne senin üreticini, ne sağlığını, ne esnafını, ne de zararını düşünecektir. Onların düşüneceği tek şey "acaba boşalan bu sektörde nasıl ciddi bir pay alabilirim" olacaktır.Bu tür vakalarda insanın aklına bazı soru işaretleri oluşuyor, ama neyse şu an için ispatı mümkün olmadığından sadece komplo teorisi olarak kalır. Zamanla gerçeği öğreniriz nasıl olsa.Atilla Koç'un Sakal-ı Şerif'i ayağına getirtmesi konusunda da her gün yeni yorumlar ortaya çıkıyor.Bakan Koç'un Sakal-ı Şerif'i görmek için ayağına getirttiği söyleniyorAslında Başbakan Erdoğan'ın talep ettiği, ama tepkilerden dolayı Bakan Atilla Koç'un suçu üzerine aldığı söyleniyor.Ya da Dubai Prens'inin bizzat istettiği ve Sakal-ı Şerif'in yurt dışına çıkarılacağı söyleniyor -Kim bilir, belki de yapacağı yatırımların karşılığı prense bir hediyedir-. Hatta bununla ilgili TBMM'de bir soru önergesi dahi verildi.Hangisi ya da hangileri doğru tam bilemiyoruz ama ortada bir gerçek var, her ne sebeple getirilmiş olursa olsun, yapılan hem peygamber efendimize, hem de aziz Türk milletine karşı büyük bir ayıptır.Yetkililerimizden, padişahların bile yerinde ziyaret ettiği, ayağına getirtmediği Kutsal Emanetlere, yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede daha saygılı olmasını bekleriz.Hiç yokken bir anda böyle hadiselerin yaşanması ve mütareke medyasının bunu iştahla gündeme taşıması, "acaba yine hangi tavizleri veriyoruz da kamuoyu meşgul edilerek sessiz sedasız hallediliyor" sorusunu aklımıza getiriyor.Mesela ek protokolün meclisten geçirilmesi olabilir mi? Ya da ABD'nin Kuzey Irak'ta üs kurması? Veya AB ve ABD'nin çevirdiği başka bir film?Beyler önümüze konulan gündemle meşgul olurken, sakın satır aralarını kaçırmayın. İleride başımıza bela olacak gerçekler, hep ayrıntılarda gizli haberiniz ola.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024